Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/12/2016 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13/07/2017 günlü karara karşı davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; davacının istinaf başvurusunun reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek davanın reddine dair verilen 01/03/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hükme karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı .... vekili Avukat ....tarafından, davalı ....aleyhine 02/12/2003 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/03/2008 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir....

      İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın cinsel saldırı nedeniyle açılan manevi tazminat davası olmadığını, hakkındaki haksız şikayet neticesinde müvekkilinin hakkında beraat kararı verilmesi üzerine manevi tazminat davası olduğunun açık olduğunu, bu hususun usul ve yasaya aykırı olup, tüm deliller toplanmadan eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır....

      çöküntü yaşadığını, çevresi ve toplum tarafından dışlandığını, bunları yaşamasının sebebinin kendi meslektaşının asılsız müvekkilini karalama niyeti ile yaptığı iftira ve haksız şikayet olduğunu, davalının, aynı konumda çalışan tüm mesai arkadaşlarını sistematik bir şekilde ve devamlı olarak şikayet etmeyi alışkanlık haline getirdiğini, müvekkil ve diğer şikayet edilenlerin hiçbirinin en ufak bir yaptırımla karşılaşmadığını, müvekkilinin haksız şikayet nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini belirterek 10.000TL manevi tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 06/07/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/12/2020 NUMARASI : 2018/188 ESAS, 2020/227 KARAR DAVA KONUSU : Haksız Şikayete Dayalı Manevi Tazminat KARAR : Mersin 9.Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/12/2020 tarih ve 2018/188 Esas, 2020/227 Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Vergi Müfettişi olarak sürdürdüğü kamu görevi nedeniyle Mali Müşavir T2 tarafından hem Vergi Denetim Kurulu’na hem de Diyarbakır Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığına haksız, mesnetsiz ve delilsiz olarak verilen 19/04/2018 tarih ve 2362 sayılı şikâyet dilekçesi ile şikayet edildiğini, şikayet nedeniyle hakkında ön inceleme ve araştırma açıldığını, şikâyete konu dilekçede, tarafınca yürütülen ve kamu yararı adına yapılmakta olan vergi incelemesi, kurmaca iddialar ortaya atılmak kaydıyla mali müşavir tarafından manipüle...

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Yerel mahkeme, davanın haksız fiilden kaynaklı manevi tazminat davası olduğunu, davacının, davalı tarafça Arabuluculuk Daire Başkanlığına şikayet edilmesi nedeniyle elem ve ızdırap duyduğu iddiasıyla manevi tazminat talep ettiği, davacı hakkında "işlem yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, 25/03/2021 tarihli kararı ile davalının eyleminin yasal şikayet hakkı kapsamında kaldığı, davalının başvurusunun Anayasal şikayet hakkı kapsamında ilgili mercilere şikayette bulunulduğu, davacının kişilik haklarına saldırı söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir....

      UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Tarafların karşılıklı olarak haksız haciz ve haksız şikayet iddiaları nedeniyle manevi tazminat ödetilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava, haksız haciz iddiasına dayalı manevi tazminat, karşı dava ise haksız şikayet iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, asıl dava ve karşı davanın reddine karar verilmiş, davacı/karşı davalı vekili ve davalılar/karşı davacılar vekili yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır....

      Oturdukları aynı apartmanda üst kat komşusu olan davalının, bağımsız bölümünde projeye aykırı değişiklikler yapması nedeni ile kendi bağımsız bölümüne su sızması üzerine açtığı eski hale getirme davasını kazandığını belirten davacı, hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet dilekçesi veren davalının “…akıl hastası olduğu, ruh ve sinir hastalıkları hastanesine sevk edilerek müşahede altına alınması gerektiği…” biçimindeki sözlerle kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu ileri sürerek, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı ise, anayasal hakkı olan şikayet hakkını kullandığını, iddiaların haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....

        soruşturmaya konu edilmeye çalışıldığını ileri sürerek, haksız şikayet ve iftira nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

          İlk derece mahkemesince; şikayet tarihi itibariyle davalıların şikayet hakları yönünden zayıf ya da dolaylı da olsa yeterli emarelerin bulunduğu, kaldı ki bahsi geçen şikayetlerin ciddi bulunması nedeniyle Bakanlık tarafından soruşturma izni verildiği ve makul şüphe bulunarak kamu davası açıldığı, kovuşturma sonucunda delil yetersizliğinden beraate hükmedildiği, davalıların şahsi husumet yahut zararlandırma kastıyla hareket etmeyip şikayet haklarını anayasal sınırlar kapsamında kullandıkları, olayda hukuka aykırılık unsurunun bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu