Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterin hukukî sorumluluğunun söz konusu olabilmesi için ortada; noterin veya noter çalışanının bir eyleminin bulunması ve bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Bu şartlardan birisinin gerçekleşmemesi hâlinde noterin hukukî sorumluluğunun doğmayacağı kabul edilmektedir. Noterin bir kamu hizmeti ifa ettiği de dikkate alınarak sorumluluğun belirlenmesinde normal bir insanın göstereceği özenli davranış değil, aynı işi üstlenen noterlik mesleğinde çalışan bir kişinin göstermesi gereken objektif davranış esas alınacaktır. Buradaki tazminat yükümlülüğü; sorumlu kişinin somut olaydaki bireysel davranışından ziyade, daha çok onun toplum ve ekonomi içindeki durumu ile kanunun ona yüklediği ihtimam ve özen görevine bağlanmaktadır....

    Madde kapsamında kusursuz sorumluluk ilkesi gereği, Noter işleminde kullanılan Nüfus cüzdanının iğfal kabiliyetine sahip olduğu, bu çerçevede noterin sorumluluğunun doğmayacağı gerekçesiyle "Davanın reddine" karar vermiştir....

    Ancak noterin noterlik faaliyeti ile doğan zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulması mümkündür. Nedensellik bağını kesen sebepler sadece kusur sorumluluğunda değil, kusursuz sorumluluk hallerinde de uygulama alanı bulur. Buna göre, üçüncü kişinin veya zarar görenin fiili ya da mücbir sebep uygun nedensellik bağını kestiği takdirde noterin sorumluluğu söz konusu olmaz....

    Anılan madde uyarınca noterlerin sorumluluğu için noterin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin görevleriyle ilgili bir eylemleri olmalı; bir zarar bulunmalı; zarar doğuran eylem hukuka aykırı olmalı ve zararla eylem arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Kusursuz sorumluluk şeklinde düzenlenen noterin sorumluluğu, ancak zarar ile uygun nedensellik bağının kesildiğinin kanıtlanması durumunda ortadan kalkacaktır. Yani zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurunun veya mücbir sebep halleri gibi illiyet bağını kesen bir durumun varlığının kanıtlanması halinde sorumluluktan kurtulunabilecektir (Tekinay S., Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Cilt 1, 1985 İst., Sayfa 764 vd; Kartal B., Noterlerin Hukuki Sorumluluğu ve Kusursuz Sorumluluk, Yargıtay Dergisi, Cilt 24, Sayı 3, Sayfa 340 vd)....

    HUKUK DAİRESİ Dava; noterin kusursuz sorumluluğundan kaynaklanan tazminat isteminin yanında, davalı hazineye karşı açılan tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle uğranılan zararın Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi uyarınca tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 5. Hukuk Dairesine gönderilmesine 06/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      Tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören davacı, davalı noterin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Zarar gören davacı yalnızca zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. Noterlik Yasası'nın 72.maddesi gereğince noter, iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tamamen öğrenmekle yükümlüdür. Noterin sahte belgeler ile işlem yapması ve gerçek maliki iyi tespit edememesi, hatalı ve eksik bir işlemdir. Bu bağlamda, davalı noter tarafından sahte kimlik belgesine dayanarak tanzim edilen satış sözleşmesi özen yükümlülüğünün aksatıldığını göstermekte olup, noterin eylemi ile meydana gelen zarar arasında illiyet bağının kesilmediği açıktır. Bu nedenle mahkemece, davalı noterlerin sorumluluğu cihetine gidilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

        ın karar düzeltme talebinin incelenmesinde; Dosyanın incelenmesinde, birleşen dosya davacısına ait sahte nüfus cüzdanına dayanılarak davalı noter katibi ... tarafından 25/04/2005 tarihinde sahte vekaletnamenin düzenlendiği, bu vekaletname ile araç satış sözleşmesinin yapıldığı, asıl davada alıcı olan davacı ... tarafından aracının elinden alınması nedeni ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin; birleşen davada ise araç maliki olan davacı ... tarafından aracından mahrum kalması nedeniyle tazminat talep edildiği anlaşılmıştır....

          Rehin, ancak rehin alacaklısı şirketin temsilcisinin ibra beyanı ile kaldırılabilecek iken bu şekilde bir belge olmadan rehnin kaldırılmış olmasının sorumluluğu da notere yükletilemez. Tüm bu nedenlerle direnme kararının onanması gerektiği görüşünde olduğumuzdan, noterin yaptığı işlemin onaylama değil düzenleme işlem olduğu ve dayanak rehine esas noter belgesi istenip ibranameye eklenmediği için noterin kusurlu ve sorumlu olduğu yönünde oluşan değerli çoğunluk görüşüne katılamıyoruz....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davalı ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar ... ile ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; noterin kusursuz sorumluluğundan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. İlgisi nedeniyle, ... 7.Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/21E-543K sayılı dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek, bu dosyanın kesinleşme şerhi ile birlikte dosya içerisine konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dava, 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 162. maddesine dayalı noterin sorumluluğuna ilişkin maddi tazminat davasıdır. Somut olayda; davacı, taşınmaza ilişkin satış bedelini, henüz resmi merci önünde yapılacak taşınmaz satışına dair işlem gerçekleşmeden, satış işleminde aracılık yapan davalı ...'a, o da kendisini taşınmaz maliki olarak tanıtan kişiye vermiştir. Bu durumda, satış işlemi gerçekleşmeden, satış bedelini ödeyen davacı tam kusurludur. Bundan ayrı, vekaletname düzenlenmesi, temsilci atamasına dair hukuki işlemin belgelendirilmesidir. Bu nedenle, vekaletnamenin düzenlenmesine dair işlem tesis edilmesi, zararın ortaya çıkması için yeterli değildir. Zarar, vekaletnameye dayanılarak hukuki işlem yapıldığı tarihte doğacaktır. Buna göre, davalı noter tarafından yapılan işlem ile zarar arasında illiyet bağı bulunmamaktadır....

                UYAP Entegrasyonu