Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıplı teslimat nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....

- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki 6 adet traktör römorku satışı gereğince müvekkilinin davalıya 5.000,00 TL. nakit ödeme yaptığını, 27.000 TL: değerinde senet imzalayıp verdiğini, bakiye 7.000 TL: borcunda malın tamamen teslim edilmesi sırasında ödeneceğinin kararlaştırıldığını, römorkların dört adetinin teslim edildiğini, ikisinin teslim edilmediğini, teslim edilenlerin de ayıplı olduğunu, ayıplı malın değiştirilmesine yönelik telefon görüşmelerinden sonuç alınamayınca 05.08.2008 tarihli ihtarın davalıya gönderildiğini, ancak yine sonuç alınamadığını, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini, beklediği karı elde edemediğini ileri sürerek taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, nakit ödenen 5.000 TL'nin 01.05.2008 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline 27.000 TL.'lik senedin iadesine, 10.000 TL. maddi, 5.000 TL. manevi tazminatın faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ayıplı maldaki ayıbın üretim hatası olduğu, davacının değişim talebinde haklı olduğu, ayıplı araç üzerinde bulunan aksesuarlar ile oto teyp ve hoparlör sistemlerinin iadesinin gerektiği, maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden ise maddi tazminat talebine ilişkin talebini ispat edemediği, manevi tazminat talebi yönünden ise ayıplı mal satımı nedeniyle oluşan zarar, davacının iç huzurunu bozacak bir nitelikte olgu olmadığından manevi tazminat istemi kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, aracın yenisi ile değişimine, araç aksesuarlarının iadesine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

      Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1-) Davacının işgücü ve kazanç kaybı sebebine dayalı 1.000,00 TL maddi tazminat talepli davasını 04/09/2013 tarihli celsede takipsiz bıraktığı ve üç ay içinde yenilemediği anlaşıldığından; işgücü ve kazanç kaybı sebebine dayalı 1.000,00 TL maddi tazminat talepli davanın 6100 sayılı HMK md. 150 uyarınca açılmamış sayılmasına, 2-) Davacının kaza sonucu aracında oluşan hasar sebebine dayalı maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, araçtaki hasar nedeniyle belirlenen 5.000,00 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan (davalı ... şirketinin poliçe limitiyle sorumlu olması kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, yasal faizin davalılar ... ve ... bakımından kazanın gerçekleştiği 20/09/2006 tarihinden, davalı ...bakımından ise dava tarihi olan 27/09/2011 tarihinden itibaren işletilerek hesaplanmasına, davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, 3-)Davacının,...

        (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.... (6)Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir."...

        saf isopronol olacağına ilişkin taraflar arasında bir anlaşma olmayıp, ürünün ayıplı olduğundan bahsedebilmek için ürünün taraflar arasında anlaşılan kriterlerinin davalı-karşı davacı tarafından ortaya koyulması gerektiğini, Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; ''davacının %99,9 saf isopropanolden oluşan ürünü davalıya teslim etmesi gerekirken satmış olduğu ürünün %50 methanol %50 isopropanol içerdiği, dolayısı ile ayıplı olduğu'' nun belirtildiğini, yerel mahkemece de bu tespite atıf yapılarak ürünün ayıplı olduğuna kanaat getirildiğini, ayıplı malın kanundaki tanımının; ''Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır'' şeklinde olduğunu, dolayısı ile bir malın ayıplı olduğundan bahsedebilmek için anlaşılan özellikleri taşımamış olması gerktiğini, müvekkilinin davalıya % 100 saf isopropanolden oluşan ürün satacağı konusunda...

        ve manevi tazminat davasının husumet nedeniyle reddine, dair karar verilmiştir....

        Diğer taraftan 6502 sayılı yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

        Dava, ayıplı hizmet nedeniyle sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve ödenmeyen kısım yönünden menfi tespit ile manevi tazminat talebine ilişkindir....

        na bildirilerek görüşme sağlandığı ve Acentenin 84.800- USD daha indirim sağladığı beyan edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti içinde merkez veya şubesi bulunmayan yabancı tacirler ad ve hesabına ülke içinde işlemlerde bulunanlar hakkında da olay tarihi itibariyle 6762 sayılı Kanun'nun 117/3 maddesi uyarınca Acentelik hükümlerinin uygulanması gerekir.Somut olayda ...'nun Davacı yabancı menşeili şirket için sürekli olarak ticari işletmesini ilgilendiren konularda aracılık ettiğini gösterir veya bedelde indirim yapabileceğine ilişkin özel ve yazılı izni bulunduğuna ilişkin somut delil bulunmadığı, yapılan işleme Davacının icazet verdiği kanıtlanamamış olmasına göre Davalı vekilinin dava dışı ...'nun acente olduğu ve onun aracılığıyla bedelde indirim yapıldığına yönelik istinaf sebebinin yerinde görülmemiştir....

          UYAP Entegrasyonu