DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ve davalı Emrullah evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senette belirtilen 200 gram altından 100 gramının takılıp, 100 gramının takılmadığı, davacının takılan 100 gram mehir altını ile ilgili iddiasının, davalının alıp, kişisel harcamalarında kullandığı yönünde olduğu, ancak taraf tanık beyanları ile ziynetlerin davalı Hasan Hüseyin'e verildiğinin anlaşıldığı, bu halde takılan 100 gram mehir altını yönünden davalı Emrullah'a karşı açılan davanın kabulüne imkan olmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/3- 451 esas 2019/355 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, davalı Hasan Hüseyin yönünden davanın aile mahkemesinde görülemeyeceği, dolayısıyla bu husus göz ardı edilerek 100 gram altın yönünden verilen kararın hatalı olduğu, davalının dosyaya sunduğu 26/02/2021 tarihli tutanak içeriği ile de, mehir senedinde belirtilen oturma odası takımı ve oturma odası halısının davacıya teslim edildiği hususu gözetilmeden karar verilmesinin...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı ile davalı Kudret evlenirken mehir senedi düzenlendiği, senedin mehri veren sıfatı ile davalı İbrahim tarafından imzalandığı görülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2017 yılında evlendiklerini, düğün yapıldığı esnada davacı ve davalı arasında mehir senedi düzenlendiğini ve diğer davalı kayınpeder T3 da kefil sıfatı olarak mehir senedine imza attığını ve borç altına girdiğini, söz konusu mehir senedinde yazılı 500 gr. altının davacıya verildiğini ve davacının baba evinden getirdiği diğer eşyalar ile birlikte 500 gr. altının davacıya aidiyetinin kabul edildiğini, bununla birlikte düğün sırasında davacıya 7 adet 22 ayar bilezik, 26 adet çeyrek altın takıldığını ancak düğünden sonra davalıların düğün borcunu ödemek bahanesi ile davacıdan altınları aldıklarını ve bir daha geriye vermediklerini belirterek dava konusu olan ve davacıya ait olmasına rağmen haksız bir şekilde elinden alınan altınların aynen ya da bedellerinin davacıya verilmesini...
Mahkemece; davalının davacıya mehirde geçen 2 adet 20 gram burma bileziği, 1 adet yüzüğü hiç almadığı, yine mehir senedi nedeniyle kendisine takılan 5 adet 20 gram bileziği, 1 adet gerdanlığı, 1 adet zinciri evlilik birliği içerisinde bozdurarak ev yapımında ve okul masraflarında kullandığı, iade etmediği, bununla birlikte yine mehirde bahsi geçen eşyaların da davacı evden ayrıldıktan sonra davalının uhdesinde kaldığı ve eşyaların iade edilmediği, alınan bilirkişi raporunda imzanın davalıya ait olduğunun belirtildiği" gerekçesiyle mehir senedinde bahsi geçen 7 adet 22 ayar kilitli burma bilezik karşılığı 140 gram altının, 14 ayar 1 adet yüzük (3,50 gram) altının, 14 ayar 1 adet gerdanlık (10 gram) altının, 14 Ayar 1 adet zencir (3,50 gram) altının aynen veya bedeli olan 18.295,20 TL'nin, mehir senedine konu olan 1 adet galaksy milangazın, 1 adet elektrikli süpürgenin, 1 adet yatak odası takımının, 2 adet kanepenin, 1 adet misafir odası takımının, 1 adet salon takımının, buzdolabının, çamaşır...
Mehir senedinde yazılı olan eşyaların düğün sırasında eksiksiz olarak alındığının davacının da kabulünde olduğu, her ne kadar senette davalı Mehmet'in imzası var ise de, Mehmet'in senedi müşterek müteselsil borçlu veya kefil sıfatı ile imzalamadığı gibi senet içeriğinde de sorumlu olduğuna dair herhangi bir ibare olmadığı, senedi imzalamasının tek başına davalı Mehmet'in senet nedeni ile sorumluluğu sonucunu doğurmayacağı, kaldı ki davalı Mehmet'in taraflarla aynı evde de oturmadığı, mehir senedindeki eşyaların tarafların bağımsız müşterek hanesinde bulunduğu, dolayısıyla mehir senedindeki eşyalar yönünden davalı Mehmet'e husumet yöneltilmeyeceği gözetilerek bu yönde verilen kararda isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
K A R A R Davacı vekili; davalılar ile müvekkili arasında 23/08/2012 tarihinde evlilik konusunda anlaşmaya varılarak aynı tarihte mehir senedi imzalandığını, 26/08/2012 tarihinde yöresel gelenekler çerçevesinde yapılan düğün neticesinde davalı damat Serdal’ın babası ...'ın evine yerleştiklerini, ancak davalı ... ile resmi nikah yapmadıklarını, müvekkilinin mehir senedinde belirtilen tüm altınları ve ziynet eşyalarını davalının babasına verdiğini, daha sonra müvekkilinin babasının evine gönderildiğini, davalı tarafın bu haksız eylemleri sebebi ile müvekkilinin maddi manevi büyük bir çöküntü yaşadığını belirterek mehir senedinde belirtilen eşyaların aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelini, bu taleplerin yanı sıra 30.000,00 TL manevi tazminat, 20.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekili; mehir senedi başlıklı senette müvekkillerinden ...'...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Mustafa evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, senedin müşterek ve müteselsil borçlu olarak her iki davalı tarafça imzalandığını, senette yazılı olan ziynet eşyalarının bir kısmının davalı tarafından iş yeri açılırken ve kapatmaları sırasında azar azar satıldığını, kalan kısmının da davalıda kaldığını, yine mehir senedinde yazılı olan eşyaların da davalıda kaldığını belirterek talep edilen eşyalar için şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 151.462,50 TL olarak ıslah etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı T5 2010 yılında resmi nikahı olmadan evlendiklerini, davalılar T3 ve T5 tarafından 1 adet 22 ayar set takımı, 6 adet 22 ayar burma bilezik, 22 ayar zincir, yüzük, küpe, 3 adet künye, kol saati, yatak odası takımı, koltuk takımı, buzdolabı, fırın, bulaşık makinesi çamaşır makinesi, elektrik süpürgesi ve diğer eşyaların yazılı olduğu 12.12.2010 tarihli mehir senedi düzenlendiğini ve mehir olarak bu eşyaların müvekkiline verildiğini beyan ederek söz konusu eşyaların bilirkişi marifetiyle hesaplanarak bedelinin müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir. Konya 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiği, mehir senedinde belirtilen 150 gram 22 ayar bilezik ve 15 gram 22 ayar bileziğin davacının zilyetliğine teslim edildiğinin davacının cevaba cevap dilekçesindeki beyanı ile sabit olduğu, davacının cevaba cevap dilekçesinde işbu ziynetlerin düğünden 15 gün sonra davalı tarafından alınıp, iade edilmediği yönünde olması sebebiyle ispat külfetinin davacı tarafta olduğu, bu kapsamda dinlenen davacı tanıklarının davacıdan duyumlarını aktarmaları sebebiyle beyanlarına itibar edilemeyeceği, davacının dava ve cevaba cevap dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanmaması sebebi ile ziynet eşyaları yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
mehir senedindeki taahhüdünü yerine getirmediğinden fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL alacağın yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....