Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın TMK'nın 174-2 maddesine göre açılmış tazminat davası olup TMK'nın 2. kitabı içerisinde yer alan hususlardan kaynaklandığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6. Aile Mahkemesince ise dava uyuşmazlığın haksız eylem nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkin olduğu ve genel mahkemede çözümlenmesi gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili müvekkilinin davalı ile evli iken ... 3....

    Somut olayda, talebin trafik kazası nedeniyle bir miktar maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, ancak yargılama sırasında davalı sigorta şirketleri ile davacı tarafın maddi tazminat istemleri yönünden sulh olmaları nedeniyle ticaret mahkemesince bu konunun esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildikten sonra, davalı gerçek kişiler aleyhine açılan manevi tazminat davası yönünden görevsizlik kararı verildiği anlaşılmakla, bu durumda davalı gerçek kişiler aleyhine açılan haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat davası niteliğinde olan uyuşmazlığın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 19.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verild...

      -Davacılar vekilinin manevi tazminata yönelik karar düzeltme sebeplerine gelince; daha önceki bozma ilamımızda maddi tazminata yönelik olarak eksik inceleme gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de manevi tazminat yönünden davacı tarafın temyiz itirazlarının incelenmediği anlaşılmıştır. Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin olup mahkemece, davalının yapmış olduğu hafriyat çalışması nedeniyle davacıların maliki olduğu dükkanın zarar gördüğü iddiasına dayalı manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Kural olarak sadece kişilik hakkı ihlal edilen kimse manevi tazminat isteyebilir. Malvarlığının ihlali sonucunda ortaya çıkan zararlar için manevi tazminat istenemez. Malvarlığına yönelik eylemler de şüphesiz kişiyi az veya çok üzüntüye düşürebilir ise de kişisel hakkı ihlal eden eylem niteliğinde kabul edilemez....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan kaynaklanan tazminat Taraflar arasındaki uyuşmazlık boşanma, velayet, nafaka, manevi tazminat ve tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hüküm manevi tazminat ve mal rejiminden kaynaklanan tapu iptali ve tescil yönünden temyiz edildiğine göre, ... Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

          Yerel mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Bir kimsenin şahıs varlığına veya vücut bütünlüğüne yapılan tecavüz neticesinde duyduğu elem ve üzüntü manevi zarardır. Manevi tazminatın amacı, şahsiyet haklarına yönelik haksız bir tecavüz sonucu tecavüze uğrayan kişinin çektiği acıyı, manevi üzüntüyü veya uğradığı ruhsal sarsıntıyı gidermeye yardımcı olarak bir tatmin yolu bulmaktır. B.K 47. maddesi gereğince cismani zarara uğrayan kimse manevi tazminat isteyebilir. Davaya konu olayda; davalı ....'ne ait araç davacıya çarparak hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına neden olmuştur. Davacının açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davasında yerel mahkemece, şartları oluşmadığından manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Davacının yaralanmış olması ve B.K 47. maddesi hükmü gözetildiğinde davacının manevi tazminat isteme hakkı oluşmuştur....

            Mahkemece davalının, davacının manen yaralanmasına sebebiyet vermesi nedeni ile davacı taraf yararına manevi tazminat takdir edilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK 49). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile BK’nın 49. maddesi daha kapsamlıdır....

              Sigorta A.Ş. hakkında açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminat alacağının dava tarihi olana 14/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 6098 sayılı B.K.’nun 56. Maddesindeki (818 sayılı BK'nın 47. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 10/03/2014 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu ölümden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle hüküm tesisine yer olmadığına, manevi tazminat yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ile davalı ... ve ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; trafik kazası sonucu ölümden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                  Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir....

                    Mahkemece yapılan değerlendirmeye göre davacının manevi tazminat alacağını 6100 sayılı Kanun'un 107. maddesine göre açtığı, oysa manevi tazminat alacağının bir bütün olup bölünemeyeceği gerekçesiyle, hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davacının davasını manevi tazminat alacağı yönünden de 6100 Sayılı Yasa'nın 107. maddesine göre belirsiz alacak davası olarak açtığı ve manevi tazminat alacağının bölünebilir bir alacak olmadığı bu nedenle hukuki yarar yokluğu gerekçesiyle davanın esasına girilmeksizin usulden reddine karar vermiştir. Ancak davacı vekili dava dilekçesinde, maddi tazminat alacağını belirsiz alacak davası . olarak açmış, manevi tazminat davasını ise 5.000 TL manevi tazminat olarak talep etmiştir. Manevi tazminat isteminin belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesi mümkün değildir....

                      UYAP Entegrasyonu