Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 06/03/2017 gün ve 2015/11144-2017/1357 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir....

    Mahkemece, 18.144,74 TL maddi tazminattan 4.000,00 TL'sinin kaza, bakiyesinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu iş kazasının 28.10.2006 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesi ile talep edilen maddi ve manevi tazminat istemleri ile ıslah dilekçesi ile artırılan maddi tazminat istemlerinin tamamına olay tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesinin açıkça talep edildiğinin anlaşılmasına rağmen Mahkemece ıslahen artırılan maddi tazminata ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

      Davacı, davalının kendisiyle evli olduğunu bildiği halde eşi ile birlikte olması, evlilik birliğinin bu eylem nedeniyle bozularak kişilik hakkına ağır saldırıda bulunulması nedeniyle manevi tazminat istemiştir. Davalı taraf, davanın zamanaşımına uğradığını, açılan boşanma davasında davacı eşinin bu nedenle manevi tazminatla sorumlu tutulduğunu, aynı eylem nedeniyle yeniden kendisinden manevi tazminat istenemeyeceğini, zira manevi tazminatın bölünmezliği ilkesine aykırılık teşkil edeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkeme, davacı ile eşi arasında görülen boşanma davasında eşin sadakatsizliği nedeniyle manevi tazminata hükmolunduğunu, davalı ve eşin ortak kusuru ile eylemin gerçekleştiğini, aralarında teselsül bulunduğunu, davacının manevi tazminatla ilgili alacağının tümünü eşinden istemekle manevi tazminatın tekliği ilkesi gereği artık davalıdan tazminat isteyemeyeceği gerekçesiyle davayı reddetmiştir....

        Hukukun görev alanına gören genel muvazaaya dayalı bir talepte ana uyuşmazlığın muris muvazaası sayılarak dosyada genel muvazaaya dayanan uyuşmazlık olmasına rağmen dairece bakılması gerekiyor ise de eldeki dosyada da davalı Mustafa Erkaya yönünden davanın haksız fiile-kusura dayandığı, diğer davalıların, davalı Mustafa'nın anne ve babası olması nedeni ile kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, ancak ana uyuşmazlığın haksız fiile ilişkin olup, dairelerin temel görevi dikkate alındığında haksız fiilin 3. Hukuk Dairesinin görev alanına girdiği, davanın, davalılar T4 ve T6 hakkında öldürme eyleminden dolayı haksız fiile-kusura dayalı olarak açılmış olması, yalnızca kusursuz sorumluluüa ilişkin bir dava olmaması, iş bölümüne ilişkin ortak hükümlere göre de bu gibi davaya bakmasının zorunlu bulunması, dairenin temel görevinin Medeni Hukuk ve Gayrimenkul Hukuku olması ve kusursuz sorumluluk yetkisinin daireye istisna olarak verilmiş olması nazara alındığında kararın istinaf incelemesinin 3....

        Somut olayda; davacı, davalıların sürücü ve maliki olduğu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda yaralandığını ileri sürerek iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat isteminde bulunmuş olup, bu haliyle uyuşmazlığın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu anlaşıldığından, davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/06/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Ancak, haksız fiile dayalı manevi tazminat isteminde; hükmedilen alacağa olay tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, karar tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci bendindeki "karar tarihinden itibaren" ifadesinin çıkartılarak yerine "08.07.2008 tarihinden itibaren" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 30,60 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 133,65 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 10.05.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ....Denizcilik ve Ticaret A.Ş aleyhine 20/01/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalılardan İbrahim Denizcilik ve Ticaret A.Ş'nin işletmecisi olduğu Hacıbekiroğlu ... isimli gemide güverte personeli olarak çalıştığını, aynı gemide üçüncü kaptan olarak çalışan diğer davalı ...'...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince, "...Dava trafik kazası sebebi ile maddi ve manevi tazminat davasıdır." diye nitelendirme yapıldıktan sonra; davalı T19 yönünden usulden reddine, davalılar T16 T18 ve Derebaşı Dek.Hır.İnş. Taah.Gıd. Hay. San. yönünden kısmen kabulüne, maddi tazminat taleplerinin feragat nedeniyle reddine, Axa Sigorta şirketinden manevi tazminat taleplerinin reddine şeklinde karar verilmiştir....

              Mahkemece, davacı sigortalı lehine 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiştir. İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu iş kazasının 18.06.2006 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesi ile talep edilen manevi tazminat istemine olay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesinin açıkça talep edildiğinin anlaşılmasına rağmen, Mahkemece hükmedilen manevi tazminat yönünden faize hükmedilmemesi doğru olmamıştır. Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/04/2006 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/12/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince: a)Dava, haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu