Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, satış konusu malın ayıplı olduğu kabul edilmiş, bedelden indirime karar vermiştir. Satış konusu granitler davacı tarafından, TSE garantili, I. sınıf ürün kabul edilerek turizm sektöründe faaliyet gösteren otelin kahvaltı salonu, restaurant kafeterya olarak hizmet veren teras zemininde kullanıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayın özelliklerine göre, ayıplı ürünleri davacı alıcı kabule zorlanamaz. Satılanın alıcı tarafından kullanılması mümkün değil, önemli nitelikleri yok veya satıcı alıcıyı aldatmış ise hakim bedelden indirime karar veremez. ../.. Sözleşmeden dönme halinde, TBK. m. 229/1-III ve II'de alıcıya ayıplı mal devrinden dolayı uğramış olduğu doğrudan zararları ile diğer (dolaylı) zararların giderilmesini isteme hakkı tanınmıştır. Ayrıca alıcının TBK. m. 227/II'ye göre genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı da bulunmaktadır....

    DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında malın ayıplı olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi ve manevi tazminat istemine İlişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nm355. Madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşması olarak yapılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince istinaf edilmiştir....

    Dava; ayıplı araç satışı nedeniyle bedelde indirim talebine ilişkindir. Dava dosyası incelendiğinde, davacı ile davalı arasında 29.05.2020 tarihinde araç satışına ilişkin sözleşme yapıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu edilen ayıpların niteliğinin ne olduğu ve davacının söz konusu ayıpları ihbar yükümlülüğü bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 8. maddesinde yer almaktadır. Ayıp; yasa ya da sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği ya da olmaması gereken vasıfların olmasıdır. Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesinde düzenlenmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir....

      Manevi tazminatta amaç kişinin zararını gidermek değil, manevi tatmin, teselli sağlamak ve ayrıca zenginleşmeye sebebiyet vermemek olduğu dikkate alındığında manevi tazminat şartlarının gerçekleştiğinden davanın kısmen kabulüne karar verildiği" gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3.000,00 TL manevi tazminat, 6.000,00 TL maddi tazminat karşılığı olmak üzere toplam 9.000,00 TL'nin 23/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Dava; Ayıplı ifadan dolayı edimin ayıpsız misli ile değiştirilmesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

      Mahkemece davalının siparişi üzerine Türkiye'ye gelen ikinci parti mal üzerinde herhangi bir ayıp incelemesi yapılmadığı, davalının malı gümrükten çekmeyerek millileştirilmesine neden olduğu gerekçesiyle, ikinci parti malın 170.420 USD bedelinden sorumlu olduğu, karşı davada birinci parti malın ayıplı olması nedeniyle semenden tenzilat yapılarak 49.649 USD ve 470,56 YTL' nin karşı davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle 6.8.1998 tarihinde teslim alınan 78.400 USD tutarlı birinci parti derinin ayıplı olduğunun, ancak davalı yanca kullanılmış olması sebebiyle iadesinin mümkün olmadığı gözetilerek semenden indirim yapılmasında, ikinci parti malda ayıp bulunduğu tespit edilmeden, malı gümrükten çekmeyen davalının malın millileştirilmesine neden olduğundan bedelinden sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-karşı davacının ve davacı-karşı davalının...

        Ayıptan sorumluluk aynı kanunun 9. maddesinde, seçimlik haklar 11. maddesinde ve Garanti Belgesi ile ilgili hükümler de 11. maddesinde düzenlenmiştir. 13/06/2014 tarih ve 29029 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Garanti Belgesi Yönetmeliği'nin 9- (1) maddesinde ise; “tüketicinin, ücretsiz onarım hakkını kullanması halinde malın; a) Garanti süresi içinde tekrar arızalanması, b) Tamiri için gereken azami sürenin aşılması, c) Tamirinin mümkün olmadığının, yetkili servis istasyonu, satıcı, üretici veya ithalatçı tarafından bir raporla belirlenmesi, durumlarında; tüketici malın bedel iadesini, ayıp oranında bedel indirimini veya imkan varsa malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini satıcıdan talep edebilir. Satıcı, tüketicinin talebini reddedemez. Bu talebin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur." hükümleri düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK'nın 11- (1) maddesinde; malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 09.07.2020 tarih ve 2019/1246E. 2020/628K. sayılı kararının manevi tazminat talepleri yönünden reddolunan kısmının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılması ve manevi tazminata yönelik taleplerinin kabul edilerek 10.000,00- TL manevi tazminat tutarının dava tarihi itibarı ile işleyecek yasal faizi ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Alıcının, malın ayıplı olduğunu bilmiyor olması gerekmektedir. Gizli ayıplarda, alıcının malın ayıplı olduğunu bilmesi mümkün değildir. Olağan gözden geçirme, malın alınırken kabaca gözden geçirilmesidir. İlk bakışta görülebilecek olan ayıplar mevcutsa, satıcının ayrıca bunu üstlenmesine gerek yoktur. Bu gibi durumlarda, sorumluluk aranmaz. d) Ayıptan sorumluluk sözleşme ile kaldırılmıyor olmalıdır e) Alıcı ayıbı kabul etmemiş olmalıdır f) Alıcı ayıptan doğan sorumluluk hükümlerinden yararlanabilmek için kanunun kendisine yüklediği külfetleri yerine getirmiş olmalıdır. Alıcıya kanunen yüklenen külfetler, satılanı gözden geçirme ve varlığı iddia edilen ayıpları satıcıya bildirme külfetleridir. Alıcı, satın aldığı malı gözden geçirmek ve herhangi bir ayıp halinde de bunu satıcıya bildirmek zorundadır . Bu zorunluluklar TBK. .... 223’te düzenlenmiştir....

          Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır. Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olmakla:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir....

          UYAP Entegrasyonu