Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesine göre tanınan seçimlik hakların terditli olarak ileri sürülmesi mümkün olmamakla birlikte misli ile değişim mümkün olmaz ise ayıp oranında indirim hakkının kanunun açık düzenlenmesinden kaynaklı olarak ileri sürülebileceği, zira madde ile açıkca ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

K A R A R Davacı, 27.06.2013 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını bu aracın yaklaşık yirmi gün sonra boya koruma yapılması için davalı şirkete götürüldüğünü ve işlem sonrası tesliminde aracın iki farklı yerinde leke olduğunun farkedildiğini, davalı şirket yetkililerince bu lekelerin kuş pisliğinden kaynaklandığı gerekçesiyle sorumluluk üstlenilmediğini, dava konusu aracın bu haliyle gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, aracın ayıpsız misli ile değişimine ya da sözleşmenin iptali ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı dava konusu aracın ayıplı olmadığı gerekçesiyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    indirimine karar verilmesi gerektiğini, 7- Söz konusu ayıbın varlığı kabul edilse dahi, küçük bir müdahale ile giderilebilecek olması sebebi ile bu durum bedel indirimi gerektirecek bir ayıp olarak kabul edilmeliyken, üstelik ayıbın varlığı aracın kullanılması ve aracın kullanılmasından beklenen faydayı etkilememekte ve aracın değerinde bir kayıp yaratmamaktayken, yerel mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu talebin kabulünün davacının dava yolunu bir sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanması sonucunu doğurduğunu, bilirkişi ek raporunda araçta oluşan değer kaybının 6.488,80 TL olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen mahkemece aracın misli ile değişimi yönünde karar kurulmasının hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, ilk derece yargılaması sonucu kurulan hükmün istinaf yolu ile incelenerek bozularak reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    indirimine karar verilmesi gerektiğini, 7- Söz konusu ayıbın varlığı kabul edilse dahi, küçük bir müdahale ile giderilebilecek olması sebebi ile bu durum bedel indirimi gerektirecek bir ayıp olarak kabul edilmeliyken, üstelik ayıbın varlığı aracın kullanılması ve aracın kullanılmasından beklenen faydayı etkilememekte ve aracın değerinde bir kayıp yaratmamaktayken, yerel mahkeme tarafından aracın misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, söz konusu talebin kabulünün davacının dava yolunu bir sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanması sonucunu doğurduğunu, bilirkişi ek raporunda araçta oluşan değer kaybının 6.488,80 TL olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen mahkemece aracın misli ile değişimi yönünde karar kurulmasının hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu belirterek, ilk derece yargılaması sonucu kurulan hükmün istinaf yolu ile incelenerek bozularak reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Tüm dosya kapsamına göre, takibe dayanak ilamda ayıplı aracın ayıpsız misli ile birlikte ifa kuralı gereğince aynı anda yapılmasına karar verildiği, davacı tarafından ilama uygun olarak ayıplı araç ile ayıpsız misli araç değişiminin aynı anda yapılmasına ve teslimine ilişkin takip talebinde bulunduğu, icra emrinin de takip talebine uygun olarak düzenlendiği, takibin ilama uygun olarak düzenlenmiş olması nedeni ile bu aşamadan sonra aracın teslim edilmemesinin ancak paranın teslim edilmesi sırasında ileri sürülebileceği, paranın teslimi aşamasında birlikte ifa kuralının geçerli olduğu ve ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....

      Dava, davacının davalıdan satın aldığı... şasi No’lu DAD ... motor No’lu...1.5 TSI ACT ... model aracın ayıplı olması nedeni ile aracın misliyle değiştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde değer kaybı tazminatı talepleri ile terditli dava şeklinde açılmıştır....

        Otomotiv A.Ş. tarafından düzenlendiği anlaşılan 11.06.2008 tarihli belgeye göre aracın yenisi ile değiştirilmesinin kabul edildiği anlaşılmaktadır. Davacı dava dilekçesinde ise terditli olarak aracın satış bedelinin faiziyle birlikte tahsilini, bunun mümkün olmaması halinde aracın misli ile değiştirilmesini talep etmiş ayrıca araca taktırdığı tente bedelinin ve ticari aracın çalışmamasından dolayı doğduğunu iddia ettiği tazminat miktarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece öncelikle aracın misli ile değiştirilmesi yönündeki davacı talebi değerlendirilmeden araç bedelinin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. O halde mahkemece yapılacak iş B.K.nun 202.maddesi gereğince aracın misli ile değiştirilmesi talebinin değerlendirilmesi, ayrıca aracın kullanılmaması nedeniyle talep edilen tazminat isteminin yerinde olup olmadığının saptanması davacının tazminat talep edebileceğinin saptanması halinde tazminat miktarının belirlenmesinden ibarettir....

          Davamızda davacı seçimlik hakkını aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi yönünde kullanmıştır. Davacının süresinde yaptığı ayıp ihbarı ve aracın açıkça ayıplı olması karşısında arıcın yenisiyle değiştirilmesi talebinin yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Davalı tarafın aracın davacının onayı alınamadığından zamanında tamirinin yapılamadığı savunmasına gelince ;davalı tarafından düzenlenen Garanti Belgesinde aracın arızalarının belirlenen garanti süresi içinde giderileceğinin taahhüt edilmesi ,davalının aracın satıcısı yanında servis hizmetini de yürütmesi karşısında ,aracın ayıplarından sorumludur. Dolaysıyla alıcının onayına gerek olmadan ayıpları gidermekle yükümlüdür. Davalının bu yükümlülüğünden kurtulmak amacıyla davacının onay vermediğini ileri sürmesi doğru bulunmamıştır. Kaldı ki davacı aracın ayıbını fark ettiğinde aracı yine davalıya ait servise getirmiştir....

            sureti ile devam ettirdiğini, araç kiralama bedeli, çekici masrafı ve konaklama ücreti talep ettiğini, aracın birçok parçasının değiştirilmesi ve bu durumun süreklilik arz etmesi nedeniyle araç orijinal halini kaybettiğini, müvekkili araca duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle araçtan beklediği yararı da göremediğini, aracın davalılar tarafından iade alınmasını istediğini belirterek dava konusu ... plakalı, ... marka , C200 D-2016 model aracın davalı şirketler tarafından iade alınarak ayıpsız misli ile değiştirilmesini, talep artırım dilekçesi ile artırmak ve eksik harcı ikmal etmek, fazlaya ilişkin dava/talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 117.520,00 TL'den aşağı olmamak kaydı ile aracın güncel satış bedelinin ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, eksik harcı ikmal etmek, fazlaya ilişkin dava/talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik; 20.000 TL Munzam zarar talebinin ticari avans faizi ile birlikte davalılardan...

              Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır. (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli..." şeklinde tüketicinin ayıplı karşısındaki seçimlik haklarını düzenlemiştir....

              UYAP Entegrasyonu