(M) KARŞI OY YAZISI Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacının temyizi üzerine dairemiz çoğunluğu tarafından onanmıştır. Davalılardan ...'ın diğer davalı TRT Kurumuna ait TRT kanalında 09/01/2009 tarihinde yayımlanan haber bülteninde telefonla yayına katılarak söylediği "... üç ayda koskoca ... dosyasını kapattı... o tarihte o kararı veren ... bugün ... davası sanıklarından ...nın avukatlığını da yapıyor....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... mirasçıları .... vekili Avukat ....tarafından, davalı ... vd. aleyhine 12/04/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırıya dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili ile davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ...Oda isimli programa katılan davalı ...'...
Kuru’nun babası Av. ....e ait ve kendisinin de çalıştığı hukuk bürosunun ve babasının ismini zikrederek işbirlikçi, sahtecilik yerine imza atma, devir ve nitelikli dolandırıcılık gibi asılsız, mesnetsiz, gerçeğe aykırı suçlamalarda bulunarak kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte eylemlerde bulunulduğunu belirterek 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince, programda kullanılan söz ve ifadelerin kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olmadığı ve yansıma yoluyla manevi tazminat şartlarının oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından esastan reddedilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı, yazının şahsi haklarına tecavüz niteliğinde olduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar ise, yazının kişilik haklarına saldırı niteliginde olmadığını, eleştiri niteliğinde olduğunu ve basın özgürlüğü kapsamında kaldığını savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu yazıda geçen "Çevre Düşmanlığı Bakanı" ibaresinin davacının kişiliğine yönelik bir ifade olmadığı, "anasını satmak" deyiminin anlamı araştırıldığında Türk Dil Kurumu - Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü veri tabanında "önem vermemek, aldırmamak, umursamamak" anlamında olduğu ve bu ifadenin ... Bakanı olarak görev yapan davacının yaptığı işler ve görevi sebebiyle eleştiri kapsamında kaldığı, kişilik haklarına saldırı olmadığı, dolayısıyla yazının hukuka aykırılık yönünün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Basın özgürlüğü, Anayasanın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Yasasının 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir....
Gazetesi'nin 21/01/2013 tarihli nüshasında "Organize İşler" başlığıyla yayınlanan haber ve 22/01/2013 tarihli nüshasında "Albaydan hakime devriye görevi" başlıklı haberde kullanılan ifadelerin hakim ve savcı olan davacıların kişilik haklarına saldırı içerdiğini belirterek, uğranılan manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, haber içeriğinin güncel ve kamu yararı içerir nitelikte olduğunu ve basın özgürlüğü kapsamı içinde kaldığını belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın vazgeçme nedeniyle reddine, diğer davalılara yönelik davanın ise haberde kullanılan ifadelerin davacıların kişilik haklarına saldırı içerdiği gerekçesiyle kısmen kabulüne karar verilmiştir. TBK 58. maddesi (818 sayılı BK 49. maddesi) hükmüne göre de kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir....
Davacı, resmi nikahlı eşinin davalı ile kendisini aldattığını, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde eşi ile birlikte olması eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia ederek uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ise, davacının eşi ile aralarında iddia edildiği gibi bir ilişki olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacının eşi ile evli olduğunu bildiği halde birlikte olma eylemi nedeni ile davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı kabul edilerek istemin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....
Miki yazdı." şeklindeki paylaşımın düşünceyi açıklama ve eleştiri kapsamında kalmadığı, O.Ç sözünün Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 125 inci maddesi kapsamında hakaret niteliğinde olduğu, bu kapsamda davacının kişilik haklarına doğrudan saldırı niteliğinde olduğu, bu nedenle davalı vekilinin bu paylaşımda kişilik haklarına saldırı olmadığına ilişkin istinaf isteminin yerinde olmadığı, 2. "...şşt sessiz olun RTE kapattığını sanıyor salak!" şeklindeki paylaşımın düşünceyi açıklama ve eleştiri kapsamında kalmadığı, ölçülülüğün ve orantılığın aşıldığı, salak sözünün TCK'nın 125 inci maddesi kapsamında hakaret niteliğinde olduğu, Yargıtay kararlarında da salak sözünün hakaret olarak kabul edildiği, bu kapsamda paylaşımın davacının kişilik haklarına doğrudan saldırı niteliğinde bulunduğu, bu nedenle davalı vekilinin bu paylaşımda kişilik haklarına saldırı olmadığına ilişkin istinaf isteminin yerinde olmadığı, 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/12/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/07/2018 günlü direnme kararının Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle 6763 sayılı Kanunun 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'na eklenen geçici 4/1. maddesi gereğince temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ve diğerleri aleyhine 25/07/2012 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/06/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm temyiz itirazları reddedilmelidir. 2.Davalıların temyiz itirazlarına gelince: Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, ......
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 49 ve TBK 58. maddesi gereğince kişisel değerlere saldırı halinde manevi tazminata hükmedilmesi için; Kişilik haklarına saldırının bulunması, saldırının hukuka aykırı olması, kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir. Mersin 21. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2019/556 E. 2020/35 K. sayılı dosyası ile davalı sanık T3 davacı katılan T1 yönelik tehdit suçunu işlediği gerekçesiyle adli para cezası ile cezalandırılmasına, hakkında verilen adli para cezasına dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay 4....