Mahkemece, BK'nun 31. maddesi gereğince öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl içinde açılmayan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tüketicinin davalı şirketten diğer davalıların yönlendirmeleri ile satın aldığı halıların ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmazsa bedel indirimi istemine ilişkindir. Mahkemece, uyuşmazlık hile nedeniyle sözleşmenin iptali olarak değerlendirilmiş ve Tüketici Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapılmasına rağmen davanın BK'nun 31. maddesi gereğince 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Oysaki uyuşmazlık Tüketici Kanunundan kaynaklanmaktadır....
Maddesine göre malın ayıplı olmadığının davalı tarafça ispatlanması gerektiği, malın ayıplı olmadığının davalı tarafça ispatlanmadığı, aksine sözkonusu ürünlerin ayıplı olduğunun tesbit dosyasındaki bilirkişi raporu ile sabit olduğu, 6502 sayılı yasada açık ayıp gizli ayıp ayırımına yer verilmediği, önemli olan ayıbın teslimden itibaren ilk 6 aylık devrede belirlenmiş olup olmadığı, davacının malın ayıplı olduğunu bilirkişi raporu ile tesbit ettirerek 6502 sayılı Kanunun 11....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemli olarak açılmış, yargılama sırasında davacı vekili seçimlik haklarını değiştirerek ayıp oranında indirim bedeline hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı; görev ve yetki itirazlarında bulunarak araçta gizli ayıp bulunmadığını, aracın km'siyle davalının oynamadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür” hükmünü getirmiştir. Somut olayda davacının 2.8.2005 tarihinde satın aldığı kameranın arızalanması üzerine davacının 25.8.2006 tarihinde servise başvurduğunda, kameranın lens motorunda arıza olduğu kendisine söylenip,tamirinin davacı tarafından talep edilmediği, dava dilekçesi ve tarafların beyanları ile dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen dosyadaki bilirkişi raporunda,kameradaki bu arızanın üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu ve bu haliyle kullanılmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. Bilirkişinin bu açıklamalarından kameranın, 4077 sayılı kanunun 4/1 maddesindeki anlamda ayıplı mal olduğu anlaşılmaktadır....
Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." 6502 sayılı Yasanın 11. maddesinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, buna göre; "Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür." Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2018/929 E. 2020/2698 K. sayılı ilamıyla içtihat ettiği üzere ;..6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/330 Esas KARAR NO : 2021/314 DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 04/05/2021 KARAR TARİHİ : 05/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ......
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.(2) Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.(3) Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. (4)Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. (5)Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmünü haizdir....
Diğer taraftan .... madde kapsamında satın alınan konutun ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları sayılmış ve sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değişimi, ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahip olduğu açıklanmıştır. Diğer taraftan 4077 sayılı Yasa'nın 30. maddesinde bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlerin uygulanacağı öngürülmüştür. Bu durumda somut uyuşmazlıkta Tüketici Yasasındaki düzenlemeler ve genel hükümler ve BK'nın ilgili hükümleri uygulanacaktır. Davacı ile davalı satıcı arasındaki gayrimenkul satımı resmi şekilde yapılmadığından BK'nın 213, TMK'nın 706 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddesi uyarınca tapu sicili müdürlükleri tarafından veya Noterlik Kanunu 60/.... maddesi gereğince re'sen tanzim edilecek gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca düzenlenmesi gerektiğinden geçersiz olmakla birlikte dava konusu taşınmazın tapuda devri gerçekleştirildiğinden adi yazılı sözleşme geçerli hale gelmiştir....
Dairemizce onama kararı verilmiş, davalı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir. 2-Davacı 25.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile taşınmazın bedelini talep etmiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinin 2.fıkrasında, “ Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında davacının bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğunun kabulü gerekir....
Tüm dosya kapsamına göre, bilirkişi raporuna göre dava konusu makinelerin üretim hatalı olduğu, davacı tarafından ayıp nedeniyle bedel iadesi istediği de dikkate alındığında, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ve bu durumda doğan menfi zararının tazmini talep edebileceği, davacının talep ettiği makinelerin ayıplı çıkması nedeniyle çamaşır yıkama hizmetini dışarıdan alması nedeniyle ödediği bedelin sözleşme kurulmasaydı da ödeyebileceği bir bedel olduğu müspet zarar olduğu, müspet zararların sözleşmenin ayakta tutulduğu durumlarda istenebileceği dolayısıyla ödenen miktarın tazminini talep edemeyeceği kanaatiyle istinaf isteminin HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....