Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 14/12/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıya dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... Üniversitesi’nde güvenlik müdürü olduğunu, ....Gazetesi’nin 01/12/2011 tarihli nüshasında, davalı tarafından kaleme alınan yazının, kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığını belirterek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/07/2010 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....

      Davacı vekili, davalıların N101 adlı radyo kanalında 03/11/2009 tarihinde yaptıkları programda davacıya hakaret ederek kişilik haklarına saldırıda bulunduklarını belirterek, davalıların manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin davacıya hakaret niteliğinde bir söz söylemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

        Şti. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/03/2015 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, internet yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/459 Es. se 2021/322 K. sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde sanık T4 ve sanık T5'e Silahla Yaralama ve Mala Zarar Verme suçlarından ceza verildiğini ve İş bu kararın kesinleştiğini, Müvekkillerinin My Künefe gibi kalabalık bir mekanın önünde ve kız arkadaşlarının yanında davalıların haksız saldırılarına maruz kaldığından son derece mütessir olduklarını, Bu süreçte müvekkillerinin huzuru ve psikolojisinin bozulduğunu davalıların bu yöndeki tutum ve davranışlarının müvekkillerinin kişilik haklarına ve vücut bütünlüğüne yönelik haksız eylem niteliğinde olduğunu beyan ederek, Davacı T1 için 4.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 05.08.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı T5'ten tahsiline, davacı T1 için 4.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 05.08.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı T4'tan tahsiline, davacı T2 için 4.000 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi...

          Mahkemece, tarafların birbirlerinde kalan eşyalarına yönelik ve yapılan masraflar ile duyulan manevi üzüntülerin karşılanması istekli bir dava olduğu gerekçesiyle davanın maddi tazminat yönünden sübut bulmadığından reddine, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi gereğince kişilik hakkı hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat olarak para ödenmesini isteyebilir. Kişisel haklarına saldırıdan dolayı bedensel ve ruhsal acıya uğrayan kişiye, bu acının giderilmesi amacıyla tazminat olarak para ödenmesi, zarara uğrayanı belli bir ölçüde olsa da doyuma ulaştırma amacıyla Medeni Kanun'da düzenlenen ve Borçlar Yasası'nın 49. maddesinde yaptırımı gösterilen manevi tazminatın istenebilmesi, kişisel hak ve yararların zarara uğramasına bağlıdır. Kişilik hakları kişinin bağımsız varlığının bütünlüğünü sağlar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.02.2014 tarihli ve 2012/497 E., 2014/38 K. sayılı karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 07.05.2015 tarihli ve 2014/8569 E., 2015/5849 K. sayılı kararı ile; (...Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, resmi nikahlı eşinin davalı ile kendisini aldattığını, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde eşi ile ilişkiye girmesi eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia ederek uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur....

              Dolayısıyla hukuka aykırılık koşulu gerçekleşmeyen bir eylem nedeniyle 6098 Sayılı TBK.’nun 49. maddesinin 1. fıkrası gereğince haksız fiil sorumluluğunun söz konusu olmadığı açıktır. Başka bir husus ise, 4721 Sayılı TMK.’nun 24. ve 25. maddelerinde düzenlenen kişilik hakkına ilişkin hükümlerdir. Aile hukukunda evlilik birliğine ilişkin kurallara aykırı olan her davranışın veya her boşanma nedeninin diğer eşin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği söylenemez. Eşlerden biri yalnızca diğer eşten sadakat yükümlülüğüne uygun davranmasını talep edebilir. Üçüncü kişinin sadakat yükümlülüğünün bulunmaması nedeniyle, evli eşle birlikte olan üçüncü kişinin bu davranışının diğer eşin kişilik haklarına doğrudan bir saldırı niteliğinde olduğu söylenemez....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/02/2015 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından twitter adlı sosyal paylaşım sitesinde yazılan yazılarda sarf edilen söz ve isnatların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu belirterek uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir....

                Ne var ki, dava konusu nedenden kaynaklanan ihlaller manevi tazmin yolu ile giderim kapsamında düşünülemez. Anılan madde hükmü ile yalnızca kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan zararların giderilmesi amaçlandığından malvarlığı zarara uğrayan kişi yararına Borçlar Kanununun 49.maddesi hükmüne göre manevi tazminata hükmedilmesi yasal olarak mümkün bulunmamaktadır. Manevi zarar,kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Objektif eksilmeden ise,sadece o kişi için değil;toplumdaki diğer bireylerin de aynı zarara(duruma)düşmeleri anlaşılmaktadır. Yasalar manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlandırmıştır. Bunlar,kişinin ve ailenin onur ve saygınlığına yönelik suçlar(TCK 125 ),kişilik değerlerinin zedelenmesi (MK 24.md),isme saldırı(TMK 26.md),nişan bozulması (TMK 121 .md),evlenmenin feshi(TMK 174),babalığın benimsenmemesi(MK 286 ),bedensel zarar ve öldürme(BK 56 ) ile kişilik haklarının zedelenmesidir....

                  UYAP Entegrasyonu