Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

imalata rastlanmadığı ve sorunsuz çalıştığı anlaşıldığından, davacının bedelde indirim talebinin taktiri mahkemeye ait olmak üzere yerinde olmadığı belirtilmiştir....

    gizli ayıplı olarak satılan malın ayıbını öğrendikten sonra TKHK nun ll. maddesi gereğince satıcıya gerekli bildirimde bulunarak, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme seçimlik hakkını kullanmak istediğini, satıcı tarafından talebinin karşılanmadığını, iş bu davaya ilişkin öncelikle zorunlu arabuluculuk yoluna gidilmiş olup, davalı yanca arabuluculuk görüşmesine iştirak etmemesi sebebiyle herhangi bir sonuç alınamadığını, ayrıca bilindiği üzere aracın kilometresini hileli bir şekilde düşürmenin Türk Ceza Yasalarınca suç teşkil etmekte olduğunu, bu nedenlerle hileli olarak kilometresi düşürülen ve müvekkiline ayıplı şekilde satılan "34 XX 210" plakalı aracın satış bedelinden ayıp oranında indirim yapılmak suretiyle, bilirkişi raporundan sonra artırılmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 12.000,00- TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    kullanıldığı ve kendilerinin konaklamadığı gece yabancı uyruklu bir müşterinin bu odada kaldığı iddiasının soyut iddia mahiyetinde olduğu ve davalı tarafça da kabul edilmediği, davacıların iade talep ettikleri meblağın iddia olunan koşullar nedeniyle otelde geçirilmeyen 2 gece ücreti 9.200,00 TL ve ayıplı hizmet nedeniyle kalan 2 gece ücreti olan 9.200,00 TL den %50 indirim yapılması ve buna ek olarak manevi tazminat talebi olduğu hizmete ilişkin bedelde indirim talep edilen 13.800,00 TL(9.200,00 TL+4.600,00 TL)'nin tanıkla ispat sınırının üzerinde olduğu ve ispata elverişli tanık beyanı dışında bir delil bulunmadığı hizmetin gereği gibi ifa edilmediğini ispat yükü davacılara ait olmakla, dayanılan bilirkişi delili davacı tarafça ileri sürülmediğinden ve iddia olunan vakaların yaşandığı tarihteki durumunun keşif marifetiyle tespiti mümkün görülmediği..." gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir....

    Aşırı yararlanmanın koşulları varsa bu konuda da mahkemede dava açılabilir TBK m. 28), anlaşma belgesinin sahte olması, anlaşmanın geçersizliği, anlaşma hükümlerinin yorumlanmasına ihtiyaç bulunması, icra edilebilir bir anlaşma bulunmaması gibi durumlarda dava açılması ve bu hususların mahkemece incelenip karara bağlanması mümkündür. Yukarıda açıklamalar kapsamında somut olayda, davacı ile davalı arasında özel üretim oluk makinesine ilişkin eser sözleşmesi bulunmaktadır. Davacı tarafça makinenin ayıplı olduğu iddiasıyla Manisa Arabuluculuk Bürosu 2020/246 dosya numarası, 2020/74413 arabuluculuk numarası ile ayıplı malın ve ödenen malın bedel iadesi veya ayıp oranında indirim ve yapılan masrafların iadesi için arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. Anlaşma tutanağına göre taraflar çekişme konusunun Uygun İnşaat Taahhüt Toprak Mahsulleri Mobilya Otomotiv Yedek Parça Tekstil Ürünleri İç ve Dış Tic Ltd. Şti. tarafından, Kurteş Soba İnşaat Taahhüt Sanayi Tic. Ltd....

      Üretici veya ithalatçı malın kendisi tarafından piyasa sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. 11- (3)- Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır. 6502 Sayılı Kanun'un 56/3. maddesine göre "Tüketici bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından onarım hakkını kullanmışsa, malın garanti süresi içinde tekrar arızalanması veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hâllerinde 11 inci maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir. Satıcı tüketicinin talebini reddedemez....

      Noterliği' nin 17/09/2020 tarih ve .... yevmiye numaralı ihtarının incelenmesinde; Mahkememiz dosyası davacısı tarafından, yine mahkememiz dosyası davalısı muhatap alınarak 17/09/2020 tarihinde, dava konusu satışı gerçekleşen aracın ayıplı olduğundan bahisle, ayıplı malın iadesi ve bedelinin geri istenmesi konulu ihtar gönderildiği anlaşılmıştır....

        nin TKHK'nun 30 vd. hükümleri gereğince sorumlu olduğunu, davalı inşaat şirketi ile davalı bankanın da bu nedenle müteselsilen sorumlu olduğunu ve davalı inşaat şirketi tarafından sözleşmeye aykırı eksik ve ayıplı olarak imal edilen hususlar için indirim bedeli, Ziraat Katılım Bankası AŞ'den kullandırmış olduğu krediler için de indirim miktarı oranında kredilerden indirim bedeli talebi ile, bu davayı açtığı, akabinde dosyaya sunmuş olduğu 09.09.2019 tarihli beyan dilekçesinde de açıkça davalılardan Ziraat Katılım Bankası AŞ.'...

        Talebin incelenmesinde; - Taraflar arasında malın teslimi noktasında ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasında birden fazla alım - satım ilişkisi ve buna dayalı teslim bulunmaktadır. Yargılamaya konu ayıplı malın hangi tarihte teslim edildiği dosya içerisindeki kayıtlardan anlaşılamamaktadır....

          Malın montajının tüketici tarafından yapılmasının öngörüldüğü hâllerde, montaj talimatındaki yanlışlık veya eksiklik nedeniyle montaj hatalı yapılmışsa, sözleşmeye aykırı ifa söz konusu olur." denilmektedir, 6502 sayılı T.K.H.K.'nın 8.vd.md göre: Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir....

          -KARAR- Davacı vekili, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini, müvekkilinden alınan malın ayıplı olmadığını, sorun varsa da bunun davalının uygulama aşamasındaki deneyimsizliğinden kaynaklandığını ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıdan alınan zemin kaplama malzemesinin ayıplı olduğunu, durumun 05.12.2011 tarihli ihtarname ile davacıya bildirildiğini, tespit raporu ile de malzemenin ayıplı olduğunun anlaşıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir....

            UYAP Entegrasyonu