Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu poliçeden dolayı sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda azami 310.000,00 TL ile sınırlı Manevi tazminat sigorta teminatı kapsamında bulunmadığını bu sebeplerde davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 3.000 TL'nin dava tarihi olan ..... gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ..... ve ...... 'den müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat davasına ilişkin fazlaya dair taleplerin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı süresi içerisinde vermiş olduğu istinaf dilekçesi ile; müvekkillerinin söz konusu kazada kusurunun bulunmadığını, kusuru bulunmadığı halde iş göremezlik raporu olmasına rağmen müvekkili lehine maddi tazminat çıkmamasının hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, manevi tazminat tayin ederken kusur durumlarını gözardı edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Öte yandan, davacının taliplerinin bulunduğu dava delikçesinde açıkça ve tereddüte yer vermeyecek biçim geçici işgöremezlikten kaynaklı bir talebinin bulunduğu belirtilmediği, 30.10.2018 tarihli ön inceleme duruşmasında da açıkça kalıcı maluliyetten kaynaklı zararını talep ettiği dikkate alındığında davacı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur. Davacı vekilinin hükmedilen manevi tazminat miktarına yönelik yaptığı istinaf başvurusunun incelenmesinde; 6098 TBK'nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”Aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne yer verilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/363 Esas KARAR NO : 2023/593 DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 25/05/2022 KARAR TARİHİ : 27/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ... şirketinin ... plakalı aracın kasko sigortacısı olduğunu, ... tarihinde gerçekleşen kaza neticesinde müvekkilinin ağır yaralandığını, meydana gelen kazada kusurun karşı tarafta olduğunu, ... TL manevi tazminatın ve 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın ... ......

      Tüketici, bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir." denilerek ayıplı hizmet nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) “Manevi Tazminat” başlıklı 56. maddesinde: “ Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ”şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Görüldüğü üzere, TBK'nin 56. maddesi gereğince bedensel bütünlüğün zedelenmesi halinde zarar gören kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Manevi tazminat isteminin temelinde, davalının haksız eylemi yatmaktadır....

      ten alınarak müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dair karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddi gerekmiştir. 2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT'nin 10/4. maddesinde "Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." düzenlenmesine yer verildiğinden mahkemece davacının kabul edilen maddi- manevi tazminat talepleri yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti belirlenmesi gerekmektedir....

        Bir kimsenin manevi tazminat ödemeye hükmedilebilmesi için şu şartların oluşması gerekmektedir: a)Bir kimsenin kişilik hakkına hukuka aykırı bir tecavüz yapılmalıdır, b)Bir manevi zarar bulunmalıdır, c)Fiil ile zarar arasında illiyet bağı bulunmalıdır, d)Davalının sorumlu ( kusurlu ) olmasını gerektiren veya kusursuz sorumluluğunu gerektiren bir hali bulunmalıdır. ( Yargıtay'ın 22/06/1966 tarihli ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Her ne kadar davacı taraf davalıdan manevi tazminat adı altında talepte bulunmakta ise de; kişilik haklarına saldırı yapıldığı ve bu saldırının hukuka aykırı olduğu noktasında somut ve denetlenebilir bir delil sunmadığı, bahse konu ettiği dosyalardaki taraf ve sonuçlarının dava ile ilgisinin kurulamadığı, davacının ailevi bir takım sorunlardan kaynaklı olarak işbu davayı açtığı, soyut ve genel anlatımdan öteye gitmeyen, somutlaştırılamamış davanın dinlenilme olanağının bulunmaması nedeniyle davanın reddine..." karar verilmiştir....

        Sigorta'ya başvurusunun olmadığını, manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, davanın reddini talep etmiştir. Davalı ... Sigorta cevap dilekçesinde manevi sigortadan sorumlu olmadığını, maddi sigortadan sigorta limiti ile sorumluluğunun bulunduğunu, faize dava tarihinden itibaren başvurulabileceğini, 6111 Sayılı Yasa gereği tedavi giderlerinin SGK'ya ait olduğunu, davanın reddini talep etmiştir. Davacı 23/06/2020 tarihli duruşmada tasfiye edilen davalı ... Şti ile ilgili İHYA DAVASI açmayacağını bildirmiştir. Bu durumda bu davalıya yönelik açılan davada dava şartı yerine getirilmediğinden bu davalıya yönelik davanın usulden reddine karar verilmiştir. Dava konusu trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davacı 5.000,00 TL maddi tazminat davasının 3.000,00 TL'sinin çalışılmayan günlere ilişkin zarar 2.000,00 TL'sinin ise tedavi masrafları olduğunu, 19/04/2016 tarihli beyanı ile açıklamıştır....

          Davacı vekili dosyaya sunduğu 05.10.2016 tarihli dilekçe ve 07.10.2021 tarihli celse de maddi tazminat talebinden feragat ettiklerini, bu sebeple maddi tazminat davasının reddine karar verilmesini talep ettiğinden, maddi tazminat talebi yönünden tüm davalılar açısından davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Manevi tazminat açısından ise; 6098 sayılı TBK'nun 56. maddesi (818 sayılı BK. 47. md.) hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir....

            Asıl dava, hırsızlık eyleminden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat, karşı dava ise haksız şikayet nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davada, davalı ... yönünden maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine, karşı davada ise, maddi ve manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı-karşı davalı vekili; davalıların müvekkiline ait çilek ürününü alıp götürdüklerini, rızası dışında satıp parasını aldıklarını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Nitelikli hırsızlığa teşebbüs, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını ihlal HÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz isteminin incelenmesinde; 14/04/2011 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000 TL'ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1000 TL adli para cezasına ilişkin hükmün cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince sanık müdafiinin temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II-Sanık hakkında müşteki ...’a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının...

                UYAP Entegrasyonu