WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İddianın ileri sürülüş şekli, dosya kapsamına göre istinaf kanun yolu başvurusuna konu dava; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; 01.01.2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM m.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulacaktır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (eBK m.544, TBK m.646). Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM m.186/1)....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan tescil ... ile ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan tescil davasının reddine dair Çorlu Aile Mahkemesinden verilen 11.02.2009 gün ve 36/106 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, vekil edeninin çalışmaları karşılığında elde edilen gelirlerle evlilik birliği içinde edinilerek davalı eş adına kaydedilen ... Yapı Kooperatifi A Blok 22 nolu meskene ait hissenin 1/2 sinin bedelinin edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince davalıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2022/1027 ESAS 2022/1033 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2023 NUMARASI : 2021/572 ESAS 2023/89 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesi ile HMK m. 107 kapsamında belirsiz alacak davası olarak 1000 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Tasfiyeye konu taşınmaz, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 22.03.2011 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Tarafların anlaşmalarında belirttikleri hususlarda açıklayıcı bilgi ve delillerin bulunmadığı, ne şekilde mallarını paylaştıklarının somut olarak açıklanmadığı ve ayrıca anlaşma metni ve içeriğinin boşanma kararında yer verilmediği, mevcut beyanlarının boşanma davasının eki niteliğinde olmayan mal rejiminden kaynaklanan alacak taleplerinden feragat anlamı taşımayacağı anlaşıldığından, davanın esasının incelenerek tarafların delilleri toplanıp talepleriyle ilgili hüküm kurulması gerekirken; yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR DAVA TÜRÜ :İpoteğin Kaldırılması-Mal Rejiminin Ayrımına Dönüşümü Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz dilekçesinde temyiz eden vekili Av. ...'ın imzası bulunmamaktadır. Hükmü veren mahkemeye temyiz dilekçesinin UYAP işletim sistemi kullanılarak elektronik ortamda verilmesi, ya da fiziki olarak verilen belgenin elektronik ortama aktarılması mümkün ise de; birinci halde temyiz dilekçesinin güvenli elektronik imza ile imzalanmış olması ve bunun dilekçede açıkça belirtilmiş bulunması, ikinci halde de, başka bir ifade ile elektronik ortamdan fiziki örnek çıkartılmışsa, bunun aslının aynı olduğunun hakim veya görevlendirdiği yazı işleri müdürü tarafından imzalanıp, mühürlenmiş olması gerekir (HMK. md.445)....

        Davacı, ölen eşine ait Merkez Bankası döviz hesabında bulunan parayı, yurtdışında birlikte çalışarak kazançlarıyla biriktirdiklerini, söz konusu parayı 31.07.2003 tarihinde eşi adına açılan hesaba yatırdıklarını, bu paranın yarısının kendisine ait olduğunu diğer yarısı üzerinde de “edinilmiş mallara katılma” rejiminden kaynaklanan katılma alacağı olduğunu ileri sürerek, mal rejiminin tasfiyesi ile ölen eşinin edinilmiş malından 1/2 oranında katılma alacağı ve paranın yarısının da kendisine ait olduğunun tespiti ile bu miktarların kendisine ödenmesine karar verilmesini istediğine göre taraflar arasındaki uyuşmazlık ve hüküm, mal rejiminden kaynaklanan alacağa ilişkindir. Uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre Yargıtay Başkanlar Kurulunun 29.01.2009 tarihli ve (1) sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine, karşı davanın reddine dair ... 12. Aile Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı-karşı davalı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuş, karşı davanın ise reddini savunmuştur. Davalı-karşı davacı ... vekili, asıl davanın reddini savunmuş, karşı dava dilekçesinde belirtilen mallar nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur....

            İddianın ileri sürülüş şekli, dosya kapsamına göre istinaf kanun yolu başvurusuna konu dava; mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere; 01.01.2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM m.170). TKM'de, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenleme mevcut olmadığından, eşlerin bu dönemde edindikleri mal varlığının tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık, aynı kanunun 5.maddesi yollamasıyla Borçlar Kanunu'nun genel hükümleri göz önünde bulundurularak "katkı payı alacağı" hesaplama yöntemi kurallarına göre çözüme kavuşturulacaktır. Zira Borçlar Kanunu, Medeni Kanunun tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir (eBK m.544, TBK m.646). Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM m.186/1)....

            Yargıtayın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin kanunda yazılı sebeplerden biri ile sona ermiş olması gerekir.(TMK m.180, 206, 208, 225) Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu olması için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Ön koşul gerçekleşmeden mal rejimine ilişkin davaların görülmesi ve sonuçlandırılması mümkün değildir. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda, usul ekonomisi gereğince (6100 s.lı HMK m.30) bekletici mesele yapılmalıdır....

            UYAP Entegrasyonu