"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Eşya ve Ziynet Alacağı - Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, velayet ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.03.2012 (Prş)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası, eşya alacağı ve mal rejimi tasfiyesi talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.10.2013 (Salı)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.15.06.2015(Pzt.)...
Davacı vekili dava dilekçesinde, ayrıca tarafların evlilik birliği içinde edindikleri (mahkemeden tespit ettirilen) eşya, para ve altınlar ile 11 nolu bağımsız bölümden elde edildiği bildirilen kira gelirleri hakkında da mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunduğu halde Mahkeme tarafından bu talepler yönünden olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması HMK'nin 297/2. maddesine aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” gereğine işaret edilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu, davacının 14965 ada 11 nolu bağımsız bölümden kira alacağının reddine, davacının eşya alacağı talebinin kabulü ile raporda belirtilen 18.380 TL'nin ve ek raporda belirtilen 900 TL'nin davalıdan tahsiline, davacıya ait kitapların davacıya iadesine, altın alacakları taleplerinden vazgeçtiklerinden feragat nedeniyle talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi'nin 02/03/2016 tarihli 2016/2869 esas sayılı ilamı) Somut olay incelendiğinde; davacı tarafın ziynet ve ev eşyasının iadesine ilişkin talepte bulunduğu, talep ettiği eşyanın bir kısmının evlilikten sonra alınmış eşya olduğunun beyan edildiği, bu haliyle talebin mal rejiminin tasfiyesi talebini de içerdiği, taraflar arasında Kelkit Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2021/62 esas sayılı dava dosyasında boşanma davasının derdest olduğu, yukarıda alıntısı yapılan Yargıtay ilamında da işaret edildiği üzere, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, yetkiyi düzenleyen 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 214/2. maddesi hükmüne göre, eşler veya mirasçılar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, boşanmaya, evliliğin iptaline veya hâkim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda, bu davalarda yetkili olan mahkemenin yetkili olduğu, buna göre, mal rejiminin tasfiyesi davalarında yetkinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi ... ile... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi, eşya iadesi ve alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair... Aile Mahkemesi'nden verilen 27.12.2011 gün ve 842/925 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanmadan Sonra Açılan Maddi ve Manevi Tazminat- Mal Rejiminin Tasfiyesi-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 19.03.2013 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Davalı-karşı davacının bu talebi mal rejiminin tasfiyesi niteliğindedir. Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden, mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m. 225). Bu hükme göre, boşanma kararı kesinleşmedikçe tasfiye talebi incelenemez. Boşanma hükmü kesinleşmediğine göre, tasfiyeye ilişkin bu talebin boşanma davasından tefrik edilmesi, boşanmanın kesinleşmesinin beklenmesi ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu hususun nazara alınmayarak yazılı gerekçe ile talebin kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi, Eşya Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğinde bulunmuş, ayrıca dava dilekçesinde bahsi geçen ev eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bedellerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddine savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki eşya iadesine ilişkin davada ... 5. Asliye Hukuk ve 2. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 27.08.2003 günlü dilekçesinde çeyiz ve ziynet eşya bedelini talep etmektedir. T.M.Y.’nın 226. maddesinde “her eş, diğer eşte bulunan mallarını geri alır.” T.M.Y.’nın 227. maddesinde “eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık olmaksızın katkıda bulunmuşsa tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiyesi sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıcındaki değeri esas alınır.”...