Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Tüm dava dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar anlaşmalı olarak ... ... 4. Aile Mahkemesi'nin 2015/108 E., 2015/79 K. sayılı kararı ile boşandıkları, boşanma dosyasındaki protokolün 2. Bendinde "NAFAKA VE TAZMİNAT HUSUSU: ... olarak davacı ... davalı ... ...'a 30.000 TL ödeme yapacak...", 4. bendinde 'EŞYALAR HUSUSU: Taraflar özel ev eşyaları konusunda anlaşmışlardır....

    Dosyada bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden önce verilmiş ve Yargıtay temyiz denetiminden geçmiş ziynet eşyasının aynen, mümkün olmaması halinde bedelinin iadesi ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan herhangi bir karar mevcut olmayıp bu taleplere ilişkin davanın, boşanma dava dosyasından 04.06.2015 tarihinde tefrik edildiği ve hükmün 06.07.2021 tarihinde verildiği dikkate alındığında kanun yolu inceleme görevi bölge adliye mahkemelerine ait olmakla dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesi için ilk derece mahkemesine İADESİNE, oy birliğiyle karar verildi. 06.06.2022 (Pzt.)...

      Dosyadaki bilgi ve belgeler ile karar düzeltme dilekçesinin incelenmesi sonunda; Hemen burada, “mal rejiminin sona erme anı' üzerinde durulmasında fayda bulunmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle alacak davalarının görülebilirlik ön koşuludur....

        İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, ölüm nedeniyle sona ermiş evlilikte ölen eşin mirasçısı tarafından açılmış mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 4787 sayılı Aile Mahkemeleri'nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 5133 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere Aile Hukuku'ndan (TMK'nun m. 118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesi'nde bakılacağını hükme bağlamıştır. Yukarıda açıklandığı gibi; uyuşmazlık mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davası niteliğinde olup; görevli mahkeme Aile mahkemesidir. Durum böyle iken mahkemece hatalı sonucu davanın ortaklığın giderilmesi davası olarak kabul edilip, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olmuş; hükmün bozulması gerekmiştir....

          Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/218 esas sayılı ve Serik Aile Mahkemesinin 2020/79 esas sayılı dava dosyalarının incelenmesinde; davacı kadının boşanma ve fer'ileri talebi yanında 2 taşınmaz ve 3 adet araç için mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak talebinde bulunduğu, yargılama sırasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının boşanma davasından tefrik edildiği, 16.09.2020 tarihinde ise Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 17.07.2020 tarih ve 702 sayılı kararı uyarınca Serik ilçesinde Aile Mahkemesi'nin faaliyete geçirilmesi sonucu taraflar arasındaki dava dosyasının Serik Aile Mahkemesine aktarılarak 2020/79 esas numarası aldığı, yargılamaya bu esas üzerinden devam edildiği, ne var ki boşanma dava dosyasından tefrik edilen mal rejiminden kaynaklanan alacak davasına ilişkin dosyanın oluşturulmadığı, yeni bir esas almadığı anlaşılmaktadır. Derdestlik bir dava şartı olup, hakim tarafından re'sen gözetilir (HMK m. 114/1- 1, 115)....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mal Rejiminin Tasfiyesinden Doğan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm münhasıran mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacak istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 26.01.2009 tarih ve 1 sayılı kararının 3. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.05.10.2010 (Salı)...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak KARAR Davacı vekili tarafından mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak isteğine ilişkin davada yapılan yargılama neticesinde, ... 6. Aile Mahkemesinin 22.02.2018 gün 2017/1031 Esas 2018/192 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... ... Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nce istinaf başvurusunun kabulüyle kararın esası incelenmeksizin kaldırılmasına, eksiklikler giderilerek bir karar verilmek üzere dosyanın HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca ... 6.Aile Mahkemesine iadesine, davacının diğer istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair kesin karar verilmiştir. ......

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Ölüme Bağlı Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı istemine ilişkindir. Somut olayda, davaya konu 2608 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazın evlilik birliği içinde 08.03.1989 tarihinde davalı sağ kalan eş adına tescil edildiği,davalının cevap dilekçesinde muris eşinin dava konusu yer üzerindeki binayı yaptığını, bina yapılırken davalının kardeşleri ve akrabalarının da yardım ettiğini beyan ettiği, murisin ölmeden önce şoförlük yaparak gelir elde ettiği, mahkemece davacının tanık beyanlarına göre murisin katkısı olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 24.10.2022 tarihli ve 2022/7642 Esas, 2022/8438 Karar sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

                  Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutunakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davada katkıya dayalı mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenilmiş olup, bunun dışında herhangi bir alacak istenmediğine, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan davalarda eşler lehine alacak hakkı doğmakta olup, ayın (mülkiyet) istenemeyeceğine, ancak, zamanaşımı süresi içerisinde alacak istenebileceğine göre davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

                    UYAP Entegrasyonu