Asıl dava ve birleşen dava dilekçesindeki açıklamalar ile dosyadaki bilgi ve bilgelere göre, taraflar arasındaki uyuşmazlık; mal ayrılığı rejimi döneminde edinilen mal varlığı bakımından katkı payı alacağı, edinilmiş mallara katılma rejimi döneminde sahip olunan mal varlığı yönünden ise; katılma alacağı isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller toplanmak suretiyle karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, asıl davada davacı karşı davalının katkı payı ile katılma alacağı, birleşen davada ise davalı karşı davacı Mustafa'nın katılma alacağı yöntemine uygun olarak belirlendikten sonra mahsup edilmek suretiyle davacının tasfiye alacağı tespit edildiğine, ulaşılan sonuç TMK.'nun 4. maddesinde öngörülen hukuk ve hakkaniyet ilkelerine uygun bulunduğuna göre, davacı karşı davalı C.. İ.. vekili ile davalı karşı davacı M.. A.. vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı Yıldız Güler ile ... ve ... aralarındaki katılma alacağı davasının kabulüne dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen 18.10.2012 gün ve 251/973 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı ... Güler, davalı ... vekili ile davalı ... taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, taraflarına 1989 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde alınan 3159 ada 278 parsel üzerinde mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağı bulunduğunu, davalı eşin taşınmazı muvazaalı olarak diğer davalı ...’e devrettiğini açıklayarak tasfiye payına isabet eden 40.000 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalından alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....
Öte yandan; tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....
Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının(TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin(TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır(TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerleri esas alınır(TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür....
Davacı tarafça davadaki talebin bir alacak davası olduğu ve mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olmadığı iddia edilmekte ise de dava dilekçesindeki açıklamalar, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre talebin taraflar adına ortak hesaptan davalının kendi hesabına aktardığı iddia edilen miktara yönelik alacak olduğu, ortak hesap 14.04.1999 tarihinde açılmış ise de talep konusu bu hesaba bağlı ortak yatırım hesabının 26.09.2003 tarihinde açılmış olması ve 2004 yılından sonra taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde ortak hesapta bulunan miktara yönelik talepte bulunulması sebebiyle katılma alacağı olarak nitelendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bu niteleme karşısında davaya Aile Mahkemesi tarafından bakılarak sonuçlandırılması doğru görülmüştür. Katılma alacağı yasadan kaynaklanmaktadır....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrığı (TKM'nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK'nın 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK'nın 202.m). Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad. 229) ve denkleştirmeden (TMK mad. 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad. 236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....
tasfiyesine konu edilmesi gerektiğini, edinilmiş mal kapsamında olan 34 XX 559 plaka sayılı araç üzerindeki müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacağının tespiti ile tahsili için şimdilik fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL, tarafların en son birlikte ikamet ettikleri evde bulunan tüm ev eşyaları üzerinde müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacağının tespiti ile tahsili için şimdilik fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL, davalıda bulunan düğünde takılan takılar ile çocuğun doğumu nedeniyle gelen 10 adet çeyrek altın üzerindeki müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacağının tespiti ile tahsili için şimdilik fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL, davalının evlilik süresi boyunca çalışarak elde ettiği toplam maaş ve geliri üzerindeki müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacağının tespiti ile tahsili için şimdilik fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. .K.. A R A R Davacı ... vekili, davacıya düğünde takılan takılarda kullanılmak suretiyle evlilik birliği içinde davalı erkek adına bir adet mesken satın alındığını açıklayarak alacağın tespiti ile davalıdan tahsilini talep etmiş dava değeri fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL olarak bildirilmiştir. Harcını yatırmak suretiyle sundukları 06.05.2016 tarihli dilekçeyle talep 79.650,00 TL değer artış payı, 21.191,67 TL katılma alacağı olmak üzere toplam 100.841,67 TL alacağın faiziyle birlikte tahsili olarak açıklanmıştır....
Ayrıntılı şekilde açıklanan hususlar karşısında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli iken alındığı anlaşılan ve kişisel mal olduğu davalı tarafından ispatlanamayan dava konusu aracın mal rejiminin sona erdiği sırada hasarsız olarak mevcut olduğu, mal rejimi sona erdikten sonra aracın pert olmasının davacının katılma alacağı hakkını ortadan kaldırmayacağı, katılma alacağı hesabında aracın karar tarihine en yakın değerinin dikkate alınması gerektiği gözetilerek pert olduğu anlaşılan aracın sigorta şirketi tarafından ödenen 10.250 TL bedelin artık değer kabul edilmesi ve artık değerin yarısı oranında katılma alacağına hükmedilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve gerekçelerle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır....
Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değerleri esas alınır (TMK 227/1, 228/1, 232 ve 235/1. m). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye anı karar tarihidir....