Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 23/06/2004 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 21/09/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup davacı; davalı noterin sahte nüfus kaydı ile yapılan araç satış sözleşmesi nedeniyle sorumlu olduğu ileri sürülerek istemde bulunulmuştur. Davalı, olayda kasıt ve kusurunun bulunmadığını, davanın sahte kimliği kullanan ...n'a tevcih edilmesi gerektiğini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... aralarındaki tazminat davasına dair ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 23/12/2020 tarihli ve 2018/123 E. 2020/531 K. sayılı hükmün düzeltilerek onanması hakkında Dairece verilen 15/06/2021 tarihli ve 2021/1523 E. 2021/6597 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

      Noterin sahte belgeler ile işlem yapması hatalı ve eksik bir işlemdir. Somut olayda; dava dışı gerçek malik ....e ait aracın davalı ... tarafından dava dışı kişilere kiraya verildiği; aracın, kiralama süresi sonunda teslim edilmediği, sahte belgeler kullanılarak davalı noter ...'...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına göre uyuşmazlığın ve temyizin bir bölümünün Noterlik Kanununun 165. maddesine dayalı Noterin Sorumluluğuna ilişkin olmasına, noterin davada taraf olmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 12/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ve temyizin bir bölümünün Noterlik Kanununun 165. maddesine dayalı noterin sorumluluğuna ilişkin olmasına, noterin davada taraf olmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 12/06/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ve temyizin bir bölümünün Noterlik Kanununun 165. maddesine dayalı Noterin sorumluluğuna ilişkin olmasına, Noterin davada taraf olmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 25/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ve temyizin bir bölümünün Noterlik Kanununun 165. maddesine dayalı Noterin Sorumluluğuna ilişkin olmasına, noterin davada taraf olmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 02/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Davalı banka vekili, müvekkili bankanın vekaletname ile yetkilendirilen kişiye ödeme yaptığını, davacının bir alacağının kalmadığını, ödeme sırasında gerekli kontrollerin yapıldığını ve vekaletnamenin notere teyit ettirildiğini, bu şekilde bankanın üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini, diğer davalının yasadan kaynaklanan sorumluluğunun bulunduğunu, bankayı yanıltanın davalı noter olduğunu, noterin hiçbir inceleme yapmadan suistimale açık olarak vekaletnameyi onayladığını savunarak, davanın husumet ve esas yönünden reddini istemiştir. Diğer davalı vekili, müvekkilin eylemi ile davacının iddia ettiği zararın doğması arasında illiyet bağının bulunmadığını, nüfus cüzdanlarının hiçbir güvenlik önlemini içermediğini, müvekkilinin bunu fark edebilmesinin imkansız olduğunu, kullanılan kimliğin iğfal kabiliyetine haiz olup olmadığının incelenmesi gerektiğini savunarak, davanın görev, yetki ve esas yönünden reddini istemiştir....

                  (Nart Serdar, Noterlerin Hukukî Sorumluluğu, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt.11 Özel s. 2009, s.425-452, Düzgün Aslan Ülgen, Noterlerin Meslekî Sorumluluk Sigortası s. 492, 494-Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C.XVII, Y. 2013, s. 1-2) Buradaki sorumluluğun 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 66. (818 sayılı Borçlar Kanunu 55) maddesindeki sorumluluğun ağırlaştırılmış şekli olduğu sonucuna varılmaktadır. Noterlik Kanunu’nun 162.maddesinde noterin kendi yaptığı işten ve çalışanının yaptığı işten dolayı sorumluluğu düzenlenmiş ve aynı hukukî rejime tabi kılınmıştır. Bu sorumluluk adam çalıştıranın sorumluluğuna benzemez. Zira adam çalıştıranın sorumluluğunda kurtuluş kanıtı getirme imkânı sağlanmış iken, bu sorumlulukta kurtuluş kanıtı getirme imkânı tanınmamıştır. Bu yönü itibariyle ağırlaştırılmış özen yükümlülüğünün ihlâlinden kaynaklanan sorumluluk olduğu sonucuna varılmaktadır. Noter özene ilişkin genel kurtuluş kanıtı getirebilir....

                    Dava; tazminat istemine ilişkindir. 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 162.maddesine göre; ''Noterler bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar''. Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu Kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur....

                    UYAP Entegrasyonu