Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu kayıtlarından, dava konusu taşınmazın mal rejiminin sona erdiği tarih itibariyle mevcut olduğu anlaşılmakta ise de Mahkemece bozmada belirtilen şekilde taşınmazın mal rejimi sona erdiği tarihteki durumu (nitelik, seviye, aşama vs) netleştirilmeksizin, yazılı şekilde tamamının (%100) bittiği kabul edilerek karar verilmesi hatalı olmuştur. Edinilmiş mallara katılma rejimi tasfiye edilirken eşlere ait kişisel ve edinilmiş mallar, mal rejiminin sonra ermesi anındaki durumlarına (nitelik, seviye, aşama vs) göre değerlendirilir (TMK mad. 228/1). Somut olayda dava konusu taşınmazın mal rejimi sona erdiği tarih itibariyle inşaat seviyesi gereği gibi araştırma ve inceleme yapılarak tespit edilmeli, bu seviye durumuna göre taşınmazın tasfiye tarihi itibariyle sürüm değeri üzerinden davacının katılma alacağı hesaplanmalıdır....

    Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) bekletici mesele yapılmalıdır. Tasfiye davasında, mal rejiminin sona ermemiş ve sona erdirecek davanın da henüz açılmamış olduğunun anlaşılması durumunda ise davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekir. Somut olayda, davacı vekiller tarafından yürütülen katılma alacağı davası henüz boşanma davası sonuçlanmadan açılmış, boşanma davası da feragat ile sonuçlanmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... Öztürk, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ...vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 17.261,50-TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.01.2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin(TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi(TKM 170 m)....

        Dava, TMK'nun 206. maddesi gereğince haklı sebeplerin varlığı halinde mevcut mal rejiminin mal ayrılığına dönüştürülmesi ve edinilmiş mallara katılma rejimi süresince edinilen mallardan kaynaklanan, TMK'nun 202, 218, 229, 231, 232, 235 ve 236. maddelerince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir....

          alacağının ise 944.130,0- TL olup davalı davacı kadının 20.667,00- TL'si bu alacaktan mahsup edilerek davacı davalı erkeğin katılma alacağının 923.463,00- TL olduğunun sabit olduğu gerekçesiyle; "1- Davacı karşı davalının mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili davası ile davalı karşı davacı tarafın mal rejiminin tasfiyesinde dikkate alınması gereken değerleri konusunda ve davacı karşı davalı adına kayıtlı olan araç ile ilgili olarak mal rejimin tasfiyesine yönelik davaların kabulü ile, davalı karşı davacının mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili taleplerinin kabulüne, 2- Davacı karşı davalının; bilirkişi raporunda hesaplanan tarafların katkıları ve kişisel malları belirlendikten sonra belirlenen artık değerin yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında tasfiyesine, 3- Davacı karşı davalının edinilmiş mal kapsamındaki talebi ile ilgili olarak mahsup yapıldıktan sonra geriye kalan 923.463,00- TL'nin yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı Nejla Dalgın ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne dair Küçükçekmece 1.Aile Mahkemesinden verilen 30.12.2010 gün ve 1300/1675 sayılı hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş ise de; duruşma isteminin gider olmadığından reddine karar verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, tarafların 1974 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde alınan Çorlu İlçesi Marmaracık Köyünde bulunan (127 ada 3 parsel) taşınmazın vekil edeni tarafından alınarak davalı adına tescil edildiğini, taşınmazın edinilmiş mal niteliğinde olup üzerinde 1/2 oranında katılma alacağı bulunduğunu açıklayarak mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1/2 katılma alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiş, harcını yatırmak suretiyle verdiği 25.11.2010...

            İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ./. ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

              Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK 222. m). Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır. Somut olaya gelince; eşler, 11.10.2003 tarihinde evlenmiş, 06.12.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa'nın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu banka mevduat hesabı (vadesiz TL hesabı ve aynı hesaba bağlı yatırım hesabı), eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 27.04.2009 tarihinde davalı kadın adına açılmıştır....

                AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2021 NUMARASI : 2021/24 ESAS, 2021/901 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nın 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffanın 28/01/2021 tarihinde vefat ettiğini, müteveffa adına kayıtlı 34 XX 386 plaka sayılı araç üzerinde davalının katılma alacağı bulunduğunu, müteveffanın uzman çavuş olarak görev yapmaktayken vefat etmesi nedeniyle tüm mirasçılara miras payları oranında emeklilik tazminatı ödendiğini, bu tazminatın edinilmiş mal olduğunu ve davacının katılma alacağı olduğunu, SGK'nın ölüm yardımının da miras paylarına göre ödendiğini, bu yardım üzerinde de davacının katılma alacağı bulunduğunu...

                Mahkemece, aynen taksim talebinin reddine, davanın katılma alacağı isteğine ilişkin olduğu, dava konusu edilen 871 ada 2 parsel 2, 3, 4, 12 ve 17 nolu taşınmazların 1999 yılında taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde davalı adına tescil edildiği, davacının katkı payı talebinde bulunabilmesi için davacının bu taşınmazların alımında maddi bir olgu, delile dayanması gerekmekte olup dosyada böyle bir iddia ve delilin bulunmadığı anlaşılmakla bu taşınmazlar yönünden davacı hak sahibi olmadığından katkı payı alacağı hesaplanamadığı, dava konusu diğer taşınmazların taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönem içerisinde edinildiği, davacının taşınmazların keşif tarihindeki değerinin yarısı kadar alacak hakkı olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile 445.711,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu