Davacı iş sahibi icra takibinde ve açtığı itirazın iptâli davasında ödediği bedelin iadesini, yüklenicinin edimini hiç yerine getirmemesi nedeniyle talep ettiğinden, sözleşmeyi feshettiğinin kabulü gerekir. Taraflar arasında geçerli olarak kurulup bağlayıcı olduğu mahkemece de kabul edilen sözleşme nakit bedel karşılığı düzenlendiğinden tek taraflı irade beyanının karşı tarafa ulaştırılmasıyla fesih mümkündür. Davacının ödediği bedeli istemesi ve ödeme emrinin davalıya tebliği ile fesih gerçekleşmiştir. Sözleşmenin feshi halinde tarafların feshin haklılık durumuna göre diğer alacak talebinde bulunmaları mümkün olmakla birlikte kural olarak sözleşmenin feshedildikten sonra taraflar diğer tarafa verdiklerini, ya da gerçekleştirdikleri işlerin bedelini diğer taraftan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edebilirler....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Davacı dava açarken aracın gizli ayıplı olduğu iddiası ile sözleşmeden dönerek bedel iadesi olmadığı taktirde bedel indirimi ve değer kaybı talebinde bulunarak 5.000,00 TL üzerinden harç yatırmış, yargılama sırasında tam ıslah dilekçesi ile misli ile değişim talebinde bulunmuştur. Davacının dava açarken sözleşmenin feshi ile birlikte bedel iadesi talep etmesi nedeniyle aracın satış bedeli üzerinden harcın tamamlattırılması gerekirken harç tamamlanmadığı gibi tam ıslahla misli ile değişim talep edildiği dikkate alınarak yine satım bedeli üzerinden eksik harcın tamamlatılması gerekirken harç tamamlattırılmadan davaya devam edildiği anlaşılmıştır....
Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun tüketici mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...
Bu ilke sözleşmenin imzası, ifası ve feshi aşamalarının hepsinde gözetilmesi gereken ilke olması nedeniyle mahkemece, sözleşmenin davacı aleyhine hükümler içermesine rağmen bu durumu kabul eden tacir davacının sözleşme serbestisi ilkesi ile sözleşme hükmü nazara alındığında tazminat, bedel vb herhangi bir talepte bulunamayacağı belirtilmiştir. Bu gerekçe ilke olarak doğru ise de, imzalanmış sözleşmenin yürütümü sırasında da hukukun genel ilkelerinden olan Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi gereğince de, hak ve borçların kullanımı ve ifasında da iyiniyet kurallarına uyulması gerekmektedir. Bir hakkın sırf başkasını zarara sokacak şekilde kötüye kullanılmasını kanun himaye etmez. Uyuşmazlık konusu sözleşme hükmü bu açıdan değerlendirildiğinde bu sözleşme maddesinin davalıya keyfi olarak nitelendirilebilecek mutlak bir hak bahşetmediğinin kabulü gerekir....
Mahkemece, taraflar arasında 14.01.2008 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, konut tesliminin 30.07.2010 olarak kararlaştırıldığı, konutun tapusunun 29.06.2009 tarihinde davacı adına tescil edilmiş olduğu ve davalılar tarafından 01.06.2012 tarihinde konutun teslime hazır hale geldiğine dair bildirimin davacıya gönderildiği ve 05.06.2012 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacının 06.06.2012 tarihinde davalılara fesih ihtarı çektiği, bu durumda sözleşmenin feshi değil varsa gecikme nedeni ile tazminat veya tapu iptali ile ödenen bedelin talep edilebileceği, davacının bu yönde bir talebi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalılardan satın alınan bağımsız bölümün taahhüt edilen tarihte teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmenin feshi ve satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tesbit-Alacak Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle peşin ödenen paranın iadesi, verilen senetler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti, sözleşmenin feshinden doğan zararın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 26/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Tüketici Mahkemesinin 2016/1347 Esas Sayılı dosyasında; davalı karşı davacının; a)Sözleşmenin feshi nedeniyle toplamda ödenen 93.633,00 TL'nin fesih tarihinden itibaren yasal faizi ile iadesi talebinin;06/02/2018 tarihli ek bilirkişi raporuna göre davalı karşı davacı T3'nin davacı karşı davalı satıcı Sinpaş'a 116.723,36 TL ödediğinin tespiti nedeniyle kabulüne; Her ne kadar bilirkişi hesaplamasına göre davalı karşı davacının 116.726,36 TL toplam ödeme yaptığı tespit edilmiş olsa da davalı karşı davacının talebinin 93.633,00 TL olması nedeniyle ve aşamalarda ıslah talebi bulunmadığından talep doğrultusunda HMK 26.madde gereği sözleşmenin feshi nedeniyle toplamda ödenen 93.633,00 TL'nin fesih tarihinden itibaren yasal faizi ile iadesine, karar verilmiştir. b)Ödenmeyen 72 senet ile icra takibine konulan 5 adet senedin davalı karşı davacıya iadesi talebinin, sözleşmenin feshi nedeniyle satış sözleşmesine göre davalı karşı davacı tarafından davacı karşı davalıya verilen her biri 4.327,00 TL...
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesi nedeniyle eksik ve ayıplı imalâttan kaynaklanan sözleşmenin feshi, bedel iadesi, senet iptâli, manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekili müvekkilinin annesine ait evde tadilatlar yapılması hususunda davalı yüklenici ile anlaştıklarını, yapılan imalâtların sözleşmeye aykırı, ayıplı ve eksik olduğunu, sözleşmenin feshine, ödenen 20.134,00...
Uyuşmazlık Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle sözleşmenin feshi, verilenlerin iadesi ve tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava; tacir olan taraflar arasında imzalanan sözleşmenin haklı nedenlerle feshi nedeniyle davacıya teslim edilmiş malzeme bedelinin tahsili, ekipmanın aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 04.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....