Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mal rejimi TMK’nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Temyize konu dava 14.12.2011 tarihinde açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda mal rejiminin tasfiyesi davaları için her hangi bir zamanaşımı süresi düzenlemesi getirilmemiştir. Bu gibi durumlarda TMK’nun 5.maddesi yollamasıyla 6098 sayılı TBK uygulanmalıdır. Zira TBK'nun 646.maddesine göre Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir.Buna göre, TBK'nun 146. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresi mal rejiminin tasfiyesi davalarında da uygulanmalıdır. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun (17.04.2013 tarih ve 2013/8-375 E. 2013/520 .... sayılı kararı) ve dairemizin uygulaması da bu yöndedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak isteğine ilişkin asıl ve karşı davanın reddine dair ...19.10.2012 gün ve 845/1170 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı-karşı davalı ... vekili tarafından mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak ve ziynet eşyası bedeli davalı-karşı davacı ... vekili tarafından katkı payı alacağı isteğine ilişkin olarak açılan davaların yapılan yargılaması sonunda, asıl ve karşı davaların reddine karar verilmiştir. Hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni" Davaya konu uyuşmazlık, mal tasfiyesi ve katkı payı alacağına ilişkin olup verilen kararın temyizen incelenmesi görevi 8. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, ev eşyası konusunda talep olmadığından karar verilmesine yer olmadığına, taşınmazlar yönünden mal ortaklığı sözleşmesi gereğince malların tasfiyesi ile aile konutu olan 2643 ada 2 parselde 7 nolu bağımsız bölümün tamamının, 2643 ada 1 parselde 4 ve 7 nolu bağımsız bölüm ile 2643 ada 2 parselde 3 nolu bağımsız bölümün 1/2'sinin davacı adına tesciline karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından esas, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2015/19691 Esas, 2016/1703 Karar sayılı bozma ilamında, davanın, mal ortaklığı sözleşmesinin tasfiyesi isteğine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazların tamamının 743 sayılı TKM dönemindeki yasal mal rejimi olan mal ayrılığı rejimi döneminde edinildiğinin kabulü gerektiği, mal ayrılığı rejiminde ise, mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkı niteliğinde katkı payı alacağı niteliğinde olduğu, davacının ayni hak niteliğinde açtığı davanın reddine karar...

          Davacının ikinci talebi ise mal rejiminin tasfiyesine ilişkindir. Mahkemece davacının mal rejimi talebine ilişkin tarafların delilleri toplanmadan, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi de doğru görülmediğinden, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece yapılacak iş; davacının tapu iptali ve tescil talebinin dosyadan tefriki ile bu talep konusunda görevsizlik kararı vermek, mal rejiminin tasfiyesi talebinin ise tarafların gösterdikleri deliller toplanarak hasıl olacak sonuca göre karar vermekten ibaret olmalıdır....

          İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava konusu taşınmazın 26/10/2011 tarihinde davalı kadın adına kayıtlandığı ,evlilik birliği içerisinde edinildiği ,taraflar arasında başka bir mal rejimi seçilmediği için edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu anlaşılmıştır. Davacı taraf mal rejiminin tasfiyesi dolayısıyla tapu iptal tescil olmadığı takdirde bedele hükmedilmesini talep etmiştir. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 tarihli ve 8/7 YİBK). Başka bir anlatım ile mal rejimi tasfiye davaları alacaklı eşe mülkiyeti talep etme hakkı vermez. Tarafların 1991 yılında evlendikleri ,Karasu 1....

          Bilindiği üzere, 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 15. maddesinde, feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılacağı belirtilerek tasfiye hususunda dernek genel kurulu tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının mahkeme kararıyla tasfiye edileceği hükme bağlanmış; derneklerin tasfiyesinin nasıl yapılacağı ise Dernekler Yönetmeliğinde ayrıntılı olarak düzenlenmiş olup Yönetmelik'in 89. maddesinde, genel kurul kararı ile feshedilen veya kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi, tüzüğünde gösterilen esaslara göre yapılacağı, derneğin mahkeme kararı ile feshedilmesi halinde, derneğin bütün para, mal ve hakları, mahkeme kararıyla bulunduğu ildeki amacına en yakın ve kapatıldığı tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredileceği, bu derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesinin...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle doğan alacak istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 8. hukuk dairesine gönderilmesine, 02.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"..... ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair .......verilen 16.10.2012 gün ve 181/628 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak isteğine ilişkin olarak görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nun 178. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi kaçırıldıktan sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Davacının boşanma dava dosyasındaki beyanları, boşanmanın ferisi niteliğindeki nafaka ve maddi ve manevi tazminat ile ev eşyalarına yönelik olup, mal rejiminin tasfiyesi ve dava konusu 11 nolu bağımsız bölüme ilişkin bir açıklama ve istek bulunmamaktadır. Mal rejiminin tasfiyesi davası boşanma davasının eki niteliğindeki davalardan değildir. O halde Mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak tartışılması ve tüm deliller değerlendirildikten sonra talebin esası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                UYAP Entegrasyonu