Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 232,05 TL maddi ve 300 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat talebinin dayanağı olan Sakarya 1....

    , manevi tazminat koşulu olarak öngörülen kişilik haklarının zedelenmesi şartının dosya kapsamında gerçekleşmediği, manevi tazminat koşulunun oluşmadığı anlaşılmakla davanın manevi tazminat yönünden reddine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde karar verildiği görülmüştür....

    Nitekim, kaza sonucu ağır yaralanan ve 2 kez ameliyata rağmen iyileşmeyen çocuklarının durumu sebebiyle ruhsal bütünlüğü bozulan anne ve babanın (H.G.K. 26.4.1995 gün ve 1995/11-122, 1995/430) ve haksız eylem sonucu ağır yaralanan ve iktidarsız kalan kocanın karısının manevi tazminat isteyebileceklerine (H.G.K. 23.9.1987 gün ve 1987/9-183 1987/655) ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları aynı esaslara dayanmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 56.maddesi ile bu konu yeniden düzenlenmiş olunup özetle "ağır bedensel zarar yada ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar para ödenmesine karar verilebilineceği"hükmü getirilmiştir....

      ve ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, II-Suça sürüklenen çocuklar hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Suça sürüklenen çocukların telefon direklerindeki kabloyu keserek çalmaya çalıştıkları ve bu sırada kabloya zarar verdiklerinin anlaşılması karşısında; hırsızlığın, kabloların mülkiyetine yönelik olması nedeniyle hırsızlık suçu dışında ayrıca mala zarar vermeden hüküm kurulamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; suça sürüklenen çocukların, telefon kablosuna zarar vermeleri nedeniyle suçun tamamlandığı gözetilmeden yazılı şekilde teşebbüs hükümlerinin uygulanması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-İlk derece mahkemesince davalı kadının düzensiz ve düşük gelir sahibi olduğu gerekçesiyle kadın yararına yoksulluk nafakası takdir edilmiştir. Davalı kadının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine bölge adliye mahkemesince davalı kadın adına kayıtlı 2 taşınmazının olduğu ve ablasının evinde kira vermeden oturduğu gerekçesiyle davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Dosyanın yapılan incelemesinde; davalı kadının üzerine kayıtlı 2 adet taşınmazı olduğu ve ablasının, evinde kira vermeden oturduğu anlaşılmıştır....

          TBK'nın 114/2. maddesine göre haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümlerin kıyas yoluyla sözleşmeye aykırılık hallerine de uygulanacağı hüküm altına alındığı, bu madde delaleti ile TBK'nın 58/1 maddesine göre kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. TBK'nın 58/1 maddesine göre manevi tazminata hükmedilebilmesi için adı geçen maddede yer alan koşulun dava konusu olayda gerçekleşmediği, davacının satın aldığı ürünlerin ayıplı çıkması nedeniyle kişilik haklarının zedelenmesinden bahsedilemeyeceği gerekçesi ile manevi tazminat talepli davanın reddine karar verilmesi gerekirken Mahkemece gerekçe gösterilmeksizin reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Ancak neticeten manevi tazminat talepli davanın reddine karar verildiğinden bu husus kaldırma sebebi yapılmamıştır....

            Tarafların kesinleşen kusur oranı, müteveffanın çok küçük denilebilecek bir yaşta olması, ailenin bebek sayılabilecek çocuklarının kusursuz bir şekilde hayata veda etmesinin acısı bir arada değerlendirildiğinde somut olayımızda manevi tazminatın şartları olan "fiil, haksızlık unsuru, zarar ve illiyet bağı" unsurlarının bir arada bulunduğu, kişilik haklarının ziyadesiyle zedelendiği hususu kuşkusuzdur. Bundan ötürü "Zarar bi-kader'il imkân izale olunur" (Zararlar şartlar el verdiği ölçüde giderilir-Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye) kuralı gereği davacıların manevi tazminat talebinde haklı oldukları kanaatine varılmış, ayrıca tarafların yaşları ve ekonomik durumları, gelinen süreçte paranın alım gücü dikkate alınarak manevi tazminat talepleri hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

              Zarar kavramına ruhsal ve sinirsel yükümlülüğün ihlalinin de girdiği ve yakınların manevi tazminat isteyebileceği doktrin ve Yargıtay kararlarıyla kabul edilmekteydi. (Hukuk Genel Kurulu 26/04/1995 gün, 1995/11 - 122, HGK 23/09/1987 gün, 1987/9-183) nitekim bu yüzden 6098 sayılı TBK'nun 56.maddesiyle bu konu yeniden düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 56. maddesinde bedensel zararlardan doğan manevi tazminat düzenlenmiş ve bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, Hâkimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği, ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde ise zarar görenin veya ölenin yakınlarının da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesini talep edebileceği hüküm altına alınmıştır. Ancak TBK. m. 56/f. 2’de yer alan ağır bedensel zarar ifadesinin hangi tür zararları kapsayacağı ise madde metninden açık bir şekilde anlaşılmamaktadır....

                Kanun koyucu, manevi tazminat davası açılabilecek halleri MK'un 24,25,85,143,126,305, BK'nun 47 ve 49.maddelerinde ayrı ayrı düzenlemiştir. Manevi tazminat hakkı, zarar görenin sosyal, fiziksel ve duygusal kişilik değerlerinin saldırıya uğraması durumunda öngörülen bir tazminat türüdür. Amacı, kişinin hukuka aykırı olan eylemden dolayı bozulan manevi dengesinin eski haline dönüşmesi, kişinin duygusal olarak tatmin edilmesi, zarar vereni bir daha böyle bir eylemde bulunmaktan alıkoymasıdır. Manevi tazminat, kişinin çekmiş olduğu manevi acıları dindirmeyi, hafifletmeyi amaçlar. Manevi tazminatın belirlenmesinde, her olayın kendine özgü özel hal ve şartları değerlendirilmelidir. Olayın oluş şekli, eylemin haksız fiil niteliği taşıyıp taşımadığı, tarafların kusur oranları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın sadaka niteliğinde olamayacağı gibi, davacının zenginleşmesine de sebep olmaması gibi olgular her davada, o davaya özgü olarak değerlendirilmelidir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Dava Tarihi : 13/10/2015 Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 150,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 2.080,00 TL olduğu ve kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından 19.12.2014-20.12.2014 tarihinde 1 gün gözaltında kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 150,00 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle; 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi...

                    UYAP Entegrasyonu