Noterliği'nin 09.07.2010 tarihli ihtarname keşide edildiğini ancak, yasal 60 günlük süre içinde kira borcunun ödenmediğini, sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin 25. maddesi gereği sözleşmenin feshi halinde davalı-kiracının malın iadesi ile yükümlü olduğunu ileri sürerek finansal kiralama sözleşmelerine konu malın aynen iadesini, bu mümkün olmadığı takdirde dava tarihindeki değerinin sözleşmede belirtilen temerrüt faizi oranından hesaplanacak temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava tarihinden sonra malın davacıya teslim edildiğini, dolayısıyla davanın konusuz kaldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
ödenen 8.109,00 euro bedelin iadesi ile sözleşmenin feshi talep edilmiş, mahkemece davalı tarafından teslim edilen cihazın sipariş sözleşmesine uygun olduğundan davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, davacının satın aldığı.... model aracın sol arka çamurluğunda boya kusuru bulunmasının üretim kaynaklı bir gizli ayıp mahiyetinde olduğu, her ne kadar davada araç bedelinin tamamı talep edilmiş ise de aracın 15.797 Km ye ulaşmış olması ve tespit edilen kusurun katlanılamayacak seviyede olmaması sebebi ile sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin hakkaniyete aykırı olacağı için çoğun içinde az da vardır kuralı gereği bedel iadesinin talep edilmesi halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-Dava, Tüketici Kanunu’na dayanan satım sözleşmesine konu malın ayıplı çıkmasından kaynaklı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkin...
, 14. yaz dönemine karşılık toplamda 10.000,00 TL bedel ödemeyi borçlandığını, sözleşmenin tanzim edildiğini tarihinden bu yana ekte sunacağımız ödeme planında görüleceği üzere taksitler halinde müvekkilce bedel ödendiğini, davalı, sözleşmede taahhüt ettiği gibi daireyi teslim etmediğini, davalı şirket, müvekkilime tapu teslim etmediğini, sözleşmede öngörülen bedeller ödenmesine rağmen müvekkilinin halen tapu alamadığını, ayrıca davalı sözleşmenin içeriğinde yer alan "tesis içerisinde yer alan sosyal donatılar" başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiğini, davalı şirketin devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, davalının, sözleşmeden kaynaklanan asli borcu olan devir edimi gerçekleşmediğinden, aynı zamanda sözleşmeden kaynaklanan diğer üstlenilen edimlerin de eksik veya zamanında yerine getirilmediğinden sözleşmenin devamı müvekkilden beklenemeyecek hal aldığını, Müvekkilinin yaptığı görüşmelerde sözleşmenin ifa edileceği umudu içerisinde beklediğini, yaklaşık 10 yıllık geçen süre sözleşmenin...
, tarafların geçersiz sözleşme nedeniyle aldıklarını iade etmekle yükümlü oldukları, sözleşmenin feshi ve sözleşme bedelinin taleple bağlı kalınarak (HMK 26) faizsiz iadesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SÖZLEŞMENİN UYARLANMASI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava paydaşlar arasında taşınmaz malin taksimi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,20.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
BORÇLAR KANUNU [ Madde 44 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından İstenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü: Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle ödenenin iadesi ve zararın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmıştır. Davalı kusuru bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, peşin ödemenin tahsiline, dava tarihinde oluşmadığı anlaşılan zarar İsteminin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 06.01.2004 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Bu sözleşmede davacı işveren, davalı taşerondur. Davacı işveren 20.12.2004 tarihli ihtarla, taşeronun edimlerini yerine getirmediğini belirterek sözleşmeyi feshetmiştir....
gibi bir durum olmadığını, bu güne kadar tesise gelipte konaklamak istediğini söyleyen ve konaklayamayan bir üyenin olmadığını, taşınmazın tamamlandığını ve faaliyette olduğunu, sözleşmenin öngördüğü tüm şartları taşımakta olduğunu, davacının, konaklama yapmadığı için, sözleşmeden her zaman cayabileceğinin kabulü, hukuka aykırı olacağını, yukarıda arz ve izah olunan nedenler ve resen nazara alınacak nedenlerle, yerel mahkeme tarafından verilen hükmün kaldırılmasını, haksız davanın usulden ve esastan reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi, bedel iadesine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2021/29 ESAS - 2021/372 KARAR DAVA KONUSU : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN DEĞER KAYBI VE ONARIM BEDELİNİN TAHSİLİ KARAR : Denizli 7....
Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde; Mahkemece, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Olayımız yönünden yapılan değerlendirmede ise aracın 2009 yılında satışının yapıldığı, dava tarihine kadar yaklaşık 2 yıl boyunca kullanıldığı dikkate alındığında sözleşmenin feshi ve aracın bedeline hükmedilmesinin TMK 2. maddesindeki hakkaniyet ilkesine aykırı olacağı açıktır. Dairemizin kural olarak uygulaması ayıplı değer ile ayıpsız değer arasındaki farka hükmetmek ise de davacı dava dilekçesinde aracını takasa vermek istediğini açıkladığına göre araçta bulunduğu belirtilen gizli ayıbın 2.el bedelini ne kadar etkileyeceği saptanıp ayıpsız 2.el bedeli ile arasındaki farka hükmedilmesi gerekir....