Davalı, davanın reddini dilemiştir, Mahkemece, aracın davanın devamı sırasında satılmış olduğundan davacının aktif dava ehliyetinin kalmadığından, davacının davasını ispatlaması halinde dahi hükmün infazının mümkün olamayacağı, ayıp halinde üçüncü kişiye satış halinde ancak zarar bulunması halinde tazminat istenebileceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava konusu Aracın ESP güvenlik sistemli olarak tarafına satıldığı halde bu özelliğinin olmadığını, ayıplı aracın aynı model ve marka yenisi ile değiştirilmesini bu talebinin kabul görmemesi halinde araca ESP güvenlik sisteminin eklenmesi talebi ile eldeki bu davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, kural olarak BK'nun 204. maddesi hükmü gereğince, satılan mal başkasına temlik edilmiş ise alıcı ayıp sebebiyle malın aynı misli ile değiştirilmesini değil ancak, semenin tenzilini isteyebilir....
Öte yandan mahkemece hem değişim hem de bedel indirimine aynı anda karar verilmesi yerinde görülmemiş ise de bu konuda tarafların istinafı olmadığından inceleme konusu yapılmamıştır. Ancak bilindiği üzere misli ile değişim kararı verildiği taktirde tüketicinin elinde bulunan ürünlerin de iadesine karar vermek gerekir. Aksi taktirde sebepsiz zenginleşme gündeme gelir. Mahkemece bir kısım ürünler yönünden değişim kararı verilmesine rağmen eldeki ürünlerin iadesine karar verilmemesi de yerinde görülmemiştir. Yapılan değerlendirme neticesinde, davacının yargılama giderlerine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK'nun 353/1- b-2 hükmü gereğince aşağıdaki şekilde yeniden karar verilmiştir....
Açıklanan bu sebeplerle tüketicinin haklı davacı kabul edilerek ayıplı aracın davalı tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli olan 67.000,00- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK'nun 24. md. gereğince işlem yapılmasına karar verilmiştir ..." şeklindeki gerekçe ile, Davanın kabulü ile, davacı tarafından 05/12/2018 tarihli fatura ile satın alınan Ford Courıer Base Van 2018 model NM0WXXTACWJP23755 motor seri nolu ayıplı aracın davalı tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli olan 67.000,00- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK'nun 24. md. gereğince işlem yapılmasına, dair karar verilmiştir....
Md'sine göre ayıplı ürünün bedeli için sadece satıcıya başvurma imkanı varken ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesine yönelik taleplerin satıcı ile birlikte aracın ithalatçısı ve üreticilerine karşı da kullanılabileceği anlaşılmakla bu talep yerinde görülmemiştir. Davalılardan Çetaş bilirkişi raporuna karşı yapmış olduğu itirazlarda ayıbın niteliğine göre misliyle değişim talebinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de dosya kapsamındaki belgelerden aracın 23/11/2017 tarihinde sıfır km olarak satın alındığı, ekspertiz incelemesinin yapıldığı tarih ile satış tarihi arasında 5 aydan kısa bir süre geçmiş olduğu görülmektedir. Alınan bilirkişi raporundan araçta oluşan boya farklılıklarından kaynaklanan ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu anlaşılmakla satıştan kısa bir süre sonra fark edilen bu ayıp nedeniyle misliyle değişim talebinin hakkaniyete aykırı olmayacağı..." gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür....
KARAR Davacı, dava dışı kişiden 2010 model 2.el bir araç satın aldığını, aracın 03.03.2014 tarihinde trafikte seyir halinde iken, yanmaya başladığını, olay sonrası aracın tamamen yanarak kullanılamaz hale geldiğini, davalı ithalatçı firmanın ayıptan dolayı sorumluluğunun devam ettiğini iddia ile aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın değişim talebi yönünden kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı tarafından satın alınan araçtaki ayıptan kaynaklanmakta olup, davacı davalı ithalatçıdan değişim talep etmiştir. Araç ruhsat kaydına göre hususi araç niteliğinde olup davanın mahiyeti gereği, Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz....
ve dava hakkının saklı kalmak kaydıyla; müvekkilinin satın aldığı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ilk talebi hakkında kabul kararı verilmemesi halinde, taraflar arasındaki satım sözleşmesinden dönerek telefonun dava tarihindeki rayiç bedeline ilişkin HMK 107 gereğince şimdilik 100 TL alacağın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2023/235 E., 2023/792 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıba karşı tekeffül hükümüne dayalı misli ile değişim ve tazminat istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE,01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. Davalı ... Otomotiv Yatırım ve Pazarlama A.Ş. vekili tarafından Daire kararının açık hataya dayalı olarak verildiğinden bahisle düzeltilmesi istenilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir....
Görüleceği üzere yasa koyucu, 11. maddenin birinci fıkrası ile tüketicinin seçimlik haklarını sıralama yoluyla düzenlemiş, bu seçimlik haklardan “ücretsiz onarım” ve “malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi” seçimlik haklarının kullanılması halinde karşı taraf için hakkaniyete aykırı olarak orantısız güçlüklerin ortaya çıkması halini ise tüketici insiyatifinde olan seçim hakkının bir istisnası olarak aynı maddenin üçüncü fıkrasında hüküm altına almıştır. İlk derece mahkemesince yukarıda belirtilen şekilde alınacak bilirkişi raporuna göre davacının seçimlik haklarından misli ile değişim hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve 6502 sayılı yasa 11/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olup olmayacağı üzerinde durulması ve bu konuda gerekli değerlendirmenin de yapılması gerekmektedir....
Noterliği 37034 yevmiye numarası ile gönderilen ihtarname ile aracın onarımı değil ayıpsız misli ile değişimi talep edilmiş olmasına rağmen müvekkiline bu konuda hiçbir dönüş yapılmadığını, araçta üretim hatasından kaynaklanan ayıp mevcut olup giderilmesinin mümkün olmadığını belirterek; ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, bu mümkün olmaz ise araç bedeli olan 108.000- Euro'nun İhtar tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte, ayrıca 25.000 TL manevi tazminatın da dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve İhtarname masrafı 505,28 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....