Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

plaka sayılı aracın edinme tarihi olan 02.02.2006'ya göre, davacının isteğinin 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devam maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK'nun 219, 229, 230, 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağına ilişkin olduğu ve bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK. m.235/1) katılma alacağı belirlenmesi gerektiği gözönünde tutularak tarafların bildirdiği deliller toplanıp sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde şekilde hüküm kurulması doğru değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kabulüne dair .... Aile Mahkemesi'nden verilen 10.04.2014 gün ve 283/404 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, boşanma davası ile birlikte açılıp tefrik edilen davada, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... Barsan vekili, davanın reddini savunmuştur....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkin olup, katılma alacağına tasfiye tarihi olan karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerekirken boşanma tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması usul ve yasaya aykırı ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasında davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, katkı payı alacağı yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine, katılma alacağı yönünden fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-birleşen davacı-karşı davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflardan ... vekili, asıl dava ve birleşen dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar ve araçlar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, karşı davanın reddini savunmuştur....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kısmen kabulü ile; davacının dava konusu taşınmazın mülkiyetinin müvekkiline verilmesi talebinin reddine, mal rejiminin tasfiyesi suretiyle hesaplanan 344.175,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın mülkiyetinin müvekkiline verilmesine ilişkin taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, mahkemece alacakların mahsubunun kabul edilmemesi hem dava ekonomisine hem de tarafların menfaatine aykırı olduğunu bu nedenle kararın müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, Mal Rejiminden kaynaklanan katılma alacağına ilişkindir....

          in beyanında geçen “eşya” kavramının taşınmaz ve taşınır mallar ile boşanmanın feri niteliğinde olmayan mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan “değer artış payı ve katılma alacağı” taleplerini de kapsadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de; ulaşılan sonuç isabetli değildir. Şöyle ki; boşanma dava dosyasının incelenmesinde protokolün 2. maddesinde “davalı ve şahsım olan davacı birbirimizden tazminat ve nafaka talebimiz yoktur” şeklinde, 3. maddesinde “eşyalar taksim konusunda da anlaşma sağlanmıştır” şeklinde düzenlemeler bulunduğu, davacı ...'...

            (Muhalif) KARŞI OY Dava, TMK’nun 202, 218, 219, 229, 230, 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mahkemece, “…uyuşmazlık konusu edinilmiş mal olan .......plakalı aracın bedelinin davacı tarafından karşılandığı, davalının bedeli ödediğine ilişkin savunmasını kanıtlayamadığı, davacı tarafından araç bedeli olarak davalı yerine ödenen paranın davalıya yapılan bağış niteliğinde bulunduğu, davacı tarafından açılan bağıştan rücu davasının ....... bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine …” karar verilmesi üzerine, davacı vekili tarafından temyiz edilen hüküm Daire çoğunluğunca onanmasına karar verilmiştir....

              Dava; 7694 ada 1 parsel 3 nolu bağımsız bölüm üzerindeki satın alma yoluyla tescil edilen 11/12 pay ile otomobil yönünden edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan TMK'nun 202, 218, 219, 227, 229, 230, 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğine değer artış payı alacağı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir....

                usule uygun harç da yatırmadığını, görüleceği üzere; huzurdaki davada davanın konusuz kalmasına dair bir durum mevcut olmayıp usulüne uygun şekilde talep edilip harçlandırılmayan bir istem söz konusu olduğunu, bu nedenle usul ve yasaya aykırı olarak hatalı nitelendirme ile verilen Yerel Mahkeme Kararı'nın kaldırılması gerektiğini, yerel mahkeme kararında; huzurdaki davaya konu istemin ziynet alacağına yönelik olduğu değerlendirilmiş olup dava konusunun hatalı şekilde ifade edilmesi nedeniyle işbu kararın kaldırılması gerektiğini, huzurdaki davanın; Karar'da belirtildiği gibi ziynet alacağı talebine yönelik bir dava olmayıp taraflar arasında Lüleburgaz Aile Mahkemesi 2021/15 Esas sayılı dosyası nezdinde görülen boşanma davasından tefrik edilmiş ve ardından İlk Derece Mahkemesinde yargılaması yapılmaya başlanan eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı istemli dava olduğunu, davaya konu istemin usulden reddi gerekirken İlk Derece Mahkemesi'nce karar verilmesine yer olmadığına...

                Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre, gerek 713 Sayılı TMK'nun 170.maddesi uyarınca mal rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mallardan kaynaklanan katkı payı alacağı, gerekse 4721 Sayılı TMK hükümleri gereğince yasal mal rejimi olarak benimsenen edinilmiş mallara katılma rejiminden doğan katılma alacağı şahsi hak niteliğinde alacak ... olup mülkiyet hakkı niteliğinde olmadığı, davacının mülkiyet isteme olanağının bulunmadığı, davacının bir akit ilişkisinin varlığı savı ile tapu kaydının kendi adına düzeltilmesini isteyebilmesi için aralarında MK'nun 634.maddeye uygun şekilde bir aktin varolması gerektiği, dava konusu olayda taraflar arasında illiyet bağını sağlayan akti bir ilişki bulunmadığından davacının mülkiyet isteme hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu