Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir. (TMK 225/son), Tasfiyeye konu edilen araç ise mal rejimi sona erdikten sonraki bir tarih olan 22.06.2010 tarihinde davalı eş adına satın alınmıştır. Edinme tarihi itibariyle mal rejimi sona ermiştir. Mahkemece, talebin Aile Hukuku'ndan kaynaklanan uyuşmazlık olarak nitelendirilip kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Talep, genel hükümlere dayalı olarak alacak niteliğinde olup mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bulunmadığından, anılan istek bakımından 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi görevli bulunmamaktadır. Uyuşmazlık 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere aile hukukundan (TMK.nun m.118-395) kaynaklanmadığından görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir....
Mahkemece, davanın muvazaalı tasarrufun iptaline ilişkin olup davacı tarafça muvazaanın kanıtlanamadığı, taraflar arasındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının ...1. Aile Mahkemesinin 1999/557 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu, davalı ... tarafından diğer davalı kız kardeşine yapmış olduğu parasal yardımın katkı payı alacağı davasında istenilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; taraf muvazaasına dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkin olup, mal rejimine ilişkin davanın başka bir dosyada derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bu yön mahkemenin ve tarafların kabulündedir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK.m.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır....
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliği içinde edinilen davalı adına edinilen taşınmazın arsası ve binanın yapılmasına müvekkilinin katkılarının olduğunu, müvekkiline ait takıların taşınmazın edinilmesinde satıldığını, taşınmazın arsasının 1997 yılında alındığını, binanında bir yıl içerisinde yapıldığını, 1998 yılından beri işbu taşınmazda oturmaya başladıklarını, taşınmazın tapuda edinme tarihi itibariyle edinilmiş mal olduğunu, taşınmazın mal ayrılığı rejimi döneminde edinildiği kabul edilmesi halinde de müvekkilinin kişisel malları ile taşınmazın edinilmesine katkısının olduğunu belirterek; öncelikle edinilmiş mallara katılma rejimine göre davalı adına kayıtlı malvarlığının tasfiyesi ile katılma alacağının kabulünü, Mahkeme aksi kanaatte ise mal ayrılığı rejimi doğrultusunda katkı payı alacağının kabulünü talep ve dava etmiştir. II....
Mal rejimine ilişkin davalar ise boşanmanın eki (fer'i) niteliğinde davalar olmadığını söylemekteler. Konunun çok tartışmalı olduğu ve henüz bir birlikteliğin gerek doktrinde ve gerekse uygulamada sağlanamadığı görülmektedir....
GEREKÇE : Dava mal rejimine yönelik alacak talebinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Aile Mahkemesinin 2013/1235 esas sayılı taraflar arasında görülmekte olan mal rejimine yönelik dosyanın onaylı örneğinin eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 25.01.2018(Prş.) ......
MAHKEMESİ Dava, evlilik birliği geçerli olduğu ve mal ayrılığı rejimine tabi bulundukları dönemde davacının bankadan aldığı kredinin davalı eşe verilmesi sebebi ile yapılan katkı payının tahsiline ilişkindir. Verilen hükmün temyiz incelemesi yukarıda gerekçeye göre dairemizin görevi dışındadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 20/06/2016 tarih 2016/10134 Esas 2016/10858 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere mal rejiminin tasfiyesine bağlı alacakların evlilik sona ermiş ise sona erme tarihinden, evlilik boşanma ile sona ermiş ise boşanma dava tarihi itibarı ile muaccel hale geleceği, bu nedenle mal rejimine dayalı alacak talebinde bulunulduğu ve kanundaki diğer koşullarında mevcut olduğu takdirde teminat durumu da mahkemece takdir edilerek ihtiyati haciz karar verilmesinin mümkün olacağı, ihtiyati haciz talep edildiği tarihte alacağın varlığının kanıtlanması gerekmez ise de sunulan delil ve belgelerle alacağın varlığının "yaklaşık ispat" ilkesi çerçevesinde muhtemel gözükmesi gerekeceği, taraflar arasında mal rejimi tasfiyesinden kaynaklanan alacağı muaccel olup ancak vadesinin gelmediği, İİK.257/2 maddesi gereğince vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı da borçlunun muayyen bir yerleşim yeri olmadığı veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak...
Mahkemece; “... ....Aile Mahkemesinin 2006/1106 E.sayılı davasında, taraflar arasında alacak borç ilişkileri iddia ve dava konusu edilmiş olup, bu davada ileri sürülmeyen alacak talebinin; mahkememiz dosyasında ileri sürülmesi mümkün görülmemiştir, gerekçesiyle” davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. ... ....Aile Mahkemesinin 2006/1106 Esas sayılı dava dosyasının incelemesinde; tarafların, karşılıklı olarak mal rejimine dayalı alacak davası açtıkları; mahkemece, dava konusu meskenle ilgili olarak bilirkişi tarafından belirlenen taşınmaz değerinden (75.947,88 TL’den); davacının, meskenin kredi borcundan kalan bakiyesini şahsi olarak ödediği ve icra takibine konu ettiği belirtilerek; ....500 TL düşülüp, bu şekilde paylaştırma yapıldığı; hükmün kesinleştiği anlaşılmaktadır. ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve mal rejimine dayalı alacak ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve mal rejimine dayalı alacak davasının reddine dair ... Aile Mahkemesinden verilen 02.02.2012 gün ve 795/94 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26.06.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı....