Aile Mahkemesinin 2021/891 Esas sayılı dosyası ile mal rejiminin tasfiyesine yönelik olarak dava açıldığını ve açılan bu davada yargılamaya devam edildiğini, iş bu istinaf incelemesine konu dosyada davalı müvekkil tarafından açılan mal rejiminin tasfiyesi davasının bekletici mesele yapılmasını ilk derece mahkemesinden talep ettiklerini, mahkemece bu taleplerinin kabul görmediğini ve murise ait Şekerbank Sivas Şubesinde bulunan paraların iştirak halinde mülkiyetinin müşterek mülkiyete çevrilmesine karar verildiğini, oysaki müvekkil tarafından açılan mal rejiminin tasfiyesi davası sonucunda mirasçı olarak bulunan tarafların hak ve menfaatlerinde değişiklik olacağını, murise ait mirasın paylaşılmasında öncelikle müvekkilin katılma alacağının terekenin öncelikli borcu olarak terekeden ödenmesi ve sonra mirasçıların kalan net terekeyi aralarında miras payları oranında paylaşmaları gerekeceğini, bir çok Yargıtay kararında da belirtildiği üzere mal rejiminin tasfiyesi mirasın paylaşılmasının da...
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesi ile tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK 26). Mahkemece talep göz önünde bulundurularak davacının mal rejiminin tasfiyesi ile taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına yarısının tescili isteği hakkında bir karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeksizin talep edilmemesine rağmen, yazılı şekilde alacağa hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.820,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 20.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesi, değer artış payı alacağı, katılma alacağı ... (...) ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi, değer artış payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 30.11.2012 gün ve 397/864 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21.05.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat... ve karşı taraftan davacı ... bizzat ve vekili Avukat ... geldiler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ....Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi ile Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen yetkisizlik kararının davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz'in 02.05.2016 gün ve 2016/4297 Esas, 2016/8088 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davalı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak talebinde bulunmuş, mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi üzerine, hüküm; davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairece, 02.05.2016 günlü kararla, davalı vekili tarafından temyiz isteğinin, 15 günlük yasal süresi içerisinde yapılmadığından reddine, davacı vekilinin temyiz isteğinin reddi ile hükmün onanmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, her üç dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadının dava dilekçesinde boşanma, ziynet eşyası ve mal rejiminin tasfiyesi istemleri bulunmaktadır. Mahkemece; kısa kararda her üç istemi de kapsayacak şekilde davanın reddine karar verildiği halde, kararın gerekçesinde ise davanın sadece Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı boşanma davası olduğu belirtilerek kısa karar ile hükmün gerekçesi arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (6100 s....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mal Rejiminin Tasfiyesi KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Taraflar Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 27.09.2012 gün ve 2684-22711 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
Aile Mahkemesinin 2013/105 Esas 2013/192 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, TMK.nun 225. maddesinin "mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer." hükmüne göre mal rejiminin sona erdiği tarihin 10.09.2013 olduğunu, TMK.nun 235. maddesine göre de "mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılırlar.", İstanbul Anadolu 17....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Eşler 21.08.1989 tarihinde evlenmişler,10.01.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 10.09.2012 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Mal rejimi TMK'nin 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Temyize konu dava 22.09.2014 tarihinde açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda mal rejiminin tasfiyesi davaları için herhangi bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmemiştir. Bu durumda, aynı kanunun 5. maddesi yollamasıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulanmalıdır. Zira, TBK'nin 646.maddesine göre, Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir. TBK'nin 146. maddesine göre, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. Dairemiz uygulamalarında da, mal rejiminin tasfiyesi davalarında on yıllık genel zamanaşımı süresi kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Mal Rej. Tasf. Kayn, Alacak .......... ile ... aralarındaki ziynet davasının kabulüne, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davası yönünden kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ......... .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nden verilen 03.....2014 gün ve 163-611 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... ...... (....) vekili, dava dilekçesinde; mal rejiminin tasfiyesi ile evlilik birliği içinde edinilen malvarlığı ve davalının hesabında bulunan paranın yarısının değerinin ve davalıya verdiği ... çift ... burması ile 36 çeyrek altının karşılığı olan 30.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
İlgili yerlere yazı yazılarak söz konusu eksiklikler tamamlandıktan sonra diğer delillerle birlikte değerlendirilerek hüküm kurulmasında nazara alınması gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiştir. 4721 sayılı TMK'nun 239/son maddesi uyarınca edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde sahip olunan mal varlıklarının tasfiyesi sonucunda oluşacak alacak miktarına tasfiye tarihi olarak kabul edilen karar tarihinden itibaren faiz yürütülür, Borçlar Kanunu hükümlerine göre çözüme kavuşturulacak ve mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen malların tasfiyesi sonucunda belirlenecek alacak miktarına ise daha önceden temerrüde düşürüldüğü kanıtlanamamışsa dava tarihinden İtibaren faiz yürütülmesi gerekir....