Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigorta AŞ'ye karşı açılan manevi tazminat davası bakımından ise; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu ile diğer mevzuat karşısında, adı geçen sigorta şirketinin aleyhine karar verilmesi durumunda hükmolunması muhtemel tazminatın ödenmemesi olasılığının bulunmadığı gözetildiğinde ... Sigorta AŞ'ye karşı açılan manevi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi yerindedir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesinin, yukarıda esas numarası yazılı ihtiyati tedbir talebinin reddine, davalılar ... ve ... Sigorta AŞ'ye karşı açılan manevi tazminat davasında ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 27/6/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b/1'inci maddesi uyarınca esastan reddine, 2-Davacı vekilinin davalı ...'...

    Kararı davacılar vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle: Yerel mahkemenin, manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın kendi içinde çelişki oluşturduğunu, İhtiyati hacizden farklı olarak ihtiyati tedbir kararı talep edilmesine rağmen yerel mahkemenin bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar vermediğini, davacı tarafından iddia olunan zarar, haksız fiilden kaynaklandığından, alacağın muaccel hale geldiğini istinaf sebepleri olarak öne sürmüştür. İstinaf başvuru sebep ve gerekçeleriyle kamu düzeni kapsamında daire önüne gelen Uyuşmazlık dikkate alınmak suretiyle yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu; Uyuşmazlık, iş kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepli açılan davada, "manevi tazminat" istemi yönünden reddedilen ihtiyati haciz kararına itirazdan kaynaklanmaktadır....

    Bununla birlikte hemen belirtmek gerekirki, manevi tazminat miktarının takdirinin hâkime ait olduğu, hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceği, böylece bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmayacağı değerlendirilerek, mahkemece uygun görülecek miktar yönünden, yine aynı Kanunun 259'uncu maddesi uyarınca takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği düşünülmüş, bu itibarla davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin maddi tazminat davası yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, manevi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yazılı biçimde reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

      Hukuk Dairesinin 20.04.2015 tarihli ve 2015/5842 Esas, 2015/8588 Karar sayılı kararı; “ Somut olayda, görülmekte olan maddi ve manevi tazminat davasında, davacı lehine hüküm kurulması halinde hükmün infazının akim kalmasını önlemek amacıyla ihitiyati haciz talep edilmiş; bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olup mahkemece ihtiyati haciz koşullarının bulunduğunun kabulü yerindedir. Ne var ki ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin hangi taşınır veya taşınmazlara ilişkin olduğu açıklatılmadan, ihtiyati haciz talep edenin maddi ve manevi tazminat talebi ile orantısız biçimde borçlulara ait taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine 500.000,00 TL alacağa tekabül eden miktarda ihtiyati haciz konulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ'NİN 01/09/2022 TARİHLiİ TENSİP ARA KARARI: Mahkemece, davacı vekilinin maddi tazminat yönünden ihtiyati tedbir talebinin, reddine, davacı vekilinin maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, davacı vekilinin manevi tazminat yönünden ihtiyati tedbir haciz talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacılar vekili; Ölüm tarihi ile davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale geldiğinden öncelikli olarak mahkemenin taşınır, taşınmaz, özsermaye ile diğer hak ve alacaklarına yönelik ihtiyati haciz kararı vermesini ve bu kararla birlikte ihtiyati tedbir kararını uygulayarak satılamaz şerhi, davalıdır şerhi konulması gerektiğini, şirketin tasfiyeye girdiğini, buna dair evrak sunulduğunu, mal kaçırma ihtimalinin yüksek olduğunu, kaza tespit tutanağında ve Mut 1....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı Muhammed El Kadı vekili istinaf dilekçesinde; söz konusu davada davacı tarafından vadesi gelmiş bir para alacağının söz konusu olmadığını, mahkemece ihtiyati haciz için polis tutanağına itibarı edilerek karar verildiğini, ancak polis tutanaklarını tamamen farazi olarak rafların beyanları ile oluşturulmuş bir tutanak olduğunu, müvekkilinin meydana gelen kazada kırmızı ışıkta geçtiğini gösterir hiçbir delil bulunmadığını, bu nedenle verilen ihtiyati haciz kararının hatalı olduğunu, ayrıca manevi tazminat esasa ilişkin olarak hüküm içerdiğinden manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini belirterek usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, kasten silahla adam öldürmeye kayaklanan haksız eylem nedenime açılan maddi manevi tazminat davasında istenilen ihtiyati haciz isteğinin kısmen kabulünden kaynaklanmaktadır. İlk Derece Mahkemesince yukarıda açıklanan gerekçelerle 18/01/2022 tarihli gerekçeli ara karar ile; ihtiyati haciz isteğinin 10.000 TL maddi tazminat bakımından %20 teminat karşılığında kısmen kabulüne, manevi tazminata yönelik ihtiyati haciz isteğinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalı taraf itiraz etmediğinden maddi tazminat bakımından verilen ihtiyati haczin kesinleştiği, manevi tazminat bakımından ihtiyati haczin reddedilmesi kararına karşı davacıların istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır....

          Öncelikle belirtmek gerekir ki; manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir. Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1-b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....

            Mahkemece 01.02.2023 günlü tensip ara kararı ile; davacının maddi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulü ile; davalı Adem Tantalak'ın taşınır/taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerin ihtiyati haciz konulmasına, manevi tazminat yönündeki ihtiyati haciz talebinin ise ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Davacılar vekili her ne kadar manevi tazminat yönünden de ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de, İİK.nun 257- 268 maddelerindeki düzenlemeye göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın para alacağı olması, rehinle teminat altına alınmamış olması, muaccel olması veya muacccel olmamakla birlikte karşı tarafın mal kaçırma durumunun olması, alacağın varlığına dair yaklaşık ispatın gerçekleşmiş olması gerekmektedir....

            Öncelikle belirtmek gerekir ki; manevi tazminat talebi, zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılamaz. Bu sebeple davacının manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceği göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması, ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 sayılı HMK'nın 36/1- b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....

            UYAP Entegrasyonu