A.Ş. aleyhine 06.09.2004 gününde verilen dilekçe ile ayıplı malın iadesi ve tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.03.2008 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, ayıplı malın satışı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, ayıplı mal bedeli ile birlikte davacı yararına manevi tazminat takdir edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur....
Taraflar tacir olup dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 25/3 maddesi uyarınca malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunulması, açıkça belli değilse malın tesliminden sonra 8 gün içinde muayene ve ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmesi gerekmektedir. Somut olayda mahkemece anılan yasa hükümleri çerçevesinde yeterince araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde yukarıda belirtilen ilkeler gözetilerek süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığının saptanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2018 NUMARASI : 2018/120 ESAS - 2018/700 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : BAKIRKÖY 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 27/12/2018 tarihli, 2018/120 Esas, 2018/700 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davalı taraftan satın alınan aracın ayıplı çıkması nedeniyle; davalı tarafa ödenen 114.017,50- TL araç bedelinin aracın satış tarihi olan 12.06.2015 tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile; Çorlu 1....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 29/01/2019 NUMARASI : 2016/449 ESAS 2019/22 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İSTANBUL 2. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 29/01/2019 tarihli ve 2016/449 Esas 2019/22 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalılarca vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A G E R E K Ç E L İ İ S T İ N A F K A R A R I DOSYA NO : 2022/1925 KARAR NO : 2022/2253 TARİHİ : 10/03/2022 NUMARASI : 2021/402 Esas 2022/393 Karar (Ticari Satımdan Kaynaklanan) 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 22/2 maddesi gereğince Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile dosya yargı yerinin belirlenmesi için dairemize gönderilmekle dosya içindeki tüm belgeler ile dairemiz üyesi tarafından hazırlanan ön inceleme raporu incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, Bandırma 1....
Madde gereğince sözleşemeye konu makinelerin kullanılmasından kaynaklanan gelir kaybı, malın ayıplı olmasından doğan doğrudan doğruya zarar olarak kabul edilmeyeceği, malın ayıp olmasından davalının kusurlu bulunduğunun kanıtlanması gerekeceği, Satıcının ayıplı mal satmış olmasından dolayı alıcıya karşı sorumluğunun mevcut olduğu, ancak bu sorumluluk yapılan masraflar ve menfi ( olumsuz) zararla sınırlı olacağından dosya içeresinde satışa konu malların ayıplı olduğu yönüne her hangi bir delil ,ihtar ve ihbar mevcut olmadığı, Malların iadesi ile ilgili yapılan bir masraf ( Noter, damga resmi , Malın muayene masrafı) sunulmadığı, tarafların karşılıklı anlaşarak B.K. 96 TBK 112....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/230 KARAR NO : 2021/306 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSCEHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2019/147 ESAS - 2020/179 KARAR DAVA KONUSU : Tüketiciyi Koruma Kanunundan Kaynaklanan (Malın Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....
Kanunun 11. maddesinde ise malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketicinin, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme veya imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme seçimlik haklarından birini kullanabileceği, satıcının ise, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu, ikinci fıkrada ise ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarının üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabileceği, bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Kural olarak, tüketici satın aldığı malın ayıplı çıkması durumunda, seçimlik haklarını dilediği şekilde kullanabilir....
Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Değişik fıkra: 21.2.2007 t. 5582 s. K. M.22 Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz....
davalının açık rızasının bulunmadığı, davacının ayıplı malın iadesi ile ödediği paranın tarafına iadesine karar verilmesine ilişkin taleplerinin devam ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının ödediği 44.500-TL'nin davalılar ...Ltd....