Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın müvekkili şirkete temlik edildiğini, ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığından takibin kesinleştiğini, dosyanın hiçbir aşamasında borçlu tarafından itirazda bulunulmadığını, takibe, ödeme emrine, borca ve faize itiraz ile takibin durdurulmasına yönelik taleplerinin reddi gerektiğini, İİK md 82/12'e dayalı haczedilmezlik şikayetinin İİK md 16/1 gereği 7 günlük süreye tabi olduğunu, davanın süre yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava 3. kişinin, İİK’nun 96. vd. maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli değildir. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, aynı tarihli haciz işlemine karşı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, söz konusu talebin ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/68 Esas 2013/232 Karar sayılı dosyasında görüldüğü, bir kısım mahcuzlar bakımından kısmen kabul kararı verildiği anlaşıldığından, kararda haczedilmezlik şikayeti kabul edilen mahcuzlar ile istihkak iddiasına konu olan mahcuzlar karşılaştırılarak, haczedilmezlik şikayeti kabul edilen mallar bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Açıklandığı şekilde, söz konusu ipotek şerhinin haczedilmezlik şikayetine engel teşkil etmediğinin belirlenmesi halinde, maişiyet şikayeti yönünden, davacının haciz anında kanunen bakmakla yükümlü olduğu kişilerin malvarlığının bulunup bulunmadığı, geçimlerini nasıl temin ettikleri belirlendikten ve belirtilen eksiklikler giderildikten sonra, bilirkişi kurulundan açıklanan şekilde davacı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin elde ettiği gelirleri mevcut ise, bunlar da hesaba katılmak suretiyle, davacının aylık ve yıllık net geliri, haczedilemeyeceği ileri sürülen taşınmazlara davacının ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimini karşılamak bakımından ihtiyacı olup olmadığı belirlenmelidir. Bilirkişilerce yerleşik uygulamaya aykırı olarak hesaplama yapılması karşısında, raporun hüküm kurmaya yeterli olmadığı, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun yerinde olduğu anlaşılmıştır....
Taraflar arasındaki meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti nedeniyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir. Kararın taraflar vekilleri tarafından ayrı ayrı istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun her iki taraf yönünden esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayetçi borçlu vekili isteminde; takip dosyası kapsamında haczedilen evinin haline münasip evi olduğunu belirterek ev üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II....
İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, dava konusu taşınmaza 12/10/2016 tarihinde haciz konulduğu, alacaklı vekilinin 20/07/2017 tarihinde satış talebinde bulunarak aynı tarihte 4.000,00 TL satış avansını dosyaya yatırdığı, dolayısıyla haczin ayakta olduğu anlaşılmıştır....
nın 82/12 maddesine dayalı meskeniyet iddiasına ilişkin şikayet niteliğindedir. İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir.Şikayet süresi haczin bildirimi tarihinden değil, öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nce belirlenen meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, (şikayete konu taşınmaz üzerindeki) haczin öğrenilme tarihi ile başlar. Dolayısıyla, ayrıca 103 davetiyesinin, 103 davetiyesi gönderilmemiş ise kıymet takdir raporunun tebliği ile hak düşürücü süre yeniden işlemeye başlamaz. İİK’nin 8/a maddesinde “İcra ve iflas dairelerince yapılacak her türlü icra ve iflas iş ve işlemlerinde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi kullanılır; her türlü veri, bilgi, belge ve karar, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla işlenir, kaydedilir ve saklanır” düzenlemesi bulunmaktadır. HMK’nin 199....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. İstinaf incelemesine konu olayda, davacıya dava konusu haciz işlemiyle ilgili olarak 103 davetiyesinin 31/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğ işleminin usulsüzlüğü ayrıca şikayete konu edilmediği gibi dava dilekçesinde de bu yönde bir iddia bulunmadığı, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddia edilmeden mahkemece kendiliğinden bu hususun değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
O halde mahkemece yapılması gereken iş, öncelikle davacı vekiline maişet iddiasına konu taşınmazın hangisi olduğu açıklattırılması daha sonrasında şikayetçi çiftçilikle geçimini sağladığını belirtmiş olduğundan, mahkemece öncelikle borçlunun çiftçilik ile uğraşıp uğraşmadığı hususu, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile İlçe Ziraat Odası Başkanlığı'ndan sorularak, çiftçi olduğunun tespiti halinde söz konusu taşınmazdaki tam veya hisseli mülkiyet durumu ve ekilen ürün durumu, borçlunun ve birlikte yaşadığı eşinin adına kayıtlı taşınmaz ve araçlarla, SGK kayıtları getirtilerek aldıkları ücret veya maaşın mevcut olup olmadığı ve belirlenmek suretiyle, şikayete konu taşınmazdan elde edilen gelir değerlendirilerek borçlunun kendisinin ve ailesinin geçimi için yetecek miktarı ayrılıp varsa fazlasıyla ilgili şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile haczedilmezlik şikayetinin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup...
YANIT: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, takibin ipoteğe dayalı takip olduğunu, ipotekli gayrimenkul için meskeniyet iddiasının ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması veya haciz tarihi itibariyle ipotek borcunun ödenmiş olması halinde mümkün olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, yerel mahkemenin eksik araştırma ve vakıalar ile hukuki nitelendirmenin hatalı yapılmasına dayalı olarak hatalı hüküm kurduğunu belirterek, hukuka yasaya ve yönteme aykırı yerel icra hukuk mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir....
GEREKÇE; Uyuşmazlık, 3.kişinin aile konutu şerhi ve meskeniyete dayalı haczedilmezlik iddiaları nedeni ile borçluya ait taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması, satış kararının kaldırılması talebine yöneliktir. Mersin 8.İcra Dairesinin 2016/4881 esas sayılı dosyası incelendiğinde, takip türünün kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi olduğu, takip borçlularının T5 ve Ramazan Özdemir olduğu şikayetçi T1 satış ilanının ilgili sıfatıyla 11/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Şikayet dilekçesinin mahkemeye 06/09/2018 tarihinde verildiği görülmüştür. Şikayetçinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede: İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar(Yarg. 34 XX 330/6563 2020/1979)....