Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yapılarak şimdilik her müvekkili için 1.000,00 TL, bedelde indirim tutarları ile ihtarname ücretinin avans faizi ile birlikte müvekkillerine ödenmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

ye teslim edilen malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı mal nedeniyle davacı şirketin maddi ve manevi zarara uğrayıp uğramadığı, varsa maddi-manevi zarar tutarının ne olduğu, davalı ... A.Ş. İle davalı ... ... Ltd. Şti. Arasında bayilik ilişkisi bulunup bulunmadığı, varsa bayilik ilişkisi nedeniyle ve yine varsa davacı şirket zararlarından davalı ... ... A.Ş.'nin sorumlu olup olmadığı, davacı ...'in ayıplı mal nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmasının gerekip gerekmediği, sonuç itibariyle davacılar lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesinin gerekip gerekmediği ile gerekirse tutarının ne kadar olması gerektiği hususlarından ibarettir. Birleşen dava yönünden ise taraflar arasındaki ihtilaf; Çumra İcra Müdürlüğü'nün ......

    (Yargıtay HGK nun 2017/2475 esas ,2021/246 karar sayılı ilamı) Davalı tarafından davacı şirketen satın alınan aracın ayıplı olması nedeniyle İstanbul 8.Tüketici Mahkemesi'nin 2014/661 esas-2016/672 karar sayılı dosyasında malın ayıplı olmasından kaynaklı aracın misli ile değişimi veya bedelin iadesi davası açılmış ve mahkemece malın misli ile değişimi mümkün olmadığından araç bedelinin tüketiciye iadesi ile malın satıcıya iadesine karar vermiştir....

      Davalı-karşı davacı vekili; yetki itirazında bulunmuş, müvekkilinin aldığı mobilyaların bedelinin ödendiğini, ürünlerin ise ayıplı olduğunu savunmuş; karşı davada malın ayıbının giderilmesi gerektiğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesinde genel yetkili mahkemenin davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, 10. maddesinde ise sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu hükmünün yer aldığı gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Asıl dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkin olup; karşı dava, davalı tarafından satın alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 6100 sayılı HMK'nın 6. ve 10. maddesi uyarınca ......

        Tüm dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde: davalıya satışı yapılan taşınmazda bilirkişiler tarafından ittifakla eksik ve ayıplı işler tespit edilmiştir. Bilirkişiler tarafından tespit edilen eksik ve ayıplı işler; taşınmazın satışı için yapılan tanıtım, katalog, internet portalındaki reklam ve ilanlarında davalının vaat ve taahhüt ettiği işler olup bunların yapılmaması yasa kapsamında ayıp hükmündedir. Yukarıda belirtilen yasa hükümleri gereğince malın ayıplı olması halinde tüketicinin seçimlik hakları belirlenmiştir. Davacı tüketici ayıplı maldan dolayı bedelde indirim seçimlik hakkını kullanmak istemektedir. Davacıya satışı yapılan taşınmazda eksik ve ayıplı imalatların varlığı açıkça belirlenmiş ,son alınan bilirkişi ek raporuyla satış tarihi itibariyle taşınmazda eksik ve ayıplı ifa bedelinin belirlendiği alınan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olarak kabul edildiğinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur."...

        CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından teslim edilen malzemelerin bir kısmının ayıplı olduğunu ancak müvekkilinin üstlendiği işin ivedi olması nedeniyle ayıplı malları kullandığını, davacı tarafın şifahen ayıbı telafi edeceklerini bildirdiğini, bu nedenle faturaların muhasebe kayıtlarına işlendiğini, bedelde indirim konusunda mutabakat sağlanabileceğini savunarak davanın reddini istemiştir. III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

          Esas sayılı takip dosyasında, "faturadan doğan alacak" sebebine dayalı olarak 57.446,27 TL asıl alacağın tahsili istemiyle 04/06/2018 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, itiraz üzerine takip durmuştur. Davacı tarafça, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davalı taraf ürünlerin ayıplı olduğunu savunmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 23/1-c maddesi; "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır." şeklinde düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 223/2....

            İcra Müdürlüğü'nün 2018/19656 Esas sayılı takip dosyasında, "faturadan doğan alacak" sebebine dayalı olarak 57.446,27 TL asıl alacağın tahsili istemiyle 04/06/2018 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, itiraz üzerine takip durmuştur. Davacı tarafça, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilmesi istemiyle eldeki dava açılmıştır. Davalı taraf ürünlerin ayıplı olduğunu savunmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK)'nun 23/1- c maddesi; "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava eser sözleşmesine dayalı ayıplı malın reddi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

              Fıkrası uyarınca satış bedelinde indirim talep eden davacı için satım bedelinde yapılacak indirim miktarının, Yargıtay'ın yerleşik uygulamasına göre, "nispi metod" olarak adlandırılan hesaplama yöntemine göre belirlenmesi gerekmektedir. Nisbi metod yönteminde, satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu