Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili tarafından dosyaya sunulmuş bulunan 06.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile; davacının ayıpsız misli ile değişim talebinden vazgeçerek seçimlik hakkını satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim talebi yönünde değiştirmiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesi ile talebini dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değişimi olarak göstermiş olup daha sonra verdiği ıslah dilekçesi ile talebini bedel indirimi yönünde açıklamış ve değiştirmiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....
Dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun (TKHK) kapsamında ayıplı olduğu ileri sürülen ürünle ilgili olarak seçimlik hakların kullanılmasına ilişkin olup anılan Kanun'un üçüncü kısmının ayıplı mallara ilişkin bölümünün: 8. maddesinde; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır....
Üretici veya ithalatçı malın kendisi tarafından piyasa sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. 11- (3)- Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır. 6502 Sayılı Kanun'un 56/3. maddesine göre "Tüketici bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından onarım hakkını kullanmışsa, malın garanti süresi içinde tekrar arızalanması veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hâllerinde 11 inci maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Satıcı tüketicinin talebini reddedemez....
Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz." 6502 sayılı Yasanın 11. maddesinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiş olup, buna göre; "Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür." Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2018/929 E. 2020/2698 K. sayılı ilamıyla içtihat ettiği üzere ;..6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....
Mahkemece satılanın ayıplı olması nedeniyle davacı satıcının satış bedelini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de alıcının satım konusu malı kullanmakta olduğu mahkemece yapılan keşifle anlaşılmıştır. Ayrıca davalı keşide ettiği ihtarda ve davaya cevabında sözleşmeden döndüğünü de bildirmemiştir. Hal böyle olunca maldaki ayıp nedeniyle semenden indirim yapılıp yapılamayacağının tartışılmamış olması hatalıdır. Kabule göre de, satıma konu malın davacıya iadesine de karar verilmemesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyanın incelenmesi neticesinde; 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır....
HMK 31.maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevi uyarınca mahkemece davacıya bu yönde süre verilerek hangi seçimlik hakkını tercih ettiği hususu sorularak açıklattırılması gerekmekle birlikte davacı vekilinin 14/06/2021 tarihli ıslah dilekçesinde ayıp oranında indirim bedeli yönünden talebini ıslah ettiği görülmekle, artık davacının seçimlik haklarından ayıp oranında indirim bedelini tercih ettiği kabul edilmelidir. Mahkemece, davacı alıcının seçimlik haklarından sadece birini seçerek kullanabileceği,birden fazla seçimlik hakkını birlikte kullanamayacağı gözetilmeden lehine ücretsiz onarım kapsamında kabul edilen onarım bedeli ile ayıp oranında indirim bedeline birlikte hükmedilmesi isabetli görülmemiştir. 3- İstikrar kazanmış Yargıtay uygulamasında; ayıp oranında indirim bedelinin nispi metoda göre bilirkişi marifetiyle dava konusu malın satış tarihindeki ayıplı ve ayıpsız değerleri gözetilerek hesaplanıp belirlenmesi gerektiği kabul edilmektedir....
Uyuşmazlık noktası ise dava konusu faturaya ilişkin malın ayıplı olup olmadığı ve bu ayıptan davacının sorumlu olup olmadığına ilişkindir. Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere satıcı satılan maldaki ayıptan sorumludur. Ancak bu sorumluluğun doğması için TTK ve TBK’da ayıp ihbar süreleri düzenlenmiştir. Satışa konu malın açıkça ayıplı olması halinde teslimden itibaren 2 gün, açıkça ayıp olduğu belli değil ise 8 gün, ayıp gizli ayıp niteliğinde ise ayıbın ortaya çıktığı andan itibaren makul sürede satıcıya ayıp ihbarında bulunulması gerekmektedir. Somut olayda davalı dava konusu ----- hatalı olması nedeniyle bu ürünlerin kullanılamadığını iddia etmektedir. Dava konusu ürünün --- kullanılmadan hatalı basıldığının bilinemeyecek olması nedeniyle teslim anında ayıbın varlığının tespit edilmesi mümkün değildir. Davalı malın ayıplı olduğunu ancak dava ---kullanılması esnasında öğrenebilecektir. Bu durumda ayıbın gizli ayıp olduğu kabul edilmelidir....
Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; araç üzerinde lokal bir şekilde yapılacak boya onarımı ile giderilebilecek bu ayıbın misli ile değişim gerektirip gerektirmediği hususunda yanılgıya düşülmüştür. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Hükme esas alınan bilirkişi incelemesinde, araçtaki ayıbın 2.500,00-TL değer kaybına yol açacağı bildirilmiştir....