Mahkemece; bu kredinin mal rejiminin devamı süresince ödenen miktarı belirlenip, belirlenecek bu miktarın TMK'nun 219 vd maddeleri gereğince edinilmiş mal olduğunun kabulü ile tasfiyesi yapılması gerekir iken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir....
Evlilik sona ermeden tasfiye, sadece TMK. 208. maddesindeki durumda, noterlik eliyle (TMK.m.205) yapılacak bir sözleşmeyle mevcut mal rejimi yerine yeni mal rejimi seçilmesi veya haklı sebebin varlığı ve mahkeme kararıyla mevcut mal rejiminin mal ayrılığına dönüşmesine karar verilmesi durumlarından sonra söz konusu olabilir. Anlaşmalı boşanmada, tarafların talebi ve anlaşmasıyla hakim tarafından mevcut mal rejiminin anlaşmalı olarak tasfiyesine karar verilebilir. Anlaşmalı boşanma davası sonucu hakim tarafından kendiliğinden mal rejiminin tasfiyesine ilişkin karar verilemez. Anlaşmalı boşanmada tarafların anlaşmaları gereken boşanmanın mali sonuçları, sadece boşanmaya bağlı nafaka ile maddi/manevi tazminat (TMK.m.174) hususlarına özgüdür. Mal rejiminin tasfiyesi konusunda bir anlaşma zorunlu değildir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı yan mal rejimi tasfiyesi istemişse de mal rejimi tasfiyesi için harç yatırılmadığını, mal rejiminin tasfiyesi talep edilmişse de davacı yan 2.000,00 TL tazminat talebi ile harçlandırma yaptığını, mal rejimi tasfiyesi kapsamında tazminat talebi olamayacağından ve de davacı tarafça herhangi bir alacak talebi bulunmadığından usulüne uygun olarak açılmış ve harçlandırılmış bir mal rejimi davası bulunmadığını, mal rejimine ilişkin tefrik kararı verilmesine rağmen boşanma davası içinde tedbir tesis edildiğini, mal rejimi, boşanmanın fer'i niteliğinde olmayan, ayrı bir tahkikat gerektiren alacak davası konusu olduğunu, mahkemece usulüne uygun açılmış bir dava olmamasına rağmen, mal rejimi bakımından tefrik kararı verilmişse de yeni esas dosyası üzerinden değil hala boşanma dava dosyası üzerinden tedbir tesis edildiğini, boşanma davasının fer'i niteiğinde olmadığı halde mal rejimindeki tedbire ilişkin kararın boşanma dava dosyası esası üzerinden...
Taraflar, 17.08.1987 tarihinde evlenmişler, 01.07.2009 tarihinde açılan anlaşmalı boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 25.11.2009 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra bir yıl içinde başka mal rejimi seçilmediğinden, taraflar arasında bu tarihe kadar 643 sayılı TKM.nin 170.maddesi uyarınca mal ayrılığı, bu tarihten sonra edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202). Yanlar arasındaki mal rejimi, boşanma davasının açıldığı 01.07.2009 tarihinde sona ermiştir (TMK.nun 225/2). Dava konusu 726 ada 11 parsel üzerindeki 6 nolu bağımsız bölüm 01.12.2006 tarihinde satın alınarak davalı ... adına tescil edilmiştir. Dosya muhtevasına ve tapu kaydına göre, dava konusu 6 nolu bağımsız bölüm, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.12.2006 tarihinde satış yoluyla davalı ... Tanç adına tescil edilmiştir....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TMK'nın 170. m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (4721 sayılı TMK'nın 225/2. m.) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4721 sayılı TMK'nın 202. m.). Dava konusu 3935 ada 3 parsel üzerindeki binanın 7. kat 42 nolu bağımsız bölümü, 16.09.2005 tarihinde satış yoluyla davalı Funda adına tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmazın alım tarihi itibarıyla taraflar arasında "edinilmiş mallara katılma rejimi" geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nın 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı 19.10.2007 tarihi itibariyle sona ermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejiminin tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair ... 3. Aile Mahkemesi'nden verilen 29.12.2011 gün ve 460/784 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde alacak isteğine ilişkin olarak görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nın 178. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi kaçırıldıktan sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, Asliye Hukuk Mahkemesi'ne görevsizlikle gönderilen 2012/1021 esas-2014/1226 karar sayılı dosyadaki davanın, ... plakalı aracın muvazaa nedeniyle satışının iptali isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Temyize konu eldeki dava ise, tarafların evlilik birliği içinde edinildiği ve daha sonra satıldığı iddia edilen aynı araca ilişkin mal rejiminin tasfiyesi kapsamında katılma alacağı isteğine ilişkindir. Görüldüğü üzere her iki davanın konusu birbirinden farklıdır....
Mahkemece Mal rejimin tasfiyesi davasının boşanma davasından önce açıldığı bu nedenle kanunda belirtilen dava şartının gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın USULDEN REDDİNE karar verilmiş ise de; bu karara katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki; kural olarak, boşanma kararı kesinleşmedikçe mal rejiminin tasfiyesi gerçekleştirilemez. Ancak boşanma kararının kesinleşmesinden sonra tasfiye gündeme gelir. Ne var ki, usul ekonomisi gözetilerek henüz mal rejimi davası derdest iken açılan ve devam eden boşanma davasının bulunması halinde boşanma davasının sonucunun beklenmesi bakımından bekletici mesele yapılması öteden beri Yargıtayın uyguladığı bir ilkedir. Direnme kararı üzerine Hukuk Genel Kuruluna intikal eden bir dava nedeniyle, Hukuk Genel Kurulunun 27.06.2012 tarihli ve 2012/8- 268 Esas, 2012/420 sayılı kararında, mal rejimi davasında, boşanma davasının sonucunun beklenmesi gerektiğine karar verilmiştir....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m). Dava konusu edilen 4001 ada 13 parsel 22 nolu bağımsız bölüm 23.06.2008 tarihinde satış yolu ile davalı adına tapuya tescil olmuştur. Dava konusu itibariyle edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağı isteğine ilişkindir. Katılma alacağı, eklenecek değerlerden (TMK'nun 229) ve denkleştirmeden (TMK'nun 230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malların (TMK'nun 219) toplam değerinden bu mallara ilişkin borçları çıktıktan sonra kalan artık değerin yarısı üzerinde (TMK'nun 231) diğer eşin alacak hakkıdır....
Eşler arasınaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava konusu taşınmaz 28.03.2008 tarihli satış sözleşmesi ile davalı adına satın alınmıştır. Dava, taşınmazın edinme tarihi itibariyle mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağına ilişkindir. Tarafların boşanmasına ilişkin ...... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 2010/116 Esas ve 2011/4 Karar sayılı ilamı 19.04.2012 tarihinde kesinleşmiş olduğundan taraflar arasındaki mal rejimi boşanma dava tarihi olan 28.04.2010 tarihinde sona ermiştir. Zamanaşımı ise bu ilamın kesinleştiği tarih olan 19.04.2012 tarihinden itibaren işlemeye başlamış eldeki dava 12.07.2012 tarihinde açılmıştır....