O halde; anılan mehir senedi karşısında ispat külfetinin davalılarda olduğu kabul edilip, davalıların davacıya 100 gram altını teslim ettiklerini ispatlayamadıklarından altınların iadesine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ve eksik inceleme ile davacının mehir senedinde yazılı 100 gram altın yönünden davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 17.08.2017 tarihinde evlendiklerini, evlenirken mehir senedi yapıldığını, 27.07.2018 tarihinde Konya 5. Aile Mahkemesinin 2018/602 E. Sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığını, davanın derdest olduğunu, mehir senedindeki eşyalardan davalının davacıya karşı sorumlu olduğunu, bilirkişi incelemesi yaptırılması ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile mehir senedinde 1 adet yatak odası takımı 300.TL, 1 adet salon takımı 300.TL , 1 adet yemek odası takımı 300.TL , 1 adet Bosch marka bulaşık makinası 350.TL, 1 adet bosch marka buz dolabı, 550.TL, 1 adet bosch marka Çamaşır makinası 400.TL, 1 adet bosch marka elektirikli fırın 300.TL, 1 adet phliips marka 108 ekran televizyon 350.TL olmak üzere toplam 2.850.TL 'den davalının sorumlu olduğunu iddia ederek şimdilik 2.850.TL mehir senedinden kaynaklı eşya alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde;1- Davacının davasının kabulü ile, dava konusu mehir senedinde yer alan 1 adet çamaşır makinası, 1 adet fırın, 1 adet buzdolabı, 1 takım mobilya takımı, 1 takım yatak odası takımı, 1 adet oturma grubu, 3 adet halı ve mehir senedi dışında kalan 1 adet bulaşık makinası, 1 adet oturma odası, 1 adet çeyiz sandığı karşılığı 3.000TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalı Emre İnci'den alınarak davacıya verilmesine, 2- Davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulünün hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
Bu husus gözetilmeden ilk hükümde belirlenenden daha fazla miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 5-Davacı kadının dava dilekçesinde maddi tazminat olarak talep ettiği altınlar, evlilik öncesinde taraflarca düzenlenen ve mehir senedi ile davalı erkek tarafından davacı kadına ödenmesi kararlaştırılan 100 gr 5 adet bilezik ve 50 adet çeyrek altın bedeline yönelik mehir alacağıdır. Mahkemece, davacının bu talebi düğünde takılan ziynet eşyası olarak değerlendirilerek, ispatlanamadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı erkek mehir senedinde yazılı altınları veya bedellerini davacıya verdiğini ispatlayamamıştır. Gerçekleşen bu duruma göre mehir senedinde yazılı 100 gr 5 adet bilezik ile 50 adet çeyrek altın bedeline ilişkin talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Esas, ... karar sayılı kararı ile ''....davacı taraf her ne kadar bunun mehir senedi olmadğını zira senedin evlilikten sonra verildiğini, tarafların barışmasına karşılık bir teminat bir jest olduğunu fakat çelişkili ifadeler vererek sonradan gabin ve korkutularak, diğer davalı olan oğlu ve eşi tarafından zorla kendisinden alındığından bahsetse de genel itibariyle verilen senedin hukukumuzda ve örf ve adetlerimizde evlilik ilişkisine ait mehir senedi olduğu, zaten luzumu üzerine sorulan davalı vekiline de aynı sual sorulduğunda, davaya konu senedin mehir senedi olduğunu ikrar ettiği sabit olmuş ve taraflardan imzaları alınmıştır. Her ne kadar yasamızda dava konusuna ilişkin uyuşmazlık bir kambiyo senedine dayansa da kambiyo senedinin nitelik olarak verilmesinin nedeni kaynağının ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılanması sırasında Aile Mahkemeleri yetkili ve görevli olacağından...'' gerekçesi ile görevsizlik kararı verildiği,Konya . Aile Mahkemesi'nin 08/01/2021 tarih ......
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, mehir senedindeki altınların düğünde davacıya takıldığını, bunun haricinde davacıya ayrıca 28 adet çeyrek altın takıldığını, müvekkiline takılan tüm altınların müvekkile anne evine gittiği bir günde davalı tarafından müvekkilinin haberi ve rızası olmadan 34 XX 407 plakalı aracın satın alındığını, ziynet eşyalarının iade edilmediğini, mehirde yazılı olan eşyaların ise müşterek haneden kaldığını belirterek mehir senedindeki altınlar ile düğünde takılan altınların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde faiziyle birlikte bedelinin davalıdan tahsilini ve mehir senedindeki eşyaların bedelinin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 10.000,00 TL bildirdiği dava değerini 28/02/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile 94.739,52 TL olarak ıslah etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 2019/616 Esas sayılı dosyasında kayıtlı boşanma davasının bulunduğunu, evlilik öncesi kız isteme merasimi esnasında davalı eş T3 ile davalı kayınpeder T5'ın davacıya 800 gram altını mehir olarak vaad ettiklerini, bu vaad edilen altının 120 gramın takıldığını, davalı T3 takılan bu altınları satıp harcadığını, bakiye 680 gram altının ise davacıya hiç verilmediğini belirterek davalılar tarafından davacıya mehir senedi ile taahhüt edilen ancak teslim edilmeyen 680 gram altının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Dava bağışlama vaadi sözleşmesinden (mehir senedi) kaynaklanan alacak davasıdır. Yargıtay 1....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı Erdem evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, diğer davalı Mehmet'in de senedi kefil olarak imzaladığını, senette belirtilen 120 gram 22 ayar altının 5 adet bilezik ve 1 adet künye ile 1 çift küpe ve 2 adet yüzük olarak takıldığını, künyede bulunan 6 adet çeyrek altının 120 grama dahil olmadığını, ayrıca müvekkiline düğünde babası tarafından 1 adet 22 ayar 6.5 gramlık bilezik takıldığını, evliliğin üçüncü ayında bilezik, künye ve diğer altınların elinden alınıp iade edilmediğini, müvekkilinin sadece düğüne giderken takıları takıp dönüşünde yine takıların elinden alındığını, yüzük, küpe ve saatinin ise en son müvekkilinin amcasının eşine hasta ziyaretine giderken kayınvalidesi tarafından üzerinden alındığını, mehir senedinde belirtilen eşyaların ise hiç alınmadığını belirterek bunların aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları...
Davacının mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin yapılan incelemede, davalının cevap dilekçesinde mehir senedinden kaynaklanan 200 gr 22 ayar altına ilişkin borcunu düğünde davacıya takılan 10 adet bilezik ile ödediğini ileri sürmüş ve ilk derece mahkemesi tarafından bu savunmaya üstünlük tanınarak 200 gram 22 ayar altına yönelik talebin reddine karar verilmiş ise de; davalının davacıya taraflar arasında imzalanan mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcu olduğunun davalının da kabulünde olduğu gözetilerek davalının ödeme yönündeki savunmasının incelenmesinde, davalının davacıya mehir senedinden kaynaklanan 200 gram 22 ayar altın borcunu ödediğini mehir senedi kuvvetindeki yazılı bir delille ispat edemediği gibi ilk derece mahkemesi tarafından dinlenen tanık Nurettin Civelek'in "Biz 3 kardeş olarak bir şirkete sahibiz şirket olarak çocuklarımıza hep 10 tane bilezik takarız ....
Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davaya konu senedin malen kaydı ile düzenlendiğini, davacının senedi teminat olarak verdiğini ileri sürdüğünü, davalının ise senedin mehir olarak verildiğini savunduğunu, mehrin kocanın evlenme sözleşmesi anında ya da daha sonra kadına verdiği belirli bir mal ya da para veya ekonomik değeri olan armağan olduğu, Türk Medeni Kanunu'na göre mehir verilmesinin yasaklandığına dair bir düzenleme bulunmadığı, senede karşı senetle ispat kuralı gereği davacının senedin teminat senedi olduğu iddiasını senetle ispat etmesi gerektiği, davacının davaya konu senedin teminat olduğu ve teminat foksiyonunun kalmadığı iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı gibi yemin teklif etme hakkının hatırlatılması üzerine yemin deliline de dayanmadığı, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir....