WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesi Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair Diyarbakır 1. Aile Mahkemesinden verilen 14.02.2012 gün ve 99/259 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4....

    Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir( TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar mal ayrılığı(TKM 170.m) rejimi geçerlidir. Tasfiyeye konu 496 ada 11 parsel sayılı taşınmaz, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 23.09.1994 tarihinde H.. A.. ve M.. C..'den satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Davacı kadın, düğün sırasında takılan altınlar ile kendisine ait olan altınları vermek suretiyle ayrıca çalışarak dava konusu mala katkıda bulunduğunu ileri sürmüştür. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(4721 s.lı TMK 179 m). Davacı taraf, Bucak Halk Eğitim Müdürlüğü'nde çalıştığını, sürekli elişi yaptığını, tarlada da çalıştığını, evlenme esnasında takılan altınları ve çalışması karşılığı elde ettiği gelirleriyle dava konusu arsanın alındığını iddia etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar ve araç nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davalının TMK.'...

        Mahkemece; "4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) bekletici mesele yapılmalıdır....

        Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu 22 AU 710 plakalı 2008 model Caddy marka araç, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 05.10.2007 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....

          Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir. Yukarıda açıklandığı gibi iki döneme yayılan kredi borcu ödeme tablosu mevcut olduğunda; öncelikle, mal rejiminin sona erdiği tarihte henüz vadesi gelmediği için ödenmemiş kredi borç miktarının, toplam kredi borcuna oranı bulunur....

            Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel(istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda, usul ekonomisi ilkesi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) sonucunun bekletici sorun yapılması gerekir. Mal rejiminin tafiyesi kapsamında açılan alacak davasında, mal rejimi sona ermemiş veya evliliğin dolayısıyla mal rejiminin sona ermesini sağlayabilecek boşanma/evliliğin iptali davasının açılmamış olması durumunda ise davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir. .//.....

              Mahkemece dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu; her ne kadar davacı tarafından mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açılmış ise de, davacı ile davalının 14/08/1999 tarihinde evlendikleri, Büyükçekmece 4. Aile Mahkemesinin 2014/548 Esas 2014/757 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıkları, söz konusu boşanmanın 26/09/2014 tarihinde kesinleştiği, tarafların yeniden 11/02/2016 tarihinde evlendikleri ve halen evli oldukları, UYAP sistem üzerinden yapılan kontrolde taraflar arasında görülmekte olan derdest bir boşanma davasının bulunmadığı, mal rejimi tasfiyesi istenebilmesi için sona ermiş bu evlilik veya evliliğin sona ermesi için boşanma davası açılmış olması gerektiği dikkate alınarak, mal rejimi davasının görülebilmesi için gerekli özel dava şartı somut olayda bildirilerek davacının davasının dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların Büyükçekmece 4....

              K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, katılma alacağı konusu taşınmaz, mal rejiminin sona erdiği 12.09.2003 tarihinde davalı taraf adına tapuda kayıtlı bulunduğuna ve 3. kişi (önceki satıcı) tarafından boşanma dava tarihinden sonra 25.09.2005 tarihinde açılan tapu iptal tescil davası sonucu, dava konusu taşınmaz hükmen 3. kişi adına tescil edilmiş ise de; mal rejiminin sona erdiği tarihten sonraya ilişkin işlemler mal rejiminin tasfiyesi davasında değerlendirilemeyeceğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nin 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 10.252,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 30.752,25 TL'nin temyiz eden davalı tarafından alınmasına...

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet Sorumluluğudan Kaynaklanan Alacak ve Mal Rejimin Tasfiyesi Taraflar arasındaki "alacak" davası ve "mal rejiminin tasfiyesine" ilişkin karşı davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen görevsizliğe dair olan hüküm, davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın Türk Medeni Kanununun 362. maddesi kapsamındaki velayet sorumluluğundan kaynaklanan alacak, karşı davanın ise mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğunun anlaşılması karşısında dava ve karşı davanın aile mahkemesinin görevine dahil bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna...

                  UYAP Entegrasyonu