Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir. Bu karine, malın veya ayıbın niteliği ile bağdaşmıyor ise uygulanmaz. (2) Tüketicinin, sözleşmenin kurulduğu tarihte ayıptan haberdar olduğu veya haberdar olmasının kendisinden beklendiği hâllerde, sözleşmeye aykırılık söz konusu olmaz. Bunların dışındaki ayıplara karşı tüketicinin seçimlik hakları saklıdır. Ayıplı mal sebebiyle tüketicinin seçimlik hakları aynı yasanın 11.maddesinde düzenlenmiş olmakla:"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,seçimlik haklarından birini kullanabilir....
Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır. (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı tüketici tarafından 05.08.2020 tarihinde satın alınan "0" km aracın tavan boyasında bir süre sonra renk atmalarının ve dökülmelerin meydana geldiği sabit olup, aracın üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu derece mahkemelerinin de kabulündedir. Satılan malın ayıplı olması nedeniyle davacı, 6502 sayılı Kanun ile kendisine tanınan seçimlik haklarından "malın ayıpsız misli ile değişimi " yönündeki hakkını davalı satıcıya karşı kullanmıştır. 3....
takıldığının tespit edildiğini belirterek davanını kabulü ile ayıplı malın yenisi ile değişimine veya araç bedeli 57.000 TL'nin dava tarihi itibariyle yasal faizi ile birilkte tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, ayıplı mal nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Gerek yerel mahkemece, gerek istinaf mahkemesince davalı tarafından davacıya gönderilen 28.11.2013 tarihli e-posta iletisinde açıkça satın alınmış su sayaçlarının kullanım amacına uygun olmadığı, malın ayıplı olduğunun kabul edildiği sonucuna varılmış ise de, davalı tarafından davacıya gönderilen yukarıda belirtilen 28.11.2013 tarihli e-posta iletisindeki beyanı açıkça satıma konu malların ayıplı olduğunun kabulü niteliğinde değildir. Müşteri memnuniyeti açısından mallar üzerinde inceleme ve tespit yapılabileceği varsa satıcıdan kaynaklanan bir sorumluluğun yerine getirileceği belirtilmiş, ancak davacı tarafından davalının bu istemi yerine getirilmemiştir....
-TL kısmına yapılan itirazın iptaline, fazla istem ile inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle satım konusu malların ayıplı olması nedeniyle semenden indirim yapılmasında usulsüzlük bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Alacak ticari satımdan kaynaklanmakta olup, malın alıcısı (borçlu) tarafından bilinebilecek durumdadır. Bir başka anlatımla likittir. Bu halde mahkemece İİK.nun 67/2.maddesi dikkate alınarak icra inkar tazminatına hükmolunmak gerekirken, bu konudaki istemin reddi yerinde görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, satın alınan otomobilin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir....
Tüm dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde: davalıya satışı yapılan taşınmazda bilirkişiler tarafından ittifakla eksik ve ayıplı işler tespit edilmiştir. Bilirkişiler tarafından tespit edilen eksik ve ayıplı işler; taşınmazın satışı için yapılan tanıtım, katalog, internet portalındaki reklam ve ilanlarında davalının vaat ve taahhüt ettiği işler olup bunların yapılmaması yasa kapsamında ayıp hükmündedir. Yukarıda belirtilen yasa hükümleri gereğince malın ayıplı olması halinde tüketicinin seçimlik hakları belirlenmiştir. Davacı tüketici ayıplı maldan dolayı bedelde indirim seçimlik hakkını kullanmak istemektedir. Davacıya satışı yapılan taşınmazda eksik ve ayıplı imalatların varlığı açıkça belirlenmiş ,son alınan bilirkişi ek raporuyla satış tarihi itibariyle taşınmazda eksik ve ayıplı ifa bedelinin belirlendiği alınan rapor denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olarak kabul edildiğinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur."...
GEREKÇE: Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır.7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....
GEREKÇE : Dava, ayıplı teslim nedeniyle ayıpsız misliyle değişim olmadığı takdirde bedelde indirim ve tazminat davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediği noktasındadır. 7155 sayılı Yasanın 20. Maddesi ile 6100 Sayılı TTK'na eklenen 5/A maddesinde; konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olarak düzenmiş olup, 7155 sayılı Yasanın 23....