Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Davanın konusu mal rejiminin tasfiyesi- katılma alacağı davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2017/643 ESAS, 2021/666 KARAR DAVA KONUSU : MAL REJİMİNİN TASFİYESİ -KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin evlilik birliği içerisinde aile birliğinin giderlerine katkı sağladığını, bu birliktelik içerisinde 07.05.2007 tarihinde satın alınan taşınmazların muris İsmail Çarlı adına kayıt edildiğini, onun vefatından sonra mirasçılarına hisseler oranında intikali yapıldığını, fakat müvekkilinin bu taşınmazlar üzerinde eşinden olan miras hakkı dışında kendisinin bazı alacaklarının mevcut olduğunu, müvekkilinin, müvekkilinin, çalışmış ve biriktirmiş olduğu...

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2019/177 ESAS, 2021/513 KARAR DAVA KONUSU : KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı yargılama aşamasında netleşeceğinden şimdilik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2021 NUMARASI : 2021/112 ESAS - 2021/681 KARAR DAVA KONUSU : KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen yetkisizlik kararına karşı istinaf yoluna başvurulmakla, duruşma açılmasına gerek görülmeksizin evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMALARI VE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00- TL katılma alacağının dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/125 ESAS DAVA KONUSU : KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sırasında, İzmir 10.Aile Mahkemesi'nin davalı-karşı davacının davacı-karşı davalı adına kayıtlı tüm mal varlığı ve banka hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine yönelik 21.03.2022 tarihli ara kararına karşı davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İDDİA, SAVUNMA VE YARGILAMA SÜRECİ : Davalı-karşı davacı vekili dava değerini 200,00- TL olarak bildirdiği 19.03.2022 tarihli karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı adına kayıtlı tüm mal varlığına ve banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulması ve mal rejiminin tasfiyesi ile katılma ve değer artış payı alacağı talebinde bulunmuştur....

ayrıca davacıya ait evde bulunan 12.000,00 TL paranın da davalıda kaldığını belirterek mal rejiminin tasfiyesi sureti ile şimdilik 10.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 21/09/2022 tarihli talep belirleme dilekçesi ile de dava değerini 329.866,14 TL olarak ıslah etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/220 ESAS - DAVA KONUSU : KATILMA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sırasında, İzmir 13.Aile Mahkemesi'nin davacının fırın işletmesi üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine yönelik 04.04.2022 tarihli kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İDDİA, SAVUNMA VE YARGILAMA SÜRECİ : Davacı vekili dava değerini 10.000,00TL olarak bildirdiği 01.04.2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı adına olduğunu iddia ettiği 34 XX 605 plakalı araç ve fırın işletmesi üzerine ihtiyati tedbir konulması ve mal rejiminin tasfiyesi ile alacak talebinde bulunmuştur....

"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın 14.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açmış, 10.11.2015 tarihli dilekçeyle davadan feragat etmiş, mahkemece feragat nedeniyle boşanma ve mal paylaşımı davalarının reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafça mal rejiminin tasfiyesi davasının feragat sebebiyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davası, ancak evlilik birliğinin boşanma ile sona ermesiyle görülebilir hale gelir. Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından feragat edildiğinden, evlilik birliğinin devam ettiğinin, diğer bir deyimle eşler arasındaki mal rejiminin sona ermediğinin kabulü gerekir (TMK m. 225)....

    Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir.Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721Sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 Sayılı TKM mad.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. 4721 sayılı TMK'nun 229. maddesine göre; eşlerden birinin mal rejiminin sona ermesinden önceki bir yıl içinde diğer eşin rızası olmadan, olağan hediyeler dışında yaptığı karşılıksız kazandırmalar ile mal rejiminin devamı süresince diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yaptığı devirler mal rejiminin sona erdiği anda mevcutmuş gibi tasfiyeye dahil edilir. Bu tür uyuşmazlıklarda; öncelikle, davalı eş tarafından 229. maddede sayılan amaç ve doğrultuda kazandırma veya devrin yapılıp yapılmadığı araştırılıp belirlenmelidir....

    Mal rejiminin tasfiyesi davası, ancak evlilik birliğinin boşanma ile sona ermesiyle görülebilir hale gelir. Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından da feragat edildiğinden, evlilik birliğinin devam ettiğinin, diğer bir deyimle eşler arasındaki mal rejiminin sona ermediğinin kabulü gerekir (TMK m. 225). O halde, sonuçlanan ve kesinleşen bir boşanma kararı olmadığından tasfiye istenemez ve yapılamaz. Doğmamış bir haktan feragat mümkün değildir. Söz konusu feragat mal rejiminin tasfiyesi davası bakımından hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece yapılacak iş, boşanma davasının feragat sebebiyle reddedilmesinden dolayı, mal rejiminin tasfiyesi davasının görülebilirlik ön koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermekten ibarettir. Bu sebeple mahkemece mal rejiminin tasfiyesi davası yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, usul ve yasaya aykırı olan hükmün açıklanan nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

      UYAP Entegrasyonu