İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...davacı...gizli ayıplı aracın davacıya satılması nedeniyle aracın onarım bedeli ve bu onarım sebebiyle aracın değerinde meydana gelen değer düşüklüğünün tespiti ile bu oranda bedelde indirim seçimlik hakkı kullanılarak, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız baki kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL'nin davalıdan hükmen tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiş olup 6100 Sayılı HMK 107 ile yapılan değerlendirme ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.03.2020 tarihli, 2017/13- 551 E., 2020/239 K. sayılı kararında ve Konya Bölge Adliye Mahkemesinin 2021/967 E. 2021/1267 K....
Fıkranın c bendinde ise malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcının iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmesinin gerektiği, açıkça belli değilse alıcının malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlü olduğu diğer durumlarda ise 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanacağının vazedildiği, 6098 sayılı TBK'nın 223....
mal niteliğindeki aracın blok malzemesinin kullanılamayacağının kabulü ile ayıplı malın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine veya değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde ayıplı malın günümüz koşullarındaki değerinin hesaplanarak müvekkile ödenmesine karar verilmesi gerekirken yerel Mahkemece somut olay ve dosya kapsamına aykırı karar verildiğini, satın alınan ayıplı malın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesi haricindeki seçimlik hakların uygulanmasının günümüz koşullarında müvekkilinin çok büyük oranda zararına olacağını, davalıların ayıplı maldan kaynaklı olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu olması gerektiğini, yerel Mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme neticesinde kurulan hukuka ve hakkaniyete aykırı karar verdiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde ayıplı malın günümüz koşullarındaki değerinin hesaplanarak müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 34 XX 354 plaka sayılı Nissan marka aracı davalı şirketten satın aldığını, aracın halen garanti kapsamında olmasına rağmen araçta birçok arıza çıktığını ve davacının aracı satın aldıktan sonra aracın kaporta aksamında gizli ayıplar olduğunu öğrendiğini, davacının aracı servise götürdüğünde aracın kaporta kısmında ayıplı ürün kullanılmasından dolayı araçta korozyon meydana geldiğini, davalı şirketin satış sözleşmesi sırasında mevcut olup gizlenen ayıptan sorumlu olduğunu, davacının dava konusu ayıpları öğrendikten hemen sonra durumu davalı şirkete bildirmesine rağmen sonuç alamadığını, davacının seçimlik haklarından olan ayıptan kaynaklı olarak bedelden indirim hakkını kullanmak istediğini belirterek aracın gizli ayıplı olması sebebi ile satış bedelinden 20.000 TL indirim bedelinin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş;16/02/2022...
İşbu Kanun değişikliği ile, 6502 sayılı Yasa kapsamında bulunan Tüketici Mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması resen nazara alınması gerekli dava şartı niteliğinde olup, kanunda bunun istisnalarının ne olduğu da tek tek sayılmıştır. Somut olayda, eldeki uyuşmazlığa konu malın ayıplı olmasından kaynaklanan ayıp sebebiyle bedelde indirim ve tazminat talepli davaların ise 6502 sayılı Yasa'nın 73/A maddesinde sayılan arabuluculuğa başvurmaktan muaf tutulan istisnalar kapsamında bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, ikinci el aracın ayıplı çıktığı iddiasına dayalı ayıp sebebiyle bedelde indirim ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, Yargıtay 13. HD'nin 11/06/2014 gün ve 2014/4307 E.-2014/18685 K. sayılı kararında ve diğer yerleşik uygulamalarında özetle, "...dava konusu olayda ise, satın alınan aracın ayıplı çıkması nedeniyle, davacının kişisel haklarının zarara uğradığı kabul edilemeyeceğinden, manevi tazminatın koşulları bulunmamaktadır. Mahkemece aksine düşüncelerle, davacının ayıplı araç nedeniyle büyük bir üzüntü duyduğundan bahisle, koşulları oluşmadığı halde yazılı şekilde manevi tazminata hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir..." denilmiştir....
Birleşen ....ATM ... esas sayılı davada ise; davacı vekilinin malın ayıplı çıkması nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu, 18.12.2023 tarihli bedel artırım dilekçesi ile bedelde indirim talebini 50.150,00-TL'ye yükselttiği ve bilirkişi incelemesi sonucu tespit edilen ayıplı işler tutarının asıl davada davacı alacağından mahsup edilmesi gerektiği dikkate alınarak davacının bedelde indirim talebi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına öte yandan davacının diğer tazminat kalemleri yönünden davasının somut delillerle ispatlanamamış olduğu değerlendirilmiş olmakla bu talepleri yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece, satın alma sürecinde ehil teknik serviste aracın test ve muayene edildikten sonra aracın teslim alındığı, teknik servisçe tespit edilen arızalar nedeniyle bedelde indirim yapıldığı, davalının aracı arızalarıyla birlikte kabul ettiği dolayısıyla sözleşme yapıldıktan sonra belirlenemeyen bir nedenden dolayı araçta yangın çıkması nedeniyle sözleşmenin feshedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de alınan bilirkişi raporlarıyla, aracın tamamen yanmış olması nedeniyle yangının sebebi kesin olarak belirlenememekle birlikte, servis tarafından tespit edilen arızaların aracın yanmasına sebep olacak nitelikte olmadığı, araçta kundaklama izinin de bulunmadığı, yangın sebebinin araçta bulunan ancak, servis tarafından tespit edilmeyen bir başka ayıptan kaynaklandığının bildirilmesi, aracın teslim alındığı gün yanması karşısında araçta servis tarafından belirlenen arızalardan başka gizli ayıp olduğunun kabulü gerekir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava; ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıp oranında indirim bedeli istemlidir....