İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 19/11/2021 tarihli ara karar ile mahkemece açılan davanın konusunun ölümlü trafik kazasından kaynaklı tazminat davası olduğu, davacının manevi tazminat talep ettiği, manevi tazminatın belirlenmesinde birçok kriterin arandığı ve bu hususların yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacılar vekili; ihtiyati haczin talep edilmesi ve mahkemece kabul edilmesi noktasında tam ispat koşulunun değil yaklaşık ispat koşulu arandığını, yerel mahkemenin verdiği red kararı ile kendilerinden alacaklarını ispat etmelerini ve net olarak belirlenmesinin beklenmesini istediklerini, davanın açıldığı ilk aşamada zarar miktarının net olarak belirlenmesini bekleme ve belirlenmediğinden cihetle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin hakkaniyet ile bağdaşmadığını belirterek verilen ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSULAR: Somut olaydaki uyuşmazlık, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli açılan davada ilk derece mahkemesi tarafından verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı ve ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, kasten öldürme iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemli davada ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından 17/08/2021 tarihli ara kararı ile, davalı/borçluların taşınır ve taşınmaz mallarına teminatsız şekilde ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiş, söz konusu ara kararına davalı T7 vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine 12/10/2021 tarihli ara kararı ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Az yukarıda (3) nolu kısımda açıklandığı üzere ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir birbirinden farklı kurumlar olup birbirinin yerine ikame edilemeyeceğinden bazen verildiği üzere ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir şeklinde bir geçici hukuki koruma usulü de bulunmamaktadır. Hal böyle olunca haksız eylemden kaynaklanan tazminat ve alacak isteklerinde para alacağına kavuşulması amaçlandığından, zararın haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğinden mahkemece davacı .... yönünden de onun BTM ile giderilebilir yaralanması bulunması ve eşinin de olayda ağır yaralanması nedeniyle manevi tazminat talep edebileceği nazara alınması suretiyle her iki davacı yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davacı .... yönünden şartların bu aşamada kabule göre mevcut olmadığından bahisle ihtiyati haciz talebinin reddedilmesi doğru olmamıştır....
Dava; Haksız ihtiyati haciz sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden 818 sayılı BK’nın 49. maddesindeki (6098 sayılı TBK'nın 58.maddesi) koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, manevi tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının kötü niyeti ve ağır kusurunun bulunması gerekir (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). (Aynı doğrultuda Yargıtay 4. HD nin 24.10.2018 gün ve 2016/9599 E - 2018/6494 K. Sayılı ilamı)....
Bilindiği üzere uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. Davacı vekili dilekçesinde tazminat istemine karşılık dava dilekçesinde davalının mallarına ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. Keza, 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz iki ayrı koruma tedbiri olup amaçları, konuları ve sonuçları bakımından birbirinden farklıdır. Biri diğerinin yerine geçmek üzere karar verilmez. Diğer bir anlatımla talep ya ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir şeklinde nitelendirilip hüküm altına alınmalıdır....
İhtiyati hacze itiraz eden ... vekili, toplamda 31.000-TL miktarlı ihtiyati haciz kararı verildiği, araç maliki davalının araçlarına her türlü sigortayı yaptırdığı, araç maliki şirketin maddi manevi tazminatı ödemeye fazlasıyla yeter miktarda taşınır ve taşınmazı mevcut olduğu, tüm araçların manevi tazminat klozu da dahil olmak üzere sigortalı olduğu, alacağın tahsil kabiliyeti bulunduğu, manevi tazminat talebinn tamamı üzerinden ihtiyati haciz kararı verildiği, kararın yerinde olmadığını, belirterek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili istinafa cevap dilekçesinde istinaf başvurusunun reddini talep emiştir GEREKÇE : Talep, ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gereçeyle itirazın reddine karar verilmiştir. 1. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. 2....
Davacının, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 2000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin reddine dair karar verilmiştir....
Dolayısıyla bu aşamada yaklaşık ispat koşulları çerçevesinde İİK'nın 257/1.maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken ihtiyati haciz kurumunun amacına ve dosya içeriğine uymayan gerekçeyle talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir. Bu açıklamalara göre; özellikle manevi tazminat miktarının takdirinin hakime ait olduğu, hakimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceği, böylece bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmayacağı değerlendirilerek, Mahkemece uygun görülecek miktar yönünden, yine aynı kanunun 259. maddesi uyarınca takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği düşünülmüş, bu itibarla davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- a/6. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
de ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, mahkemece geçici hukuki yollarından biri olan ihtiyati haciz tedbir müessesinine ait yakın ispat koşulunun gerçekleştiğini ileri sürerek ihtiyati haciz talebinde bulunulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/25 ESAS (DERDEST DOSYA) DAVA KONUSU : Tazminat (Manevi Tazminat) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat ile birlikte ihtiyati tedbir niteliğinde haciz talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince 07/02/2022 tarihli tensip zaptı ile " Davacılar vekili tarafından manevi tazminat istemi ile açılan davada davalıların taşınır ve taşınmaz malları üzerine HMK'nun 389. maddesi ile İİK....