WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir( TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 8129 parsel sayılı taşınmazın 22/310 hissesi, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 22.03.2001 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 s.lı TMK 179 m). Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hâkime aittir (6100 s.lı HMK 33 m)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4,00 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 14.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM mad.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu 229 ada 4 parselde kayıtlı arsa vasıflı taşınmaz, eşler arasında mal ayrılığının rejiminin geçerli olduğu 31.05.1996 tarihinde Belediyeden satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiş, 27.09.1991 tarihli kadastro tespitinde, davaya konu arsa Belediye adına tespit görmüş, tespit tutanağına ve akabinde tapu kaydına, arsa üzerindeki ev ve ahırın 1985 yılında davalı erkek tarafından yapıldığı şerh düşülmüştür. Davacı kadın halı dokuyarak, el işi yaparak katkıda bulunduğunu iddia etmiştir....

        Davacı Münevver vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; az yukarıda açıklandığı gibi, sağ eşinin mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı terekeye ait ödenmesi gereken borçtur. Buna göre; öncelikle terekeye ait bu borcun sağ eşe ödenmesi, daha sonra kalan miktar üzerinden yine sağ eşin TMK'nın 499. maddesine göre oluşan miras payının belirlenerek hem mal rejiminin tasfiyesinden, hem de miras payından kaynaklanan alacak miktarlarının toplamı belirlenerek davacının isteği hakkında bir karar verilmesi gerekirken; davacının miras hakkı gözardı edilerek, sadece davacı sağ eşin katılma alacağının gözönünde bulundurulup yazılı miktara hükmedilmesi doğru görülmemiştir....

          Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde davacı tarafın dava dilekçesinde 2177 ada 84 parselde 1 nolu bağımsız bölüm yönünden taşınmazın bedelinin tamamının kişisel malları ile karşılandığı belirtilerek bedelinin tamamının davalıdan tahsilini talep ettiği, tapu iptal ve tescil talebi olmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, talep alacak isteğine ilişkin olmasına rağmen talep dışında bağıştan rücu şartlarının oluştuğundan tapu iptal ve tescil kararı verilmesi hatalı olmuştur (HMK mad. 26). O halde, Mahkemece, davanın, iddianın ileri sürülüş şekline göre, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olduğu gözetilerek, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delillerinin toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. 3. Davacı vekilinin altınlara yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; Yemin; bir tarafın mahkeme önünde belirli bir vakıanın doğruluğu konusunda yasanın öngördüğü şekilde yaptığı beyandır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil Veya Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 20.11.2018 tarihli ve 2016/18926 Esas, 2018/18929 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesinden verilen 03.03.2010 gün ve 912/185 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, bu tür davalarda fedakarlığın denkleştirmesi ve hakkaniyet ilkeleri de göz önünde tutulması gerektiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 222,75 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 668,85 TL’nin temyiz edenden alınmasına 18.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur....

                  İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı tapu iptal ve tescil isteği ve alacak isteğine ilişkindir. Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 gün 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK'nun m. 227/1, 231, 236/1). TMK'nun 239/1. fıkrasında; "katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3. madde de ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanuni düzenlemelerden de anlaşılacağı gibi, borcun ayın olarak ödenmesi borçlu eşe tanınmış bir haktır....

                    Eşler arasında evlenme tarihinden 01.01. 2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM’nin 170), sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 sayılı yür.K.m.10). Taraflar arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir (TMK.nun m. 225/2). Dosya arasında bulunan tapu kayıtları ve diğer belgelere göre dava konusu 490 ada 18 parsel 27.06.2002 tarihinde davalı adına satın alınmış ve üzerine 2004 yılında villa yapılmıştır. 648 ada 12 parsel ise davaya katılan ... adına tapuda kayıtlı iken 10.08.2004 tarihinde davalı ...’na satılmıştır. Dava dilekçesi ve dosya kapsamına göre davacı tarafın isteği mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma alacağı niteliğindedir....

                      UYAP Entegrasyonu