Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/876 ESAS (DERDEST DOSYA) DAVA KONUSU : Mal Rejiminin Tasfiyesi (İhtiyati Tedbir) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen ara karara karşı, davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesine, davalıya ait 34 XX 268 plaka sayılı araca, “Akay Ambalaj” isimli işletmeye ve davalı adına kayıtlı bulunan tüm taşınmazlar ile banka hesaplarına tedbir konulmasını talep ederek şimdilik 10.000,00 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir....

önlenmesi yoluyla ihtiyati tedbir konulmasına, mal rejiminin tasfiyesi ile tasfiye alacağının bilirkişi incelemesi ile tespitinden sonra arttırılmak kaydıyla, müvekkili lehine tahakkuk etmiş bulunan katılma alacağı ile evlilik süresince oluşan değer artış payı ve katkı payı alacağı olmak üzere şimdilik 100.000,00- TL’nin (YüzbinTürklirası) dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Hâl ve şartlarda değişiklik bakımından o anda kanun yoluna başvurulamaması, daha sonra işin esasıyla ilgili kanun yoluna başvurulması durumunda, bu hususun incelenmeyeceği anlamına da gelmez.” ifadesi karşısında, ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği kabul edilemez. 7251 sayılı yasayla değişik HMK.nun 341 inci maddesinin 1 inci fıkrası da HMK’nun 391 ve 394 üncü maddelerine paralel bir düzenleme getirmiş ve “ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara" karşı başvurulabileceğini düzenlemiştir. Sonuç itibarıyla kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar, 05/09/2007 tarihinde evlenmiş, 26/07/2017 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 19/06/2018 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. Eşler arasındaki mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m.10, TMK m.202). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179). Tarafların boşanmalarına dair İstanbul Anadolu 12....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/2578 KARAR NO : 2023/1737 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MENEMEN AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/1026 ESAS DAVA KONUSU : ALACAK KARAR : Davacı vekili dava dilekçesi ile mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak talepleri ile davalının mal varlıkları üzerinde ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece 25/09/2023 tarihli ara kararı ile İzmir İli, Çiğili İlçesi Balatçık Mah. 41680 Ada, 3. Parselde 6 nolu bağımsız bölüm olan taşınmaz üzerine davalı adına kayıtlı olması halinde ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, fazlaya ilişkin tedbir talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekilinin istinafı 25/09/2023 tarihli ara kararın reddedilen ihtiyati tedbir taleplerine yöneliktir....

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Tüm bu açıklamalar karşısında somut olaya bakıldığında; davacı vekilinin talepleri üzerine davalı adına kayıtlı iki adet taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmuş, davalı vekilinin ihtiyati tedbirlerin kaldırılması talebi yerel mahkemece reddedilmiş, anılan ara karar davalı vekilince istinaf edilmiştir....

Mal rejiminin tasfiye sebepleri, eşlerden birinin ölümü, başka bir mal rejimine geçilmesi, evliliğin mahkeme kararıyla son bulması yani boşanma veya evliliğin butlanına karar verilmesi ve TMK.nun 206/1. mad.si uyarınca hakim kararı ile mal ayrılığına geçilmesidir. Davacı istinaf başvurusunda talebinin TMK.nun 199. maddesi kapsamında davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına dair olduğunu, davanın yanlış nitelendirdiğini ileri sürmüştür. Davacının tedbir isteminin dava boyunca taşınmazın devir ve temlikini önlemeye ilişkin olması nedeniyle HMK.nun 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir istemi olduğu, davanın esası yönünden ise talebinin, taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescilini talep ederken taşınmazın edinilmesindeki katkısından ve taşınmazın evlilik birliği içinde edinilmiş olmasından bahsettiği gözetildiğinde mal rejiminin tasfiyesini talep ettiği anlaşılmaktadır....

HMK'nın 389. maddesine göre; Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. maddesi göre; tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Dosya incelendiğinde; davacı taraf, mal rejiminin tasfiyesini talep ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle 1.000,00 TL'nin tahsilini talep ve dava etmiş, adres bilgisini bildirdiği taşınmaz ile davalı adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin mahkemece tespit edilerek üzerine ihtiyati tedbir konulması talep etmiştir....

Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak kanunen gerektiği için açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Mal rejiminin tasfiyesi davalarında ön koşul eşler arasında açılmış bir boşanma davasının mevcut olmasıdır.HMK.nun 30. maddesi "Hakim yargılamanın makul süre içerisinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesine ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür" her dava mümkün olan en kısa zamanda, en az giderlerle görülüp sonuçlandırılmalıdır. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince bu davanın bekletici mesele yapılması gerekir....

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır....

UYAP Entegrasyonu