Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.02.2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat ... ve karşı taraftan temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldiler....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak KARAR Davanın reddine dair hüküm, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz harcının kaynağı, 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK'nun 434/2 maddesi ve 10.05.1965 tarih 1965/1-1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu kararıdır. Bu İçtihadi Birleştirme Kurulu kararına göre, temyiz yoluna başvurmada maktu ilam harcının tamamının ya da nispi ilam harcının 1/4'nün peşin olarak alınması gerekir....

      Mahkemece, tarafların halen evli oldukları, mal rejiminin sona ermediği, bu nedenle katkı payı alacağının doğmadığı gerekçeleriyle talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 31.12.1992 tarihinde evlenmiş, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.12.2007 tarihinde kesinleşen 23.10.2007 tarih 153 F 0665/06 sayılı boşanma hükmünün Hatay Aile Mahkemesinin 2008/315 Esas, 2008/1050 Karar sayılı hükmü ile tenfizini takiben 11.3.2009 tarihinde kesinleşmesi ile evlilik birliği sona ermiştir. Başka mal rejimi seçilmediğinden 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TMK.202, 4722.s.Yürürlük K m.10/1) Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı isteğine ilişkindir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Kesin hüküm, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda dava şartı olarak kabul edilmiştir. Buna göre kesin hüküm, 6100 sayılı HMK'nin 303. maddesinde "Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder..." hükmü bulunmaktadır....

          Somut olayda, davacı ...’nın dava dilekçesinde mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak talebinde bulunduğu, ayrıca miras hakkından kaynaklı alacak talebi bulunmadığı, mahkemece davacının ayrıca mirastan kaynaklı alacağının da tespit edilip miktarla bağlı kalınarak alacağın tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, davacı kadının sadece belirlenen 412.500,00 TL katılma alacağının olduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 378.000,00 TL alacağın tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talep aşılarak ayrıca miras hakkından kaynaklı alacak miktarının da tespit edilip alacağa hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından ve ayrıca sonuç itibarıyla hükmedilen alacak miktarı doğru olduğundan, gerekçenin düzeltilmek suretiyle hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Rejiminden Kaynaklanan Tapu İptali -Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davası ile ilgili ayırma kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mal rejiminden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasının boşanma davasından ayrılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ayrılan dosyanın mahkemenin başka esasına kaydedilip yargılamasına devam edildiğinin anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

              DAVA TARİHİ : 26.06.2013- 28.11.2013 KARAR : Asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddi Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil ile mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

                Böylece terekenin tasfiyesinden düşecek paydan önce eş, mal rejiminin tasfiyesinden düşecek paya sahip olacaktır. 5. Miras, miras bırakanın ölümü ile açılır. Miras bırakanın sağlığında yapmış olduğu mirasla ilgili kazandırmalar ve paylaştırmalar terekenin ölüm anındaki durumuna göre değerlendirilir (TMK mad. 575), yani terekedeki tüm kişisel ve edinilmiş malların sürüm değeri ölüm anındaki (tarihindeki) durumuna göre saptanır, 6. Katılma alacağı alacaklısının miras hakkı,ölenin mirasçısı olması nedeniyle aldığı bir karşılıktır, 7....

                  Hüküm, süresi içerisinde davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tapu iptal ve tescil yönünden temyiz itirazları incelendiğinde; Davacı taraf, evlilik birliği içinde edinilen ve aile konutu olarak kullanılan taşınmazın, davacının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacağını azaltmak kasdıyla boşanma davasından hemen önce davalı eski eş Ahmet tarafından, taşınmazın aile konutu olduğunu bilebilecek durumda olan yakın arkadaşı davalı ...'a muvaazalı olarak devredildiğini açıklayarak muvazaalı ve mal kaçırmaya yönelik satış işleminin iptali tapu kaydının dava dilekçesinde davacı adına, ıslahen davalı eski eş Ahmet adına tescilini talep etmiştir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. Davacının bu taşınmazla ilgili talebi, dava dilekçesi içeriğinden de anlaşıldığı üzere; muvazaa hukuki sebebine (BK.m. 18; TBK m.19) dayanmaktadır....

                    İlk derece mahkemesinin, davaya konu ilgili yasal düzenlemeler ve Yargıtay karar ve içtihatları dikkate alınarak " davacının mal rejiminin tasfiyesi sonucunda oluşan hakkı kişisel hak niteliğindeki bir alacak hakkı olup, ayın (mülkiyet) istenemeyeceğinden; davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağa ilişkin davanın genişletilmesi mahiyetinde olan terditli talebine de davalı vekili tarafından açıkça muvafakat edilmediğinden ve bu nedenle yasal koşulları oluşmadığından açılan davanın reddine" yönelik kararında delilerin takdirinde isabetsizlik olmadığı, usul ve yasaya uygun olduğu, haklı olmayan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/b-1 maddesine göre reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.  ...

                    UYAP Entegrasyonu