sonra iki kere ek bilirkişi raporunu aldıran mahkemece ıslah yapılamayacağına neticeten karar vererek usul ekonomisine aykırı davrandığını, ayıp oranında bedelden indirimin de hatalı olarak çıkarıldığı, müvekkilince yapılan masraf kalemlerinin ısrarla hatalı olarak indirim miktarından düşüldüğünü, aracın değişen parçaları ayıplı kısımlarının da bedelde indirim miktarına yükseltecek nitelikte olmasına rağmen bu konuda itiraz ve taleplerine rağmen bilirkişiden rapor alınmadığı gerekçeleriyle ıslah doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına istemiştir....
Bu durumda; objektif iyi niyet kuralları ve hakkın kötüye kullanılması yasağı hükümleri doğrultusunda davacı tüketicinin misliyle değişim talep etmesinin objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, hakkın kötüye kullanılması kapsamında olduğu, 6502 sayılı yasanın 11.maddesi gereğince davacının seçimlik hakkının misliyle değiştirilmesi olarak kullanamayacağı, ancak bedelden indirim yapılması gerektiği kanaatine varılmakla, ilk derece mahkemesinin davanın reddi yönündeki usul ve yasaya aykırı kararına karşı davacı tarafın istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK'nin 353/1- b.2 maddesi gereğince davacının davasının kısmen kabulüne, davacının satın aldığı araçtaki bedelden indirim yapılmasına, araçta meydana gelen çizik nedeniyle hesaplanan 550,00 TL tamirat gideri ve 2.000,00 TL değer azalması olmak üzere hesap edilen toplam 2.550,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı T3 den tahsiline, davacıya verilmesine...
Bu nedenle davalıya teslim edilen 6 mm'lik bilyelerin imalâtın amacına uygun olup olmadığı, kullanılacağı yerlerde işlemini yerine getirip getiremeyeceği, sertlik derecesinin yeterliliği, bilyelerin kullanılacağı yerler de dikkate alınarak saptanmalı, eserin reddi gerektiğinin anlaşılması halinde davanın reddine, eserin reddi gerekmeyip bedelden tenzilat yapılması yeterli ise tenzilat miktarınca davacı alacağından düşülüp dava sonuçlandırılmalı, %40 icra inkâr tazminatı istemi de buna göre değerlendirilmelidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 06.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yukarıda da belirtildiği gibi, dava ayıplı imalâttan kaynaklanan nakliye masraflarının tahsiline ilişkindir. Ayıplı mal teslim edildiği davalı yanca kabul edilmiştir. BK.'nın 360. maddesi uyarınca imalâtın mukavele şartlarına muhalif olması veya eserin reddini gerektirmeyecek derecede ayıplı bulunması halinde eserin reddi veya bedelden tenzil talep edilebileceği gibi müteahhidin kusurlu bulunması halinde zarar ve ziyan da talep edilmesi mümkündür. Dava konusu olayda eserin ayıplı olması nedeniyle değiştirilen mallar yurtdışına tekrar gönderilmek zorunda kalındığından nakliye ve gümrükleme masrafları da iki kez ödenmiş durumdadır. Bu nedenle davalı sözkonusu masrafları da davacıya ödemekle yükümlüdür. Nevar ki, ayıplı olduğu ileri sürülen mamüller davalıya iade edilmediğinden varsa bunların hurda bedelleri belirlenip davacı alacağından düşülmelidir....
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. Somut olayda; ilk derece mahkemesince ürünler üzerinde bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılmış, uzman bilirkişilerden rapor ve ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti rapor ve ek raporunda, ürünlerin üzerindeki gizli ayıbın ekonomik nitelikte olduğunu, ayıbın birkaç yüz TL'lik masraf ile giderilmesinin mümkün olduğunu tespit etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29/12/2021 NUMARASI : 2017/832 E-2021/874 K DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVANIN KONUSU : Sözleşmeden dönme, bedelden indirim (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 30.04.2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 30.04.2024 Eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmeden dönme, olmadığı taktirde bedelden indirim talepli davada mahkemece verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili özetle; taraflar arasında akdedilen 21.12.2015 tarihli sözleşme gereğince ... sekonder kırıcının müvekkiline teslim edildiğini, ödemelerin 26.03.2016 tarihli ihbarname ile tamamlandığını, bakımları düzenli olarak yapılmasına rağmen birçok kez arıza yaptığını, bildirilmesine rağmen davalının cevap vermediğini, ancak 24.02.2017 tarihinde kırıcının arızası nedeniyle tesisin tamamen durduğunu, tamirat sonucu 03.03.2017 tarihinde aktif hale getirildiğini, davalı ile telefonda görüşüldüğünü...
GEREKÇE A.Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteminin İncelenmesinde 1.Dosya kapsamı ve ilk derece mahkemesinin gerekçesi dikkate alınarak sanık hakkında teşdiden ceza verilmesini gerektiğine yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. 2.5271 sayılı Kanun'un 237 ve devamı maddelerindeki katılma hakkına ilişkin suçtan zarar görme şartının katılan Bakanlık için söz konusu olmadığı ve Devletin kanundan kaynaklanan koruma yükümlülüğünü yerine getirdiği nazara alınarak katılan Bakanlık vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir. B....
indirim yapıldığı, taşınmaza 1983 sonrasında el atıldığından uzlaşmanın dava şartı olmadığı, taşınmaza ilişkin olarak yapılmış usulüne uygun kamulaştırma işlemi bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." 2. Bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK). 3. Yargıtay Dairesince bozulan bir hükmün bozma kararı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir....
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 31/03/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; Taraflar arasında “............” işinin yapılması hususunda imzalanan sözleşmenin müvekkilince ifa edilerek imalatın davalıya teslim edildiğini, davalıya fatura edilen bedelin 10.920,00 TL'lik kısmı ödenmediğinden davalı hakkında Ankara 23. İcra Müdürlüğünün ....../....... sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, en az %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....