Aile Mahkemesi'nde 20.05.2005 tarihinde açılan boşanma davası mevcut iken, bu dosya içerisinde bulunan 14.11.2005, 16.11.2005 ve 21.11.2005 tarihlerinde yapılan anlaşma senetleri düzenlenmiş ise de mal rejimi boşanma ile sona ermediği, ayrıca söz konusu anlaşma bentleri de yerine getirilmediği gibi, o tarihte ... ...'ın kısıtlı olduğu ve vasisine TMK 462/9. bendi uyarında mal rejimi sözleşmesi yapmak için izin de verilmediğinden söz konusu sözleşmeler mal rejiminin tasfiyesi açısından herhangi bir hüküm ifade etmemektedir. Kaldı ki sözleşmeler kapsamından mal rejimi tasfiyesi kapsamında davalı ...'ın Merkez Bankası'ndaki Euro hesabında bulunan paranın çekilerek müşterek çocuk...'a verileceği de açıkça kararlaştırılmamıştır. Bu nedenle davalı ...'in bu yöndeki tasarrufu Türk Borçlar Kanunu genel hükümlere göre çözülmesi gerekir, mal rejiminin tasfiyesi hükümlerine göre çözülemez. Diğer yandan, mal rejimi eş ...'ın öldüğü 04.08.2008 tarihinde sona ermiştir (TMK m. 225/1)....
Dosyadaki bilgi ve belgeler ile karar düzeltme dilekçesinin incelenmesi sonunda; Hemen burada, “mal rejiminin sona erme anı' üzerinde durulmasında fayda bulunmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle alacak davalarının görülebilirlik ön koşuludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair ....Aile Mahkemesinden verilen 24.05.2010 gün ve 1025/521 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR. Davacı dava dilekçesinde;...Konut Yapı Kooperatifinin 6186 nolu üyeliğine karşılık olan 94 pafta 3736 ada 5 nolu parsel (H ada 14 parsel) üzerinde bulunan apartmandaki ikinci kat 12 numaralı bağımsız bölümün edinilmesinde, Vakıflar Bölge Müdürlüğünün personeline yapılan tahsisle edinildiğini, Eskişehir bağlarında 638 parselde adına kayıtlı taşınmazın satışından elde edilen gelirin kullanıldığını, davalının sonradan dairesini başkasına devrettiğini belirterek tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece; asıl dava yönünden davacının mal rejiminin tasfiyesi kapsamında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunamayacağı; birleşen dava yönünden ise, ispat edilemeyeceği gerekçesiyle; asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Hüküm, asıl ve birleşen davalar davacısı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejiminin tasfiyesi Davacı-karşı davalı... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 19.12.2011 gün ve 552/1341 sayılı hükmün Yarıgtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında; katkı payı alacağına ilişkin görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kısmen kabulüne, 41.624,06 TL'nin dava tarihi olan 21.05.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir....
Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki anlatım ve cevaba cevap dilekçesindeki talep nedeni ile usulüne uygun açılmış mal rejiminin tasfiyesi davası olmakla yargılama yapılmak sureti ile karar verilmesi gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
Davacı vekilinin eldeki davası boşanma davasından tefrik edildikten ve incelenen iş bu esasa kaydedildikten sonra ön inceleme duruşmasında belirtilen bağımsız bölümün evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaz olup ortak aldıklarını, davalı adına 1/2 hissesinin iptali ile müvekkil adına tesciline, olmadığı takdirde mal rejimi tasfiyesi nedeniyle bedel iadesine ilişkin dava olduğunu beyan etmiştir. Aynı duruşmada davalı vekili beyanları kabul etmediğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yargılama sonucunda mahkemece; davacının mal rejiminin tasfiyesi sonucunda oluşan hakkı kişisel hak niteliğindeki bir alacak hakkı olup ayın (mülkiyet) istenemeyeceğinden davacı vekilinin ön inceleme duruşmasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağa ilişkin davanın genişletilmesi mahiyetinde olan terditli talebinin de davalı vekili tarafından açıkça muavfakat edilmediğinden yasal koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
Diğer yandan, davacının talebinin yukarıda belirtildiği gibi TMK'nun 225 vd. maddeleri uyarınca evlilik birliği içerisinde iktisap edilen malvarlığının (mal rejiminin) tasfiyesi olduğu, bu amaçla tasfiyenin yapılması suretiyle ne şekilde bir tasfiye talep ettiğinin ve tasfiye sonucunda paylaşılacak bir şey kaldığı takdirde (bunun parasal bir karşılığı olacağı kural olarak davacının mal rejiminin tasfiyesi talebiyle alacak talebinde bulunması gerekeceğinden) alacak miktarının HMK'nun 31. maddesi uyarınca davacıya açıklattırılması, nisbi peşin harcı alınmamış veya eksik alınmışsa tamamlattırılması, tarafların delillerinin TMK 225 vd. maddeleri; çerçevesinde değerlendirilmesi, gerektiğinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması, sonucunda bir alacak ortaya çıktığı takdirde alacağa karar verilmesi yoksa talebin reddine karar verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"..... ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair .......verilen 16.10.2012 gün ve 181/628 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak isteğine ilişkin olarak görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nun 178. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi kaçırıldıktan sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Tapu İptali Tescil-Mümkün Olmaması Halinde Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir....