Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının tercih ettiği tazminat şeklî olan 66-c maddesi uyarınca, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat tutarının gerçeğe uygun hesap etme imkanı olmadığı, ancak dava konusu markanın tanınmış marka kapsamında olması ve korumadan faydalanma süresi, ele geçen ürün çeşitliği ve sayısı da göz önünde bulundurularak maddi tazminat BK hükümlerine göre takdir edilmiştir. Somut olayın özelliği nazara alındığında davalı tacir olarak işletme işlettiği, davacının tanınmış markasını bilmediğinin ileri sürelemeyeceği, ele geçen ürün sayısı da dikkate alındığında, davacı markasının tanınmış marka olması halen ülkemizde markanın geçerli olması gerçeğinden hareketle ve BK hükümlerine göre 4.000- TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekmiştir....

    Mahkemece; Davalı tarafın Ray-Ban marka ürünleri yurda kaçak yollarla sokulmak suretiyle davacının marka hakkına tecavüz edilip haksız rekabette bulunulduğundan, marka hakkına tecavüzün tespiti, meni, tecavüz teşkil eden ürünlerin toplatılması ve imhası ile 1.000,00 TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsiline, ürünlere gümrükte el konulup henüz ticaret alanına çıkarılmamış, satışa sunulmamış taklit ürünler nedeniyle davalıların bir menfaat sağlaması düşünülemeyeceğinden, maddi tazminat koşulları oluşmadığı kanaatine varılarak maddi tazminat talebinin reddine, karar verilmiştir. Davacı vekili mahkemece reddine karar verilen maddi tazminat talebi yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. 1- Davada tarafların talep ve savunmalarını dava ve cevap dilekçesi belirler....

    DAVANIN KONUSU: Marka (Maddi Tazminat İstemli) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/03/2022 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin "..." markası ile satışa sunulan gözlüklerin marka sahibi olup, markanın TPE'nün ......

      FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/306 Esas KARAR NO : 2021/71 DAVA : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 21/08/2020 KARAR TARİHİ : 09/04/2021 K.YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin ticaret unvanında yer alan ....... kelimesini tekstil alanında ürettiği emtialar üzerinde marka olarak kullandığını, meşhur ve maruf ettiğini, kendi çabaları ile meşhur ettiği markasını ...... nolu marka tescil belgesi ile, ....... nolu marka tescil belgesi ile ve ..........

        İş bu dava markaya tecavüzün tespiti durdurulması önlenmesi maddi ve manevi tazminat ilişkindir. HGK kararında da üzerinde durulduğu üzere dava tarihinde yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (556 sayılı KHK) ile markaya tecavüz hâlinde oluşan zararın tazminine yönelik üç çeşit tazminat davası öngörülmüştür. Bunlar maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatıdır. 556 sayılı KHK’nin 62/1-b maddesi gereğince, marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibi, mahkemeden, şartları varsa maddi zararının tazminini talep edebilir. 556 sayılı KHK’nin 64. maddesinde ise “tazminat” kenar başlığı altında haksız fiile özgü terimlere yer verilerek maddi tazminat ayrıca düzenlenmiştir....

          İş bu dava markaya tecavüzün tespiti durdurulması önlenmesi maddi ve manevi tazminat ilişkindir. HGK kararında da üzerinde durulduğu üzere dava tarihinde yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (556 sayılı KHK) ile markaya tecavüz hâlinde oluşan zararın tazminine yönelik üç çeşit tazminat davası öngörülmüştür. Bunlar maddi ve manevi tazminat ile itibar tazminatıdır. 556 sayılı KHK’nin 62/1-b maddesi gereğince, marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibi, mahkemeden, şartları varsa maddi zararının tazminini talep edebilir. 556 sayılı KHK’nin 64. maddesinde ise “tazminat” kenar başlığı altında haksız fiile özgü terimlere yer verilerek maddi tazminat ayrıca düzenlenmiştir....

            Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin yayın tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Marka tescil başvurusunun bültende yayınlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmesi hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayınlanmasından önce karar veremez.” şeklinde düzenleme içermektedir. 16. 556 sayılı KHK’nin 61. (SMK’nin 29.) maddesinde ise, hangi fiillerin marka hakkına tecavüz sayılacağını açıklamıştır. Anılan madde; “Aşağıda sayılan fiiller marka hakkına tecavüz sayılır: a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 9’uncu maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek....

              SMK'nun 6/1 md'sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK'nun 25/1 md'si gereğince hem 5.md'de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md'de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK'nun 7/1-b md'sine göre ise, marka sahibi "tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir....

                bir kayıt veya belge sunmadığı, marka sahibinin manevi tazminat talebinin tarafların kusur ve tutumları doğrultusunda tamamen Mahkemenin takdirinde bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir....

                  Davacı tarafça lisans bedeline göre maddi tazminat talep edilmişse de, davalının incelenen ticari kayıtları tutulurken marka kaydına yer verilmemesi nedeniyle ayrıştırma yapılamadığı, ticari kayıtları üzerinde------- hizmetlerin miktarının ve satış bedellerinin kesin olarak tespit edilemediği, bu nedenle maddi tazminat tutarının tam ve kesin olarak tespitinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, maddi tazminatın---- mahkememizce belirlenmesi gerekmiş, tarafların ciroları, ticari hacimleri, davalının kusurunun ağırlığına göre --- maddi tazminat ile-----manevi tazminatın hakkaniyete uygun olacağı sonucuna varılarak, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu