Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından reddedilen kendi boşanma davası ile kadının kabul edilen boşanma davası ve ziynet eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmü temyiz eden davacı-karşı davalıdan ziynetler yönünden 204,00 TL. nispi temyiz harcının alınmadığı görülmektedir. Sözü edilen noksan harcın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3. maddesinde gösterilen usul uygulanılarak temyiz edenden tahsili ile buna ilişkin makbuzun dosyaya alınmasından sonra gönderilmek üzere dava dosyasının mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 15.04.2013 (Pzt.)...

    Mahkemece; "Dinlenen tanıklar, tüm dosya içeriği, taraf beyanları, bilirkişi raporu dikkate alındığında; tarafların mahkememizin 2020/718 Esas, 2022/146 karar sayılı kararı ile boşanmalarına karar verildiği ve bu dosyadaki ziynet eşyası talebi yönünden tefrik kararı verildiği, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2015 / 17417 Karar sayılı kararında “Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır denilmektedir. Türk Medeni Kanunu 220/1 maddesinde "Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya kişisel maldır" denilmektedir. Ziynet eşyalarının da kişisel mal olduğu açıktır. Dinlenen yeminli tanık beyanları ile sabit olduğu üzere davalı tarafından alınarak harcandığı tespit edilen ziynet eşyalarının davacıya iadesi, aynen iadesi mümkün olmaz ise maddi karşılığının davacıya iadesi gerekmektedir....

    Aile Mahkemesinin 2014/413 Esas ve 2015/923 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın 09/02/2016 tarihinde kesinleştiğini, davacıya düğünde takılan altın ve ziynet eşyalarını davalının 1 yıl sonra geri vereceğini söyleyerek bozdurduğunu ancak iade etmediğini belirterek davacıya evlenme sırasında takılan 9 adet çeyrek altın (2.223,00 TL), 1 adet 22 ayar zincir 15 gr(2.020,00 TL) ve üzerinde 5 adet de çeyrek altın dizili (1.235,00 TL), 1 adet 22 ayar Trabzon hasırı küpe 12 gr (1.620,00 TL), 4 adet 22 ayar Adana kelepçeli burma bilezik 23'er gr (12.420,00 TL), 2 adet 22 ayar ray bilezik 10 ve 9 gr (2.565,00 TL), 2 adet 22 ayar 5 ve 6 gr yüzük (1.485,00 TL) altının aynen iadesine veya tespit edilecek değerinin davalıdan yasal faiziyle tahsiline, dosyanın daha önce davalı tarafından açılan mal rejimine ilişkin Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin 2015/143 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Kişisel mal niteliğinde olan ziynet eşyalarının davacı kadında olması asıldır. TMK 6.madde gereğince davacı kadın ziynetlerin varlığını, kendisinden alındığını ve geri iade edilmediğini ispatla yükümlüdür. Davacı tanıklarının beyanları dikkate alındığında ziynetlere ilişkin beyanları davacı kadından duyuma dayalıdır. Davacı kadın ziynetleri karşı tarafın aldığını ve iade etmediklerini, somut, görgüye dayalı delillerle ispatlayamamıştır. Bu haliyle ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına aykırıdır....

    Taraflar arasındaki “karşılıklı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma, çeyiz ve ziynet eşyası” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesince verilen karşılıklı boşanma davalarının, çeyiz ve ziynet eşyası davalarının kabulüne dair karar davacı-birleşen davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda ziynet eşyası davası yönünden bozulmuş, Mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir. 2. Direnme kararı davacı-birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: I. YARGILAMA SÜRECİ Davalı-Birleşen Davacı İstemi: 4....

      açık olduğunu, müvekkiline ait ziynet eşyaları olan 12 adet yarım cumhuriyet altını, 1 adet kelle diye tabir edilen büyük cumhuriyet altını, 5 adet 22 ayar bileziğin varlığı halinde iadesine değilse bedelinin tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....

      Aile Mahkemesinin 2013/417 Esas sayılı dosyasında ziynet eşyası alacağı iddiasına dayanarak 1.000 TL talep ettiğini, yapılan yargılama sonucunda davanın talep edilen 1.000 TL bakımından kabulüne karar verildiğini, hükmün temyiz edilmeksizin 08/12/2014 tarihinde kesinleştiğini, davacının aynı maddi ve hukuki sebeplere dayalı olarak aynı ziynet eşyalarının iadesini, mümkün olmadığı takdirde 46.000 TL ziynet eşyası bedelinin faiziyle birlikte tahsilini talep ettiğini, her iki davanın konusunun, dava sebebinin ve taraflarının aynı olduğunu belirterek davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; taraflar arasında görülen boşanma davası ve ziynet eşyası alacağına yönelik ... Batı 1....

        a hediye olarak verdiği başka bir ifade ile bağışladığı ziynet eşyasına mağdur ...'nün TMK'nun 220. maddesinin 1.fıkrası uyarınca kişisel mal olarak sahip olduğu, eşler arasında çıkan anlaşmazlık üzerine mağdur ... ...'ın üzerindeki kişisel malı ziynet eşyası ile evden ayrılmak isteği, sanık ...'ın ziynet eşyasını bırakıp evi terk etmesini bildirdiği, mağdur ... ...'ın üzerindeki kişisel malı ziynet eşyası ile evden ayrılmak isteği, sanık ...'ın ziynet eşyasını bırakıp evi terk etmesini bildirdiği, mağdur ... ...'ın olumsuz yanıtı ile karşılaşan sanığın kural olarak geri alamayacağı eşyayı mağduru darp edip, silahla tehdit ederek zorla alması şeklinde gelişen eyleminin yağma suçunu oluşturduğu inancıyla suçun hukuki vasfındaki yanılgıdan bahisle CMUK'nun 326. maddesi gözetilerek hükmün bozulması inancıyla sayın çoğunluğun "Onama" görüşüne iştirak olunmamıştır. ... ......

          Davalıdan tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, ev eşyası alacağı, ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerim yoktur. Protokolde belirtilen hususlara göre boşanmamıza karar verilmesini istiyorum." şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı yargılama aşamasında "Protokoldeki imza bana aittir. Her hangi bir zorlama olmadan kendi hür irademle imzaladım. Davacı boşanmak istiyor ben de boşanmak istiyorum, yapacak bir şey yok. Protokolde her ne kadar müşterek çocuk için 1.000,00- TL. nafaka istenmeyecek şeklinde yazılmışsa da yanlış yazılmıştır, Müşterek çocuğumuzun velayetinin davacıya verilmesini kabul ediyorum. Davacıya müşterek çocuk için aylık 1.000,00- TL. iştirak nafakası ödeyeceğim. Davacıdan tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, ev eşyası alacağı, ziynet eşyası alacağı ile mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerim yoktur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmenin İptali-Ziynet Eşyası ve Para Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, ziynet eşyası alacağı ve başlık parası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının takıların iadesine yönelik bağıştan rücu sebebine dayalı tazminat talebi ile davalı tarafa ödendiği belirtilen başlık parasından kaynaklanan alacak talebi, boşanmanın eki ve Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi kapsamında bulunmayıp, Borçlar Hukukundan kaynaklanmaktadır. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine dair 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden değildir. Genel mahkemeler görevlidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından yargılamanın her aşamasında res'en gözetilir....

            UYAP Entegrasyonu