Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki noterin hukuki sorumluluğuna dayalı tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 615.70.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

    Noterin hukuki sorumluluğunun olabilmesi için; noterin veya çalışanının bir eyleminin bulunması, bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Noter kusurunun bulunmadığını veya çalışanına gereken özeni gösterdiğini ispatlayarak sorumluluktan kurtulamaz. Ancak noterin noterlik faaliyeti ile doğan zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını ispatlayarak sorumluluktan kurtulması mümkündür. Nedensellik bağını kesen sebepler sadece kusur sorumluluğunda değil, kusursuz sorumluluk hallerinde de uygulama alanı bulur. Buna göre, üçüncü kişinin veya zarar görenin fiili ya da mücbir sebep uygun nedensellik bağını kestiği takdirde noterin sorumluluğu söz konusu olmaz. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere noterin hukuki sorumluğunun olabilmesi için noterin veya çalışanının bir eyleminden zarar doğmuş olması ön şarttır....

    Noterin hukukî sorumluluğunun söz konusu olabilmesi için ortada; noterin veya noter çalışanının bir eyleminin bulunması ve bu eylemden dolayı bir zararın doğması, bu zararla birlikte eylem ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekmektedir. Bu şartlardan birisinin gerçekleşmemesi hâlinde noterin hukukî sorumluluğunun doğmayacağı kabul edilmektedir. Noterin bir kamu hizmeti ifa ettiği de dikkate alınarak sorumluluğun belirlenmesinde normal bir insanın göstereceği özenli davranış değil, aynı işi üstlenen noterlik mesleğinde çalışan bir kişinin göstermesi gereken objektif davranış esas alınacaktır. Buradaki tazminat yükümlülüğü; sorumlu kişinin somut olaydaki bireysel davranışından ziyade, daha çok onun toplum ve ekonomi içindeki durumu ile kanunun ona yüklediği ihtimam ve özen görevine bağlanmaktadır....

    Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup davacı, davalı noterlerin ve yanında çalışanların sahte belgeler ile yapılan araç satış sözleşmesi ve sahte vekaletname nedeniyle sorumlu oldukları ileri sürülerek, istemde bulunulmuştur.Noterlik Kanunun 162.maddesi gereğince noterin kusursuz sorumluluğu söz konusu ise de; kusursuzluğun ispatı yerine, zarar ile uygun nedensellik bağının kesildiğini kanıtlaması durumunda sorumluğunun da kalkacağı açıktır. Kusursuz sorumlulukta nedensellik bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurlu veya üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun olması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin bulunması gerekmektedir. Davaya konu olayda, sahte nüfus cüzdanıyla ... 30.Noterliğinde sahte vakaletname düzenlendiği, bu sahte vekaletnameyle aracın ... Noterliğinde kati satışının yapıldığı anlaşılmaktadır....

      Mahkemece; sürücü belgesinin aslı olmadığından davalı yönünden bu belgenin iğfal kabiliyeti olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu alınamadığı ancak, noterin yaptığı satış sözleşmesinin incelenmesinde; sahte sürücü belgesinin ibrazı sonucunda, sürücü belgesinde TC. Kimlik No'su bulunmadığının görüldüğü, devamlı olarak resmi işlem yapan noterin 5490 sayılı Yasanın 47/1.maddesinde yer alan yasal zorunluğu bilmesi gerektiği, noterin haksız eylemi nedeni ile 3.kişiyle birlikte davacının zararından müteselsil sorumlu olan noterden, araç satış sözleşmesindeki satış bedeli ve noter masrafı toplamı kadar talepte bulunulabileceği gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmü, davalı vekili temyiz etmektedir.Dosyadaki mevcut bilgi ve belgelere göre, ... 17.Asliye Ceza Mahkemesinde sahtecilik ve güveni kötüye kullanmak suçundan yargılanmakta olan sanık ...; sürücü belgesini sahte olarak kendisinin düzenlettirdiğini beyan etmiştir....

        Zarar görenin, zarar ile noterin eylemi arasında nedensellik bağı bulunduğunu kanıtlaması yeterlidir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden, noterlikte yapılan satış işleminde kimlik bilgileri kullanılan ...'ın kimlik bilgilerinin mernis kayıtları ile örtüşüp örtüşmediği araştırılıp doğrulanmadan, kimlik tespiti hususunda yeterli araştırma yapmayan davalı noterin bu eylemi ile davacının uğradığı zarar arasında uygun nedensellik bağı bulunduğundan, davalı noterin, uğranılan zararın kapsamı belirlenerek sorumlu tutulması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          a teslim edildiğini, dava dışı kişi ...... tarafından müvekkili aleyhine açılan tazminat davası sonucunda müvekkilince ......'a ....000 TL ödendiğini, sahtecilik yapanlar hakkında da ceza davasının devam ettiğini, davalı noterin ...... adına sahte olarak düzenlenen kimlik belgesine dayalı olarak düzenlediği vekaletname ve buna dayanak yapılan satış nedeniyle kusursuz olarak sorumlu olduğunu, davalı ... Bakanlığının ise bu sahteliği farkedip tescil işlemini yapmaması gerekirken, tescil işlemini yapmış olması nedeniyle de sorumlu oldukları ileri sürülerek aracın satış bedeli olan ....866 TL ve mahrum kalınan zarar olarak ....500 TL maddi, ....000 TL manevi toplam 30.366 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep ve dava edilmiştir. Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, noterin hukuki sorumluluğundan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Buna göre temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09/02/2018 tarihli, 2018/1 Sayılı Kararı ve 21.02.2018 tarihinde 30339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ne ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun’un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki Noterin Kusursuz Sorumluluğuna Dayalı Tazminat davasına dair ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24/06/2015 günlü ve 2013/668 E.-2015/326 K. sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 29.11.2016 günlü ve 2015/18684 E.-2016/13584 K. sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir. Bu düzenlemeye göre, dosya kendisine gönderilen ilgili hukuk dairesi bir ay içinde yapacağı ön inceleme sonucunda işbölümü bakımından kendisini görevli görmez ise gerekçeleri ile birlikte dosyayı bir ay içinde görevli Daireye gönderecektir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın noterin hukuki sorumluluğuna ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 3....

                  UYAP Entegrasyonu