Mahkemece, yukarıda belirtilen gerekçelere istinaden davanın kısmen kabulüne, ayıplı mal bedelinin tahsiline, ayıplı malın iade koşuluna yer verilerek hüküm tesis edilmiştir. Taraflar arasında, menkul satış sözleşmesinin mevcut olduğu, ürünlerin 25.08.2014 tarihli sözleşme ile satışının gerçekleştirildiği, garanti süresinin aynı tarihte başladığı ve garanti belgesinde sürenin 2 yıl olarak belirlendiği, davanın 2 yıllık garanti süresi içerisinde açılmış olması nedeniyle davalı tarafın öncelikle zamanaşımı definin yerinde olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Şöyle ki, tacir olan taraflar arasında satım ilişkisi bulunmakta olup uyuşmazlığın TTK'nın 23. maddesi ile TBK'nın satım sözleşmesini düzenleyen hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. TTK'nın 23/1-c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiş olup alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden ayıp nedeniyle satıcıdan mal bedeli ve zarar gideriminde bulunamaz....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/37 D.iş sayılı dosyasında delil tespitine başvurduğunu, bu dosyada verilen 05/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda halıların ayıplı olduğu ve mevcut hali ile kullanımının mümkün olmadığının bildirildiğini, arabuluculuk bürosunda da anlaşma sağlanamadığından 16/09/2019 tarihli sözleşmeye ilişkin olarak tarafına teslim edilen halı saha halılarının gizli ayıplı olması sebebiyle yenileriyle değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; malın ayıplı olması nedenine dayalı bedel iadesi ve zararın tazmini talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. Dosyanın incelemesinde; davacının, finansal kiralama yoluyla davalı Elin Food Processing Machineray'ya İzafeten Mertem Dış Ticaret Mümessilik Pazarlama A.Ş.'...
Hukuk Dairesinin 05/11/2018 tarih 2016/991 E. 2018/5119 K. sayılı kararında; "...6102 Sayılı TTK'nın 23/1-c maddesi tacirler arasındaki hizmetin ayıplı olması halinde yapılması gereken işlemleri düzenlemektedir. Anılan maddeye göre hizmet alan tacir, malın ayıplı olduğu açıkça belli değilse, malı teslim aldıktan sonra malı incelemek veya incelettirmek, malın ayıplı olması halinde 8 gün içinde bu durumu hizmet verene iletmek durumundadır....
Buna göre, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesi gerektiği, açıkça belli değilse alıcının malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde inceleyip veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olacağı, diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunu'nun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanacağı düzenlenmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 223/2 maddesinde ise alıcının gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal etmesi halinde, satılanı kabul etmiş sayılacağı. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hükmün uygulanmayacağı, bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmesi gerektiği; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılacağı düzenlenmiştir....
Davacı, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında davalının 01/01/2017 ile 31/12/2017 tarihleri arasında farklı zamanlarda kağıt ürünü aldığını, bu tarihler arasında düzenlenen faturalardan kaynaklı bakiye alacağının ödenmediğini, tahsili için yaptıkları takibe haksız itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, taraflar arasındaki ticari ilişkide bakiye alacak miktarına yönelik itirazları olmadığını, davacı tarafın gönderdiği bir kısım ürünlerin ayıplı olduğunu, ayıp ihbarında bulunulduğunu, ayıplı ürünler için düzenledikleri iade faturasının davacı tarafça kabul edilmediğini, ayıplı ürünlerin davacı tarafça teslim alınmadığını, ayıplı ürünler bedeli düşüldüğünde borçları olmadığını savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanmış olan davaya konu ticari ilişkiye dayanak 20/07/2017 tarihli sözleşmenin 13....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satım aktinden kaynaklanan ayıba karşı tekeffül hükümlerine ilişkindir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesinde "Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir." şeklinde ayıplı mal tanımlanmış ve malın ayıplı olması durumunda tüketiciye bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme seçimlik hakları tanınmıştır....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 27.07.2010 tarihinde rabotlu kaynak sistemi alışverişi yapıldığını ancak sözkonusu sistemin kurulumu ve faal olarak çalışır duruma getirilmesi yükümlülüğünün karşı tarafa ati olmasına rağmen bu hususun yerine getirilmediğini, davalı ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını ayrıca noter vasıtasıyla karşı tarafa edimlerini yerie getirmediklerini belirtir ve malın ayıplı olması nedeniyle iade edildiğini, teslim alınmasını bildirir ihtarname keşide edildiğini davalının aleyhlerine icra takibi yaptığını, müvekkilinin robotlu kaynak sistemini 128.000,00 TL bedel karşılığında alıp ödemelerini çeklerle yaptığını iddia ederek malın ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshine ayıplı malın iadesine ve ödenen bedelin sözleşme tarihinden itibaren ticari faiz ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tacirler arasında satışa konu malın ayıplı çıkması halinde, alıcının yasal haklarını kullanabilmesi için 6102 sayılı TTK.'nun 23/1-c maddesindeki süreler içerisinde ayıp ihbarında bulunması zorunludur.. TTK'nun 23. maddesi uyarınca, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Ayıp açıkça belli değil ise, alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğunun ortaya çıkması halinde hakkını korumak için durumu aynı süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür. Ayıbın, kullanma sonucu ortaya çıkan gizli bir ayıp olması halinde ise TBK'nun 223. maddesi uyarınca alıcı ayıbı öğrendiği tarih itibariyle hemen satıcıya bildirmelidir. Satım konusu malların ayıplı olduğu ve ayıp ihbarının süresinde yapıldığını ispat yükü HMK 190 ve TMK 6. maddelerine göre alıcıya ait olup, somut olayda bu hususların alıcı olan davacı tarafından ispatlanması gerekir....
belli ise 2 gün içinde, açıkça belli değil ise alıcının 8 gün içinde incelemesini yaparak veya yaptırarak mal ayıplı ise aynı süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür....