Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu’nda daha uzun zamanaşımı süresi öngörülmüşse haksız fiil sorumluluğunda bu (uzamış) ceza zamanaşımı süreleri uygulanır. Uzamış (ceza) zamanaşımının başlangıcı olay tarihidir, zarar ve failin öğrenilmemesi önem taşımaz. Dosya içeriğinden, davalının eyleminin 765 sayılı TCK’nun 452/1 maddesinde düzenlenen yaralama kastının aşılması suretiyle adam öldürme suçunu oluşturduğu, haksız eylem tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 102/3. maddesi gereğince zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, dava konusu haksız eylem tarihi ile dava tarihi birlikte gözetildiğinde, eylem tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nda öngörülen 1 ve 10 yıllık ve 765 sayılı TCK’nda öngörülen 10 yıllık uzamış (ceza) zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/07/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

      Bu yön gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. b-Dava konusu eylem nedeniyle temyize konu maddi tazminat talebi kabul edilen davacının çekmiş olduğu kredinin faizine ilişkin zararının bulunduğu iddiası ile davaya esas eylem arasında doğrudan bağlantı bulunmamaktadır. Bu itibarla mahkemece yapılması gereken iş; bu talebe ilişkin maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi doğru değildir. c-Davacının maddi tazminat isteminin bir bölümünün de ceza davası sırasında ödediği avukatlık ücretine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Her dava kendi içerisinde değerlendirilmelidir. Kuşadası 1.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2010/435 Esas, 2011/479 Karar sayılı dosyasında, katılan sıfatıyla yer alan davacılar lehine vekalet ücreti takdir edilmiştir....

        ın kullandığı araç ile oğlu ... içerisinde bulunduğu dava dışı .... kullandığı aracın çarpışması neticesinde diyaliz hastası olan oğlu .... yaralandığını, kaza nedeniyle oğlunun durumunun ağırlaştığını ve kaza tarihinden 3 ay sonra da hayatını kaybettiğini belirterek destekten yoksun kalma tazminatı ile kendisi ve oğlu için ayrı ayrı manevi tazminat istemlerinde bulunmuştur. Davalılar, kaza ile ölüm olayı arasında illiyet bağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu trafik kazası ile davacının oğlu.... ölümü arasında illiyet bağının bulunmadığı, müteveffa ....sağlığında davalılara yönelik tazminat talebinde bulunmaması nedeniyle sonradan manevi tazminat istenemeyeceği gerekçesiyle davacılardan ...'ın maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

          Somut olayda TBK 58. maddesine göre kişinin sosyal, fiziki ve kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem bulunmadığından, ilk derece mahkemesinin manevi tazminat talebinin reddine ilişkin kararı doğru olup, davacı vekilinin bu istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. 2004 sayılı İİK'nın 72/5 maddesine göre, kötü niyet tazminatı için takibin haksız olması yanında kötü niyetli olarak takip başlatılması da gerekmektedir. Somut olayda davalı icra takibi başlatmakta haksız olsa da, davalının kötü niyetli olduğu ispat edilmediğinden, davacı vekilinin kötüniyet tazminatına ilişkin istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir. Mahkemece manevi tazminat talebinin tamamının reddine karar verilmiş olup, bu durumda AAÜT'nin 10/3 maddesi yollamasıyla Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin bu istinaf sebebi yerinde görülmüştür....

          Mahkemece, davacı sigortalının maddi tazminat isteminin SGK tarafından bağlanan gelirlerle karşılandığından reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı eş ... ve davacı çocuklar ... ve ...’ın manevi tazminat istemlerinin sübut bulmadığından reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; ... kazası sonucu davacı işçinin sürekli ... göremezlik oranının % 37 olduğu, mahkemece hükme esas alınan ......

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/10/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu 21. maddesi hükümlerine göre tebligat yapılmasında dikkat edilmesi gereken husus; davalının tebligat adresinden geçici olarak mı ayrıldığı, yoksa sürekli olarak mı ayrıldığı konusunun netleştirilmesidir....

              kabulü ile 20.000TL manevi tazminatın 03.01.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan ... ile ...'...

                Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Ömer için 183.989,00.-TL maddi tazminatın 1.550,00.-TL'sine dava, bakiye kısmına ıslah tarihinden tüm davalılardan, ... için 25.000,00.-TL, ... için 7.500,00.-TL, ... ve ... için ayrı ayrı 2.500,00.-TLolmak üzere toplam 37.500,00.-TL manevi tazminatın davalı ...'den olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, ... yönünden maddi tazminatı talebinin reddine, fazlaya dair manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır....

                  Manevi acılar verdirilmek yolu ile de ruhsal varlıklara saldırılmış olur. Kişisel değerlere saldırı yolu ile kişiye manevi acılar verdirmek kişinin ruhi varlığına ve sonuçta kişilik hakkına saldırıyı ortaya koyar.Bunun gibi, davacı eş ve baba olan Haziret’in kişilik hakları ihlal edildiği gibi suç niteliğindeki haksız eylemle eşin ve çocuklarının da kişilik hakları saldırıya uğramış olur. Çünkü bu eylem sonucu tüm aile bireylerinin ruhsal dengeleri bozulacaktır. Öte yandan BK 47.madde de düzenlenen “Hakim, hususi halleri nazara alarak cismani zarara düçar olan kimseye yahut adam öldüğü takdirde ölünün ailesine manevi zarar namiyle adalete muvafık tazminat verilmesine karar verebilir.” Hükmünden de anlaşılacağı üzere cismani zarara uğrayan kimseye manevi tazminat verilebilecektir....

                    UYAP Entegrasyonu