Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kullanmama nedenine dayalı hükümsüzlük davası olduğu, dava tarihinden 5 yıl önceye dayalı dönemde markanın ciddi biçimde kullanılmış olması halinde artık bu süreden önceki kullanmama hallerinin hükümsüzlük nedeni olmayacağı, 2007 ile 2010 yılları arasında "... ..." markalı ürünlerin satışının gerçekleştiğinin dosyaya sunulan fatura ve kataloglardan anlaşıldığı, markanın esaslı unsurunu aynen korumak sureti ile ürünlerin üzerinde bazen "... ..." bazense "... ..." şeklindeki kullanımın, marka hukukuna özgün kullanım olarak kabul edileceği, davalının hükümsüzlüğü istenilen markasını tescilli olduğu ürünler üzerinde ciddi bir biçimde kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının sunmuş olduğu delillerin iptali istenen markanın, iptali istenen ürünlerde dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre zarfında 556 sayılı KHK'nin 14. maddesi anlamında kullanıldığını göstermekte yetersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, kullanmama nedenine dayalı markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince markanın kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Ancak, 24.07.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarih 2013/147 esas ve 2014/75 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 42/1-c maddesinin iptaline; karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir....

      SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 2'nci paragrafında yer alan "Davalı adına tescilli olan 30187 sayılı markanın kullanmama nedeniyle 556 sayılı KHK'nın 44. maddesi gereğince geçmişe etkili olarak hükümsüzlüğüne" ibaresinin tümüyle hükümden çıkarılarak yerine "davalı adına tescilli 130187 tescil nolu markanın kullanmama nedeniyle iptaline" ibaresinin yazılmasına, hükmün işbu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I DOSYA NO: 2022/1527 Esas KARAR NO: 2022/1782 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ: 13/10/2017 NUMARASI: 2017/674Esas, 2017/258Karar DAVANIN KONUSU: Markanın Kullanmama nedeni ile hükümsüzlüğü KARAR TARİHİ: 21/10/2022 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı adına tescilli ... no' lu markanın 2005 yılında tescil edildiğini ancak bugüne kadar kullanılmadığını, ayrıca bu markanın KHK 7/1 maddesi gereği cins, vasıf, kalite, değer ifade ettiğini, ayırd ediciliğinin bulunmadığını, bu nedenle tescil edilmemesi gerektiğini iddia ile davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü talep etmiştir....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1527 KARAR NO : 2022/1782 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/10/2017 NUMARASI : 2017/674ESAS, 2017/258KARAR DAVA KONUSU : Markanın Kullanmama nedeni ile hükümsüzlüğü KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı adına tescilli 2005/02327 no' lu markanın 2005 yılında tescil edildiğini ancak bugüne kadar kullanılmadığını, ayrıca bu markanın KHK 7/1 maddesi gereği cins, vasıf, kalite, değer ifade ettiğini, ayırd ediciliğinin bulunmadığını, bu nedenle tescil edilmemesi gerektiğini iddia ile davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü talep etmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava: Davalı adına tescilli 86869 numaralı markanın kullanmama nedeni ile hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ilişkindir. 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 2016/148 E. ve 2016/189 K. sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin ve 24.07.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 09.04.2014 tarihli 2013/147 E. ve 2014/75 K. sayılı kararı ile aynı düzenlemenin 42/1-c maddesinin iptaline karar verilmiştir. Mülga 556 sayılı KHK’da olduğu gibi 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 9.maddesinde de bir markanın sahibi tarafından, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmaksızın tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmaması veya kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilmesi hali markanın iptali sebebi olarak kabul edilmiştir....

            FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/406 Esas KARAR NO : 2021/192 DAVA : Markanın Hükümsüzlüğü ve Markanın Kullanmama Nedeniyle İptali DAVA TARİHİ : 28/09/2018 KARAR TARİHİ : 04/11/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan markanın hükümsüzlüğü ve markanın kullanmama nedeniyle iptali davasının yapılan açık yargılama sonucunda; İSTEM / Davacı vekili dava dilekçesini duruşmada tekrarla; müvekkili ----- yılından itibaren ---- olmayan ----göstermeye başladığını, --- markasını -- sınıfta tescili için başvurduklarını, fakat davalı tarafın yayına itiraz üzerine başvuruların reddedildiğini, --- markasını---- piyasada ---- hale getirenin müvekkili şirket olduğunu, davalı tarafın ---- alanında hizmet vermemesine rağmen bu alanında marka tescili yapmasının kötü niyetli olduğunu, davalıya ait markaların --.------ kötü niyetli ---- hükümsüzlük kılınması gerektiğini, hükümsüzlük talebi baki kalmak kaydıyla davalının -- markasının kullanmama nedeniyle --.------ bakımından...

              Sayılı kararı ile kullanmama nedeni ile hükümsüz kılındığını, ancak "Elvan" markasının uzun yıllardır müvekkili ile özdeşleştiğinin sabit olduğunu, müvekkilinin söz konusu markayı 1969 yılından bu yana kullandığını, müvekkilinin daha önceden elde edilmiş bir hakkı bulunduğunu, kullanmama nedeni ile markanın hükümsüz kılınması nedeniyle müvekkili markasının kullanılmasının kabul edilemeyeceğini ve davalı tarafından müvekkili markasının kullanılarak haksız kazanç sağlandığını iddia ederek, davalı adına tescilli 2017/34639 nolu markanın hükümsüzlüğünü ve markanın sicilden terkinini talep ve dava etmiştir....

              Sayılı kararı ile kullanmama nedeni ile hükümsüz kılındığını, ancak "..." markasının uzun yıllardır müvekkili ile özdeşleştiğinin sabit olduğunu, müvekkilinin söz konusu markayı 1969 yılından bu yana kullandığını, müvekkilinin daha önceden elde edilmiş bir hakkı bulunduğunu, kullanmama nedeni ile markanın hükümsüz kılınması nedeniyle müvekkili markasının kullanılmasının kabul edilemeyeceğini ve davalı tarafından müvekkili markasının kullanılarak haksız kazanç sağlandığını iddia ederek, davalı adına tescilli ... nolu markanın hükümsüzlüğünü ve markanın sicilden terkinini talep ve dava etmiştir....

                Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, kullanmama nedenine dayalı markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde 556 sayılı KHK’nın 14. maddesi gereğince markanın kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Ancak, 24.07.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarih 2013/147 esas ve 2014/75 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 42/1-c maddesinin iptaline; karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu